F TİPİ GLADYO ÇETESİNİN YENİ YALANLARINI YANITLIYORUZ!

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Cengiz, bugün (27 Mart 2008) İP Genel Merkezinde, hükümet basınında yer alan yalan haberlerle ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle;

• Genel Sekreterimiz Av. Nusret Senem’in bürosunda altı adet bilgi...

Tarih:

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Cengiz, bugün (27 Mart 2008) İP Genel Merkezinde, hükümet basınında yer alan yalan haberlerle ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle;

• Genel Sekreterimiz Av. Nusret Senem’in bürosunda altı adet bilgisayarı yakmaya çalıştığı yalandır
• Arama sırasında Nusret Senem evinde veya bürosunda değil İP Genel Merkezi’nde idi. Onlarca gazeteci bunun tanığıdır.
• Aramada el konulan bilgisayarlardaki tüm kayıtlar, arama sırasında kopyalanarak bir örneği tarafımıza verilmiştir.
• Soruşturmayı yürüten polisler hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne şikayet ediyoruz.

Gladyocu Fetullah timi yalanda sınır tanımadığını bugünkü bazı gazetelere sızdırdığı sözde iddialarla bir kez daha kanıtlamıştır. Genel Sekreterimiz Av. Nusret Senem, 25 Mart 2008 günü İşçi Partisi Genel Merkezinden onlarca televizyon kamerası ve gazetecinin gözleri önünde gözaltına alınmıştır. Aynı anda Senem’in, avukatlık bürosunda yapılan arama sırasında burada bulunan 6 adet bilgisayarın hard disklerini yakmaya çalıştığı ve bunun polisçe engellendiği yalanı bugünkü bazı gazetelerde yer almıştır. Bu gazeteler “Ergenekon Tertibi”nde başından bu yana yalan haberlerle kamuoyunu yanıltmak üzere özel dezenformasyon görevi verilmiş olan Taraf, Zaman, Bugün’dür… Akşam Gazetesi de bu yalan kervanına katılmaktadır.

Oysa;
1. Arama sırasında Nusret Senem evinde veya bürosunda değil, İşçi Partisi Genel Merkezi’ndedir. Buna onlarca basın mensubu ve O’nu gözaltına almak için bina önünde bekleyen polis ekibi tanıktır.
2. Haberimiz olmaksızın Ankara C. Savcısı Kubilay Taştan ve Ankara Barosu temsilcileri Avukat Hakan Akarken ile Avukat Barış Can ile birlikte büroya giden arama ekibi kapıyı çilingir marifetiyle açtırarak, aramaya başlamıştır.
3. Arama başlarken Nusret Senem’in avukatı Av. Mehmet Cengiz de aramaya katılmıştır.
4. Büroda bulunan bilgisayar sayısı dört adettir. Bunlardan biri Nusret Senem’e diğerleri ise büroyu birlikte paylaştıkları oğlu Yakup Senem’in sahibi olduğu Ebci Tasarım şirketi’ne aittir.
5. Hazır bulunan Baro Temsilcileri, aranan yerin avukatlık bürosu olduğunu, Avukatlık Kanunu ve Ceza Usul Yasası’nın ilgili hükümleri uyarınca bilgisayarlara el konulamayacağını ancak içindeki kayıtların kopyalanarak tutanakla alınabileceğini ve bunların da ancak Hakim tarafından incelenebileceğini belirtmişlerdir. Tutanağa geçirilen bu talep üzerine el konulan bilgisayardaki kayıtlar teknik cihazlarla kopyalanarak birer sureti Senem’in avukatı Av. Mehmet Cengiz’e tutanakla teslim edilmiştir.
6. Bütün bu hususlar aramada hazır bulunan C. Savcısı, baro temsilcileri ve aramayı yapan emniyet görevlilerince tutulan 4 sahifelik tutanakta belirtilmiştir.

Gerçek budur! Haberlerde yer aldığının aksine zaten arama sırasında orada bulunmayan Senem’in bürosundaki bilgisayarların hard disklerini yakmaya çalışırken bunun polisçe engellenmesi tamamen uydurmadır.

