İşçi Partisi Genel Merkez Basın Danışmanı Halim Yurdakul, Günlük gazetesinde yayınlanan “Ergenekon Şeması dosyaya girdi” başlıklı haberde İşçi Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek hakkında gerçek dışı beyanların yer alması üzerine anılan gazeteye bir düzeltme gönderdi. Yurdakul'un açıklaması şöyle;
Sayın Filiz Koçali, Günlük Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
14 Ekim 2009 günlü gazetenizde “Ergenekon Şeması dosyaya girdi” başlığıyla Uygar Gültekin imzalı bir haber yer almıştır.
Haberde, Ergenekon savcılarının hazırladığı ilişki şemasının Hrant Dink cinayeti dava dosyasına eklendiği bildirilmektedir. Bu şemada “Türkan Saylan, Doğu Perinçek, Mustafa Özbek, Ümit Özdağ, Hulki Cevizoğlu” isimlerinin yer aldığı belirtilmektedir.
Sayın Koçali,
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’ in adı, sürdürülmekte olan psikolojik savaşın gereği başka olaylar ve cinayetlerle yan yana getirilmeye çalışılmakta, bir karalama kampanyası yürütülmektedir.
İşçi Partisinin ve Genel Başkanı Doğu Perinçek’ in, Hrant Dink cinayeti karşısındaki tutumu başından beri ortadadır.
Doğu Perinçek, Hrant Dink cinayetinden sonra 28 Ocak 2007 tarihinde kaleme aldığı “Patrik Mutafyan’a mektup” başlıklı başyazısında şöyle demektedir: “Bizim kardeşliğimiz lafta olamaz. Bizim milletimize sadakatimiz dilde olamaz. Kardeşlik ve yurttaşlığımızın birinci şartı, Türkiye’ye yönelen tehditlere omuz omuza direnmektir. Hrant Dink’ i vuranlar, bu ülkeyi parçalamakla ve cumhuriyetimizi yıkmakla tehdit ediyorlar.”
Doğu Perinçek, 31 Ocak 2007 tarihinde düzenlediği basın toplantısında da “Milletimize söz veriyoruz, suç örgütünü açığa çıkaracak ve Türk adaletine teslim edeceğiz” açıklamasında bulunmuştur.
İşçi Partisi bu sözünü yerine getirmek ve Hrant Dink cinayetini aydınlatmak için bir komisyon oluşturmuştur. Bu komisyon yeni bulgulara ulaşmıştır. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 4 Şubat 2007 tarihinde bir basın toplantısı yaparak komisyonun ulaştığı bu bulguları kısaca şu şekilde açıklamıştır:
“1. Hrant Dink cinayetini işleyen ekibin haber elemanları olmayıp Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek tarafından örgütlenmiş bir operasyon ekibi olduğu artık apaçık gözler önündedir.
2. Ramazan Akyürek’in ‘haber elemanı’ perdesi altında örgütlediği Erhan Tuncel’in Hrant Dink suikastını ‘organize ettiği’ diğer operasyon elemanlarının ifadeleriyle saptanmaktadır. Böylece Erhan Tuncel ile Fethullah sicilli Ramazan Akyürek arasındaki bağlantı kanıtları tartışılmaz bir değer kazanmıştır.
3. İkinci tetikçinin varlığı Akbank’a ait kamera görüntüleriyle ve iki ayrı tanığın ifadeleriyle saptanmaktadır. İkinci tetikçinin varlığının gizlenmesi, gizleyen bazı Fethullahçı polis şeflerinin de tertibin içinde olduğuna işaret etmektedir.
4. Fethullahçı polis şefleri, telefon ederek Hrant Dink’ i suikast tuzağının içine çeken bir üst kademedeki suçluyu da araştırmaktan kaçınmakta, daha doğrusu onu da gizlemekte ve korumaktadır.
5. Fethullahçı polis şefleri, iki tanık ifadesine göre Hrant Dink ile bankadan çıktıktan sonra hemen suikast öncesinde konuşan orta yaşlı esmer kişiyi de araştırmamakta ve gizlemektedirler.”
Görüldüğü gibi, Hrant Dink cinayetiyle ilgili dava dosyasında adı anılmaya çalışılan Doğu Perinçek, cinayetin ortaya çıkartılması için büyük bir çaba göstermiş ve ulaştığı bilgi ve bulguları milletimize açıklamıştır.
Sayın Koçali,
Okurlarınızın doğru bilgiye ulaşması için yukarıdaki açıklamaya yer vermenizi dileriz.
Saygılarımızla.
İşçi Partisi Basın Danışmanı
Halim Yurdakul