ABD işgalcileri, Irak’ı bölme girişimleriyle Türkiyemizi bölme eylemini de başlatmışlardı. Şimdi daha da ileri gidiyorlar. Hepimiz biliyoruz ki, Irak’ın savaşı, Türkiye’nin de savaşıdır. O nedenle Saddam Hüseyin, bizim de şehidimizdir.
Saddam Hüseyin’in şehit edilmesinden sonra, siyasal partilerin ve gazetelerin yerlerde sürünen halleri, herkesin dikkatini çekti. ABD Başkanı Bush oğlu Bush’un meğer ne kadar celladı, ne kadar dalkavuğu ve maskarası varmış. Ancak milletin ezici çoğunluğu, ilmiğin Türkiyemizin boynuna geçirilmek istendiğinin farkındadır.
EN BÜYÜK ÖFKE KÜRTLERİMİZDE
Yurdun dört bir yanından insanlarımızla konuşuyorum. Kimsenin dili bayramı anmaya varmıyor. Urfa’nın Eke Köyü Muhtarı Casim Bilişik, bütün Harran Ovası’nın üzüntü ve hıncını dile getiriyor. Bitlis Hizan’da Yayla Kebap Salonu’nun sahibi Orhan Gümüş, Bayramın ilk günü Saddam Hüseyin’in hayrına yemek dağıtıyor. Adıyaman Kahta’dan Kooperatif Başkanı Mehmet Öztürk, “İşçi Partisi’nin eylemlerini gözlerimizden yaşlar akarak izliyoruz” diyor. Iğdır’da E. Öğretmen Mikail Uşkul, ailece duydukları öfkeyi gürleyerek dile getiriyor. Halk önderlerinin idama cevabı, İşçi Partisi’nde örgütlenmek… Yozgat Çekerek’ten İsmet Ay ertesi gün beni yeniden arıyor, hani İşçi Partisi daha gelmedi diyor. Mardin ve Siverek’ten Bodrum ve Kırklareli’ne kadar herkesin yüreği bayram sabahı Badat’ta çarpmış. En büyük öfke, Güneydoğu’da ve Kürt yurttaşlarımız arasında.
CÜBBENİN ALTINDAKİ HAÇ
Saddam Hüseyin’in idamı, o büyük soruyu herkesin önüne bir kez daha getirmiştir: Haçlı seferinin piyonu musun yoksa vatan savunması mevzilerinde mi?
ABD işgalcileri, Irak’ı bölme girişimleriyle Türkiyemizi de bölme eylemini başlatmışlardı. Şimdi daha da ileri gidiyorlar. Saddam Hüseyin’in idam edilmesi, ABD’nin yalnız Irak halkına değil, aynı zamanda Türkiye’ye karşı yeni bir gözdağıdır. Herkes yerini bir kez daha belli etmiştir. Müslümanlığı, Müslümanları aldatmak için bir maske olarak kullanan Tayyip Erdoğan’ın cübbelerinin altındaki haç, bir kez daha gözükmüştür. ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nde görev üstlenmekle övünenlerden Türkiye’yi düşünen bir tutum beklenemezdi. Diğer partilerin ve yayın kuruluşlarının Bush’un ağzıyla yaptıkları açıklamalar da, aslında ABD’nin Türkiye düşmanlığını desteklemelerinin yeni bir ifadesiydi. Vatanımızı savunma konumunda bulunanlar, elbette bu tutumu paylaşmamışlardır. İşçi Partisi, idamın ilk günü Ankara’da ABD Büyükelçiliği önünde eylemleri başlatmış, arkasından İstanbul ve Tokat’a kadar protesto gösterilerini yurt düzleminde devam ettirmiştir.
Hepimiz biliyoruz ki, Irak’ın savaşı, Türkiye’nin de savaşıdır. Saddam Hüseyin, bizim de şehidimizdir. Bilincimizi belirleyen birinci gerçek budur. Ancak Saddam Hüseyin’in oğulları ve kızlarıyla ölümü hiçe sayarak direnişi de dostlarında güven, arında saygı yaratmıştır. O, vatanından kaçmamış, işgalciye teslim olmamış, yakalandıktan sonra da uzlaşma önerilerini hayatı pahasına reddetmiş ve kahramanca can vermiştir.
