• Gölge Dergisinin Eskişehir Temsilcisi Avukat Sayın Harun Yüksel, Ankara Temsilcisi Haşim Kılıç’ı anlatıyor.
• İBDA-C Lideri Salih Mirzabeyoğlu, “Tilki Günlüğü” adlı anı roman kitabından sonra, “İşkence” adlı kitabında da Sayıştay denetçisi ve Anayasa Mahkemesi üyesi olan arkadaşı Haşim Kılıç’ı yazmaktadır.
• Baran Dergisi’ne göre yalancı şahit Hüsnü Kılıç 1959 doğumludur ve 1975 yılında 16 yaşında olduğu için Gölge Dergisi’nin Ankara Temsilciliğini yapması yaşı nedeniyle imkânsızdır.
• Gölge Dergisinin künyesinde temsilcilikler başlığı altında, Ankara’nın karşısında Haşim Kılıç adı bulunmaktadır.
• Salih Mirzabeyoğlu’na yakın isimlerin çıkardığı Baran dergisi yazarlarından Sayın Ahmet Arslan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, Gölge Dergisi’nin Ankara Temsilcisi olduğunu yazmaktadır.
İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin, bugün (19 Haziran 2008) İstanbul'da bir basın toplantısı yaparak, bir kez daha Haşim Kılıç'ı açıklama yapmaya ve istifaya davet etti. Gültekin'in açıklaması şöyle;
Anayasa Mahkemesi Başkanı ve Fethullah medyası, günlerdir İBDA-C’nin 1976 yılında yayınlanan dergisi “Gölge”nin Ankara temsilciliğini yapan kişinin H. Kılıç olduğunu, o H. Kılıç’ın ise Haşim Kılıç değil Hüsnü Kılıç olduğunu kanıtlama çabası içinde.
Biz onlara H. Kılıç’ın kim olduğunu sormuyoruz ki?
Biz onlara Gölge Dergisi’nin künyesinde Ankara Temsilcisi olarak adı açıkça Haşim Kılıç yazan kişinin kim olduğunu soruyoruz.
Biz onlara İBDA-C lideri Salih Mirzabeyoğlu’nun “Sayıştay Denetçisi arkadaşım Haşim Kılıç” dediği Haşim Kılıç’ın kim olduğunu soruyoruz.
Yalancı şahitler bularak bir yalanı sürdürmek yerine, tartışmaya yer bırakmayan kanıtlara cevap istiyoruz.
Aslında verebilecekleri hiçbir cevap yoktur.
Haşim Kılıç’ın yapacağı tek bir iş vardır: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından istifa etmek.
Çünkü bu Yüce Kurumun başında yalan söyleyen bir kişi olamaz.
HAKİM YALAN SÖYLEMEZ!
Sorun; Sayın Haşim Kılıç’ın bundan 32 yıl önce hangi görüşleri savunduğunu araştırmak ve ondan bunun hesabını sormak değildir.
Haşim Kılıç bütün kanıtlarıyla ortada olan bir gerçeği inkâr etmektedir. Yaptığı açıklamalarda “adı geçen grup ve dergi ile hiçbir ilişkim yoktur” demektedir.
Yani yalan söylemektedir.
Yalanın bir nedeni vardır. Çünkü Haşim Kılıç o zaman savunduğu görüşleri bugün de savunmaktadır.
Haşim Kılıç o yıllarda sahip olduğu ilişkileri sonraki yılarda da devam ettirmiştir. 1980’li yılların sonuna kadar devam eden ilişkiler, Mirzabeyoğlu’nun kitaplarında anlatılmaktadır.
Aynı çevrenin, halen yayınlamakta olduğu Baran Dergisi; Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, Gölge Dergisinin Ankara Temsilcisi olan Haşim Kılıç olduğunu ısrarla yazmaktadır.
Ve Haşim Kılıç bir yandan geçmişini inkâr etmekte, diğer yandan Anayasa Mahkemesi Başkanı olduktan sonra da Kararlara yansıtmaya çalıştığı tutumu ile aynı görüşleri devam ettirdiğini göstermektedir.
