Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök: Hangi Avrupa kriteri, bir temsilcisine; henüz iddianame aşamasına bile gelmemiş bir süreçle ilgili bu kadar kesin yargıya varma hakkı tanıyor?

Bu sözler Hürriyet genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'e ait. Özkök bugünkü yazısında Avrupa Birliği'ni sert bir dille eleştirdi. AB'nin Türkiye'yi bölmeye çalıştığını belirten Özkök düzmece operasyon Ergenekon'la ilgili de AB temsilcilerinin ileri geri konuştuğunu ...

Tarih:

Bu sözler Hürriyet genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'e ait. Özkök bugünkü yazısında Avrupa Birliği'ni sert bir dille eleştirdi. AB'nin Türkiye'yi bölmeye çalıştığını belirten Özkök düzmece operasyon Ergenekon'la ilgili de AB temsilcilerinin ileri geri konuştuğunu ifade etti. Özkök, "Türk halkına gösterilmeyen iddianame daha önce size mi gösterildi?" diye sordu.

"Olli Rehn günlerdir orada burada konuşup, kendince bazı analizler yapıyor. Hepsini okuyorum.Türkiye’yi karpuz gibi ikiye bölmüş: Bir tarafta 'katı laikler'. Yani bir nevi 'ulusalcı faşistler'. Öteki tarafta 'demokrat Müslümanlar'. Peki bizim buradaki yerimiz neresi? Bizim derken, ben, üç beş yakınımdan söz etmiyorum. Milyonlarca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşından söz ediyorum.

Kendisi karşılaştırmalı siyaset ve ekonomi uzmanıymış. Allah aşkına o karşılaştırma mantığıyla çizdiği Türkiye fotoğrafına bakın: Bir tarafta faşist laikler, öteki tarafta Müslüman demokratlar. Ve onların, demokrasiyi sadece parti kapatmaktan ibaret sanan partisi AKP...

Emrinizde istihbarat örgütü olmadığına göre Ergenekon davası konusunda, bazı gazetelerde yazılanlar dışında ne biliyorsunuz? Yoksa henüz Türk halkına gösterilmeyen iddianame daha önce size mi gösterildi? Hangi Avrupa kriteri, bir temsilcisine; henüz iddianame aşamasına bile gelmemiş bir süreçle ilgili bu kadar kesin yargıya varma hakkı tanıyor? Avrupa Birliği’nin bazı temsilcileri, bizim bilmediğimiz yeni kriterler mi 'yumurtluyor'? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi türbanla ilgili bir karar verdi mi, o çoook demokratik oluyor.Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi aynı konuda karar verince bu 'yargı darbesi'...

O yüzden soruyorum. Ben neredeyim sayın yer gösterici? "Ulusalcı faşistler" safında mı? Yoksa, 1 Mayıs’ta insanlara "ayaktakımı" muamelesi yapan, devlette istediği gibi kadrolaşan, türbanlı eşi en etkili liyakat kriteri haline getiren, istediği ihaleyi istediğine veren, kızdığı işadamını cezalandıran, kendi hoşuna giden polis soruşturmalarını McCarthyci cadı avına çeviren "demokrat Müslüman" saflarda mı?