EZAN EŞLİĞİNDE HAÇLI İNFAZI
Ezan sesleri eşliğinde idam, belki de dünyada ilk oluyor. Her alanda üstünlüğü yitiren ABD, icat yeteneğini artık yalnız vahşet düzleminde gösterebiliyor. Bush, Haçlı Seferi başlattım dememiş miydi, Kurban Bayramı mesajını da Haçlı’nın diliyle verdi. “Bayramınızı da ezanınızı da zehir ederim” diyor, “Bundan sonra benden çılgınlıklar bekleyin” diyor. Ortadoğu’da yenilgiye uğrayan ABD’nin içine düştüğü durum ve izleyeceği siyaset, bu mesajda saklıdır.
ÇILGINLIĞA MECBUR
Saddam Hüseyin, idam sehpasında korkusuz ve başı dik çıkarken, onu idam ettirenler Beyaz Saraylarında korku içindedirler. Çünkü yenilmektedirler. ABD savaş kliği, yalnız Irak halkından ve Ortadoğu ülkelerinden değil, ABD’de patlayacak iç savaştan korkmaktadırlar. Nitekim ABD’nin yeni Savunma Bakanı Gates, eğer geri çekilecek olurlarsa içerde felakete sürükleneceklerini 15 gün önce itiraf etmiştir. ABD, kendi iç savaşını şimdilik Ortadoğu’ya yıkmıştır. ABD emperyalizminin dünyaya dolar pompalayan tulumbası, savaşla çalıştırılmaktadır. Eğer ABD Ortadoğu’da savaşı sürdürmezse, kendi ülkesinde kendi siyah derilisine, kendi İspanyol kökenlisine ve kendi yoksuluna karşı savaşacaktır. Bu nedenle Bush kliği, çılgınlığa mecburdur.
Şİİ-SÜNNİ SAVAŞI TERTİBİ TUTMAZ
ABD yanlıları yatıp kalkıp “Şii-Sünni savaşı”ndan söz ediyorlar. İşgal öncesinde de beklentileri bu değil miydi? Tutmadı. Bundan sonra hiç tutmaz. Bush kliği, Saddam Hüseyin’i idam etmekle kendi boynundaki ilmiği daraltmış, Şiiler ile Sünnileri birbirine yaklaştırmıştır. Saddam Hüseyin’in idam sehpasındaki “Birlik olun” çağrısı, gerçekçidir ve Irak’ın her köşesinde yankılanmıştır. 6 bin yıllık uygarlık mirasıyla savaşan Irak halkı ve komşuları, Haçlı’nın mezhep savaşı planlarını bozacak birikime sahiptir.
ABD’NİN YENİ ÇILGINLIKLARINA HAZIR OLMALIYIZ
ABD emperyalizminin Türkiye politikasında da çılgınlaşacağını görmek gerekiyor. Bush kliğinin yeni çılgınlıklarına hazır olmalıyız. Irak’ın kuzeyinde kurduğu İkinci İsrail devletini vatanımıza doğru genişletme girişiminin cinayetlerden tertiplere ve hatta savaşlara uzanan bir çizgi izleyeceği görülüyor. Bu yıl Türkiye, ABD’nin yeni karanlık eylemlerine sahne olacaktır. Hiç kimse Türkiye’nin ön cephede bulunmadığı gibi bir rahatlık içinde bulunmasın. ABD’nin birinci hedefi Türkiye’dir. Çünkü Türkiye’yi dize getirmeden İran veya Suriye’ye diş geçirme şansı yoktur.
BÜYÜK ORTADOĞU HARİTASINA GÖMÜLECEK
ABD’nin saldırganlığa mecbur olması, bizim de direnmeye mecbur olmamız anlamına gelmektedir. Türkiye, bu Haçlı saldırısına kendine yakışan cevabı vermek için, Kemalist Devrim rotasına girecektir. Türkiye’nin ABD proje başkanlarından kurtulması ve Milli Hükümetin kurulması zorunludur ve kaçınılmazdır.
ABD saldırganlığı, eşbaşkanları ve diğer işbirlikçileriyle birlikte Büyük Ortadoğu haritasına gömülecektir.