Merkez Karar Kurulumuza,
Değerli Başkan, Değerli Arkadaşlar,
Sizleri saygıyla selamlar, verimli çalışmalar dilerim.
Partimiz Türkiye’yi birleştirmedeki başarılarıyla iktidar olacaktır. Bağımsızlık, özgürlük, refah; hepsi bugün Türkiye’nin birliğinde düğümleniyor.
Türkiye, Güneydoğu’dan birleştirilebilir.
Devletin kararlılığı ve yaptırım gücü şarttır. Bugün devleti yönetenler, bölme planı içindedirler.
Türkiye’nin birliğinde en sonunda belirleyici olan ise, başta Kürtlerimiz olmak üzere, Güneydoğu’da yaşayan insanlarımızın karar ve eylemleridir.
Şu anda Güneydoğu, bölücülük ile yine bölücü olan dinci gericilik arasında ikiye bölünmüştür. Özellikle Kürt yurttaşlarımızın içinde Cumhuriyet Devrimciliği tasfiye edilmiştir. Bu tabloyu değiştiremezsek sonuçları ağır olacaktır.
Bu koşullarda, bizim Cumhuriyet, Arslanoğlu köyü başta olmak üzere, Bismil Sinan, Diyarbakır Gürpınar ve Erzurum Çat köylerindeki ve Varto Hürriyet Mahallesi’ndeki mücadelelerimiz tarihsel önemdedir.
ARSLANOĞLU KÖYÜ MODELİ
Cumhuriyet köyü, bir çözüm modelidir. Partimiz için de iktidar yürüyüşünde somut bir başarıdır.
Bismil Cumhuriyet köyünde İşçi Partisi iktidardır. Bu, çok önemlidir.
O zaman daha çok Cumhuriyet köyü!
Onlarca ve giderek yüzlerce Cumhuriyet köyü ve Hürriyet mahalleleri yaratılabilir. Yalnız Güneydoğu’da değil; Türkiye’nin her yerinde böyle iktidar odakları kurulabilir.
Türkiye’yi bölmek isteyenler, bundan korkuyor.
Cumhuriyet köyü, yalnız vatanın bütünlüğü ve milletin birliği için değil; halkın özgürlüğü, Ortaçağ karanlığından kurtulmak ve gerçek demokrasi için de bir model oluşturuyor.
Örgütlenmede yeni iktidar dayanaklarında yoğunlaşalım.
Beş tane sıradan yeni il örgütü kurmak zor değildir; ama iktidar olduğumuz yeni beş Cumhuriyet köyü daha inşa etmek, büyük emek ve fedakârlık ister.
AKÇAKALE ÖNCÜL KÖYÜNÜN ÇAĞRISI
Urfa Akçakale bölgesindeki köylü mücadeleleri, yüzlerce Cumhuriyet köyünün Partimizi beklediğini ortaya koydu. Yoksul halk, gözü yollarda öncüsünü arıyor.
Akçakale Öncül köyünün Ulusal köyü olma kararı, son dönemdeki en önemli olaydır; bize yeni bir çağrıdır ve sorumluluk bildirisidir.
Bu görevi yerine getirmek için, düzenimizi değiştirmek zorundayız. Devrim, öncüden, Partimizden başlar.
ATATÜRK DEVRİME KENDİSİNDEN BAŞLADI
Atatürk, Anadolu’ya çıkarak devrime kendisinden başladı.
Atatürk, bu eylemiyle bizim en büyük devrimci örneğimizdir.
Bu ABD güdümlü Mafya-Gladyo-Tarikat düzeninden kopmak zorundayız; hem Parti olarak, hem de tek tek Parti önderleri ve üyeleri olarak.
Hayat zaten bunu dayatıyor.
Türkiye’nin devrim dışında bir çaresi kalmamıştır.
Bu gerçek, bizim görevimizi ve kişisel hayatımızı da belirliyor.
Partimizi, önderliğimizi, yetenekli kadrolarımızı, gençlerimizi bu görev için seferber etmeliyiz.
Hepimiz Bismilliyiz.
Hepimiz Akçakaleliyiz.
Hepimiz Gündoğdu Meydanındayız.
MUHYETTİN ÖKSÜN KONGRESİ
Önümüzdeki 8. Kongremize “Muhyettin Öksün Kongresi” adını vermemizi öneriyorum. Bize ışık tutar.
Ana hatlarıyla kararlaştırdığımız “Yurtta Barış, Ortadoğu’da Barış Programımızı” geliştirmeli, kongreye kadar “Vatana Bütünlük, Millete Birlik ve Halka Özgürlük Programı” haline getirmeliyiz.
Toprak Devrimi, basit bir ekonomi meselesi değil; ağalığı, şeyhliği, aşiret reisliğini bitirmek, kadınları kölelikten kurtarmak, kızlarımızı Ortaçağ cinayetlerine kurban vermemek için bir Ortaçağ’dan kurtuluş, özgürlük ve demokrasi gereğidir. Güneydoğu’da yaşanan vahşet olayları, Ortaçağ manzaralarıdır. Toprak Reformu’na karşı olanlar, başlarını önlerine eğmeli, utanmalıdırlar.
Hazine toprakları, ağa ve aşiret toprakları, verimli tarım işletmeciliği konularında köylüye dayanan ayrıntılı bir program hazırlamalıyız.
Yine resmi dil, eğitim dili, Kürtçe yayın gibi konularda halkımıza esaslı bir program sunmalıyız.
Bu çalışmalarımızı USMER’de halkın değerlendirmelerine başvurarak yürütmeliyiz.
Örgütlenme ve Kardeşlik Bürolarımız, bu görevler ve özellikle iktidar olacağımız yeni Cumhuriyet köyleri, yeni Hürriyet mahalleleri, yeni Cumhuriyet kasabaları ve kentleri hedefiyle güçlendirilmeli ve harekete geçirilmelidir.
Milletimiz bizden bunu beklemektedir.
Başaracağımızı biliyorum.
Merkez Karar Kurulu Üyesi ve Diyarbakır İl Başkanımız Sayın Ulaş Gencer arkadaşımızın, bu mesajımı Merkez Karar Kurulu’na tane tane okumasını diliyorum. Gencer arkadaşımız, hayatını bu görevler için ortaya koyarak örnek olmuştur.
Yine Cumhuriyet köyü muhtarımız Mehmet Tanrıkulu, eski muhtarımız Seyithan Vural ve önder arkadaşlarımızdan Muhsin Vural, unutulmaz bir mücadele yürüttüler ve devam ediyorlar. Köylümüze özgürleşme ve insanca yaşama yolunu gösterdiler.
Merkez Karar Kurulumuza başarılar diler, saygılar sunarım.
www.doguperincek.info
www.doguperincek.com.tr