Vatan Partisi Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı Yunus Özgür Yıldırım ve İskenderun Belediye Başkan adayı Beşir Baysoy, İskenderun Bekbele mahallesinde kurulan ve bölgenin en büyük bitkisel yağ üreten fabrika işçileri ile görüştüler.
Bitkisel yağ üreten fabrika kendi imkanları ile 280 kalem bitkisel yağ üretmektedir. Bitkisel yağları Akdeniz endemik bitkilerinden elde ettiklerini belirtiyorlar. Bu bitkilerin yüzde 80 Akdeniz bölgesinden toplanmaktadır. Türkiye genelinde satış ve pazarlama yapılmaktadır. Geniş yerlerimiz olsa yurtdışına ihracat yapacaklarını ifade ediyorlar.
Muslu Medine Bitkisel Ürünler Merkezi yönetim kurulu başkanı Abdurrahman Muslu:
Bitkisel çaylar ve yağlar üretiyoruz. Hatay bitki çeşidi açısından dünyanın en zengin yerlerden biridir. Bunları Türkiye’ye katmak değer olarak sunmak için yerlere ihtiyacımız var. Kendi imkanlarımız ile bin metre kare alanda hizmet vermekteyiz. Bu alanı beşbin veya onbin metrekareye çıkarırsak daha geniş alana hizmet vermiş olacağız. Üretim gelişecek, istihdam sağlayacağız. Şu anda 18 işçi çalışmakta ama yarın düzgün bir iş kurulduğunda bu yüz ile yüzelli kişiye çıkacaktır. Devletin cebinden çıkması gereken paraların tamamı bizden çıkacaktır. Biz belediye ve hükümetten geniş alan talep ettik. Biz sadece boş bir arsa istedik ve üstüne fabrikayı ben kuracağım dedim. Beş, on dönüm hazine arazisinden bize imkan vermediler. Bulursak İskenderun’muza bir üretim tesisi kuracağız. Şu halimizle birlikte 280 kalem ile 1200 aktara hizmet vermekteyiz. Bir kilo verdici bitki var dışarıdan 7 milyar dolar ödenerek getiriliyor, neden bizim topraklarımızda üretip, 7 milyar doları ülkemizde kullanmayılım?
Vatan Partisinin üretim ekonomisi modelini doğru buluyorum. İnşallah başkan adayımız Beşir Baysoy kazanır ve projelerini hayata geçirir diyorum, kendisine destek veriyoruz.
Yunus Özgür Yıldırım:
Biz hükümet veya belediyelere geldiğimizde rant alanlarına akan paraların musluğunu kapatacağız. Sizin gibi üretim yapan katma değer yaratan üreticilere kaynak aktaracağız. Türkiye bir darboğaz ve üretim sıkıntısı çekmektedir. Bu ekonomik krizi şöyle tarif edebiliriz; Bir aile evindeki bütün eşyalarını satmış, artık satacak bir şeyi kalmamıştır. Biz dışarıdan sıcak para ile yaşamaya alıştırdılar, bundan sonra sıcak parada gelmiyor ve artık bu hükümetin krize ilişkin politikası iflas etmiştir. Buralarda iflas eden şirketler, kapanan fabrikalar ve işten atılan işçilerimizi her gün şahit oluyoruz. Vatan Partisi üretimin canlandırılması programını uygulayacak ama gerçek anlamda üreticileri iktidara getirmesi gerekiyor. Yani biz üretim ekonomisi için işçisi, köylüsü, esnafı ve fabrika sahibi ile belediyemizi yöneteceğiz.
Beşir Baysoy:
Biz yerel yönetimlerden çok, işsizliği, sanayi yatırımları konusunda düşüncelerimi anlatacağım. Ekonomik darboğazdan çıkabilmek için üretmek gerekir. Üretin bir belediyeye ihtiyaç var. Belediyeler fabrikaların kurulması için imkanlar yaratabilir.Limanlarımızdan, hazine arazilerinden, sanayici veya diğer alanlarda üretim yapan insanlarımız yararlanabilir. Limanlarımızın çalıştırılması için hükümet ve yerel yönetimler adım atmadılar, işsizlik var, esnafımız kan ağlamakta, üretim yapan firmalarımız can çekişmektedir. Bu işletme bile çeyrek kapeste çalışmaktadır. Üretim yeterince yapılmaktadır. Biz ithalat yaparak, faizle borç alarak, biz bu dar boğazı aşamayız. Sizler gibi işletmeler kurup, sayasını artıracağız.
Bizim sizlere yardım edebilmemiz, birlikte yönetebilmemiz için sizlerin oyuna ihtiyacımız var. Bu anlamda desteklerinizi bekliyoruz.
ÖZÇELİK İŞ SENDİKASI BAŞKANI ‘SİYASİ PARTİLER EMEKÇİ MÜCADELESİNE DESTEK VERMELİDİR’
Vatan Partisi belediye başkan adayları İskenderun Özçelik İş Sendikası Şube Başkanlığı ve Hatay İl Başkanlığını ziyaret etti.