Haşim Kılıç yalan söylediği ve yalancı tanıktan medet umduğu için Anayasa Mahkemesi Başkanı olarak kalamaz.
YENİ KANITLAR
Haşim Kılıç’ın İBDA-C bağlantısının ve Gölge dergisinin Ankara temsilcisi olduğunun iki yeni kanıtını daha yüce milletimizin değerlendirmesine sunuyoruz.
1. Salih Mirzabeyoğlu’nun “İşkence” kitabı.
Mirzabeyoğlu’nun tutuklandıktan sonra yazdığı anlaşılan “İşkence” kitabında Haşim
Kılıç ile ilgili olarak şunlar yazılıdır:
“… Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildikten sonra sırf Müslüman olduğu için tepkileri çeken ve kendisiyle uğraşılan arkadaşım Haşim Kılıç…”
Mirzabeyoğlu o zaman Hürriyet gazetesinde; “Haşim Kılıç’ın, Grubun yayın organı Gölge Dergisi’nin Ankara temsilciliğini yaptığının belirlendiği”nin yazıldığını da belirtiyor.
(İBDA yayınları, s:132)
2. Gölge Dergisi’nin Eskişehir temsilciliğini yapan Sayın Av. Harun Yüksel’in Baran
Dergisi’nde son olarak yayınlanan makalesinde Haşim Kılıç etraflı olarak anlatılmaktadır:
“Haşim Kılıç’ın talihsizliği(!)ne bakın ki Gölge’nin 27 yurtiçi temsilcisinden bugün iki kişiyi çok net hatırlıyorum. Ankara Temsilcisi Haşim Kılıç ve Amasya Suluova temsilcisi Yahya Düzenli. Diğerleriyle ya tanışmadık ya da tanışsak bile – tanışıp hatırlayamadıklarım varsa özür diliyorum – aradan geçen bunca zaman içinde hafızamdan silinmiştir.
O Haşim Kılıç bugün, ‘o ben değilim’ diye yalan söyleyen ve bu yalanına da Hüsnü Kılıç adında bir yalancı şahit temin eden AYM Başkanı Haşim Kılıç mıdır?
Evet odur…”
3. Gene Baran Dergisi’nden öğreniyoruz ki Hüsnü kılıç 1959 doğumludur. Yani 1975 yılında 16 yılındadır. Ve o güne kadar İstanbul dışına çıkmamıştır. İstanbul dışına hiç çıkmamış 16 yaşındaki Hüsnü Kılıç’ın Gölge Dergisi’nin Ankara Temsilcisi olması düşünülemez.
Sadece bu üç kanıt bile fazla söze gerek bırakmıyor.
DAHA ÖNCE SUNDUĞUMUZ KANITLARDAN BAZILARI
Hatırlanacağı üzere daha önce basına ve kamuoyunun bilgisine sunduğumuz diğer kanıtlardan bazıları ise şunlardı:
1. Gölge Dergisinin künyesinde “Temsilciliklerimiz” başlığı altında açıkça “Ankara: Haşim Kılıç” yazılmaktadır.
2. Salih Mirzabeyoğlu 1991 yılında yayınlanan “Tilki Günlüğü” adlı anı roman kitabında tam beş yerde “Sayıştay müfettişi Haşim Kılıç”tan bahsetmektedir.
3. Baran Dergisinin 1 Mayıs tarihli sayısında sayın Ahmet Arslan yazdığı makalede; Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, 1976 yılında yayınlanan Gölge Dergisi’nin Ankara temsilcisi olduğunu yazmaktadır.
HAŞİM KILIÇ İSTİFA ETMELİDİR
Bütün bu kanıtlar Haşim Kılıç’ın istifa etmesi için fazlasıyla yeterlidir. Ayrıca yurtseverlere karşı yalan ve yalancı tanıklara dayanarak bir yürütülen operasyonda görev üstlenen Fethullah medyasının Haşim Kılıç’ın avukatlığına da soyunması da, Anayasa Mahkemesi’nin Başkanı’nın Cumhuriyet’e karşı bir mevzide konumlandığını gösterir.
Anayasa Mahkemesi’nin ve Cumhuriyet Yargısı’nın saygınlığı Haşim Kılıç’ın istifasını gerektiriyor.