Vatan Partisi Hatay büyükşehir belediye başkan adayı Yunus Özgür Yıldırım ve İskenderun belediye başkan adayı Beşir Baysoy, İskenderun’da Özçelik-İş Sendikası Şube Başkanı ve Hatay Hak İş Başkanı Mehmet Güngür’ü sendika binasın ziyaret etti. Ziyarette Vatan Partisi yöneticileri ve sendika yöneticileri hazır bulundular.
Sendika ziyaretinde Sendika uzamanı ve Vatan Partisi İşçi Sendika Bürosu Başkanı Yıldırım Koç’un sendikalar ve işçi sınıfının mücadelesine ilişkin yazdığı kitaplar sendika yöneticilerine işçilere verilmesi için hediye edildi.
Mehmet Güngör:
Vatan Partisi adaylarına ziyaretlerinden ötürü teşekkür ediyorum. Biz siyasi partilerimizin adaylarının ziyaretlerinden son derece memnunuz. Ziyaretlerinde sorunlarımızı anlatıyoruz ve çözüm önerilerini dinliyoruz.
Bizim işçilerimiz geçim derdinde, siyasi partilerimiz ise seçim derdindedir. Biz işçilerimizin yaşam kalitesinin yükseltilmesi için mücadele ediyoruz. İnsanlarımızın, dinleri ve inançları üzerinden bir düşünce üretilmesini doğru bulmuyoruz. Biz sağcı, solcu işçi yerine evlerine ekmek götürmesi için işçilerin emeklerine sahip çıkan bir sendikayız.
Bizim en önemli sorunlardan biri yaşa takılan işçilerimizdir. Bu yeni bir sorun değil, 1999 yılından bu yana sürmektedir. Yine meslek liseleri, çıraklık okulları geriye dönük borçlanamıyor. Yine bölgemizde metal sanayide çalışan işçilerimiz ağır sanayi kapsamına alınmamışlar. %10 İşçimiz ağır sanayi kapsamında ama bütün işçilerimiz aynı havayı soluyorlar. Yüksek derece ısının karşısında sen 65 yaşına kadar çalış diyoruz. Bunlar zaten 50 den sonra pert olurlar. Bizim işçilerimiz üzerindeki vergiler yüksektir, diğer taraftan fabrikaların çevreye verdiği zararlar ortadadır. Kanser vakaları ve işçilerimizin diğer sağlık sorunları ciddi boyuttadır.
Ben her siyasi görüşe saygı duyarım ama bizim birliğimizi ve beraberliğimiz bozacak siyasi görüşlere karşıyım. Değişik görüşten insanlar ortak platformda bir araya gelmesinden güzel ne olabilir?
Fabrikalarımız zarar ediyorsa, zor durumda ise sıfır zamma razı oluruz, ama kar ediyorsa o zaman karden de bize vermeniz gerekir. Her seferinde fabrika zarar etmez ki, güneş balçıkla sıvanmaz ki. Sendikalar ne kadar güçlü olursa, siyasetin kalitesi olur. Muhalefeti güçlü tutmak lazım. İktidarı daha fazla çalıştırmak için. Bizim görevimiz sendikalı işçi sayısın artırması gerekir. Yine sendikalar kendi arasındaki rekabete son vermelidir. Türkiye’de %10 sendikalı diğer %90 sendikasız, biz sendikalar %10 için kavga ediyoruz. Biz sendikalar bu tutuma son vermeli ve kendine uygun düşen bir yol haritası çizmelidir. Birilerin ekmeğine yağ sürmekten vazgeçmeliyiz. 1 Mayıs gibi işçi sınıfının bayramını ortak kutlamalıyız.Ben geleceğe umutla bakıyoruz ama sizlerden destek istiyorum.
Yunus Özgür Yıldırım:
Bizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Birçok fabrikanın kapandığını biliyoruz. Bu fabrika kapanmalarından ötürü yine emekçi kesim acı çekmektedir. Basından ve çevremizdeki işçilerden bu durumu öğreniyoruz. İktidar ve muhalefet partilerinin şu yönde bir politika belirlemesi lazımdır, işçinin ve emekçinin yönetimi ile krizden kurtarabiliriz.İşçiyi düşman olarak görmek çok yanlıştır. Onun yerine işçinin isteklerini Türkiye’nin bir çıkış noktası olarak görmek gerekir. Biz işçilerin verdiği mücadeleyi Türkiye’nin çıkışı olarak değerlendiriyoruz. İşçi mücadele vermeye başlamışsa önümüzde bir çıkış ve çözüm vardır. İşçi sınıfının ortak mücadelesi diğer kesimlerle birleşerek, bir çıkış yolu olabilir. Aynı zamanda sendikaların ortak bir işçi mücadelesine önderlik etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Hükümet borçlu, devlet borçlu, işçi borçlu, köylü borçlu ve belediyeler borçludur. Bizim ancak gerçek emekçileri hükümete ve belediye yönetimlere getirirsek, bir çıkış yolu bulabiliriz. Diğer partilerinde işçinin ve emekçinin mücadelesini bir öcü olmadığını kavraması gerekiyor, aynı gemide olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.