İşte bu uydurma haberler, soruşturmanın nasıl ve hangi yöntemlerle, yönlendirildiğini ve yönetildiğini göstermektedir.

Bu yalan haberleri yayınlayan sorumlular, Mahkemelerde bunun hesabını vereceklerdir.


SORUŞTURMAYI YÜRÜTEN MAKAMLAR HAKKINDA
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYORUZ

5 Kasım 2007 günü Bush-Tayyip görüşmesinde kararlaştırıldığı bizzat tertibin içindeki sözde gazeteciler tarafından alenen defalarca söylenen ve Tayyip-Gül yönetimin gayrı meşru işlerinin son örneği olan “Ergenekon” tertibinin başından bu yana soruşturmada elde edildiği iddia edilen bir takım gerçek dışı bilgiler malum basına servis edilmektedir.

Bunun baş sorumlusu soruşturmayı yürüten ekiptir. Bu ekip Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in açıklamasında belirttiği üzere özel olarak Emniyet Genel Müdürlüğü’nden görevlendirilmiştir. Tertip, emniyete sızmış olan Gladyocu F Tipi çete mensuplarınca yürütülmektedir.

Soruşturmadan sorumlu Savcı Zekeriya Öz’ü, 11 Mart 2008 günü Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’na şikayet etmiştik. Genel Başkanımız da bu şikayeti yenilemiştir.

Şimdi, soruşturmada görev alan, aramalarda bulunan emniyet görevlilerini, tertip planlayarak uygulamak suçlarından Cumhuriyet Savcılığına ve Emniyet Genel Müdürlüğüne şikayet ediyoruz.

TARAF GAZETESİ YAYINLARIYLA
TERTİBİN TARAFI VE MAŞASI OLDUĞUNU İTİRAF ETMİŞTİR

Taraf gazetesi günlerdir sürdürdüğü yalan haber kampanyası ile “Ergenekon” tertibinde taraf ve maşa olduğunu ve bu görev için yayınlatıldığını itiraf etmektedir.

24 Mart 2008 günlü yayınında, İşçi Partisi Genel Merkezi’nde Yargıtay’ın krokisi bulunduğu yalanını ortaya atan Taraf gazetesi, şimdi yalanı ortaya çıkınca yavuz hırsız misali düzmece ve imalat belgelerle fakstaki tarihin 13 Mart olmayıp 23 Mart olduğunu iddia etmektedir. Kroki, 13 Mart 2008 günü Taraf Gazetesi Ankara Bürosundan henüz tespit edilemeyen bir yere fakslanmıştır. Aramalar ise 21 Mart günü yapılmıştır. Bu, krokinin düzmece olduğunu ortaya koymaktadır.

Tarafın, bu krokiyi 23 Martta faksladıkları yolundaki savunması da bir suç itirafıdır. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın ve avukatlarının bilgisi bulunmayan, aramalar sırasında bulunmadığı polis tutanakları ile sabit olan bu sahte “kroki” nereden ve nasıl temin edilmiştir? İddianame açıklanmadan bu sahte “belge” kimler tarafından servis edilmiştir? Servis eden de, bunu kullanan da suçludur! Yargı önüne çıkarılacak ve hesap sorulacaktır!

AKP İDDİANAMESİNİN YAYINLANMADAN İKİ GÜN ÖNCE İŞÇİ PARTİSİ’NE ULAŞTIĞI YALANI

Defalarca açıkladığımız halde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan AKP’nin kapatılması istemli iddianamenin, Anayasa Mahkemesi’ne sunulmadan iki gün önce partimize ulaştığı yalanı sürdürülmektedir. Sabah Gazetesi bugün de bu yalanı tekrarlamıştır.

Partimizde iddianamenin Anayasa Mahkemesi’ne sunulmadan iki gün öncesinin tarihini taşıyan herhangi bir örneği bulunmamıştır. Bu tutanaklarla sabittir. Partimizde bulunan ve iddianamenin Anayasa Mahkemesine sunulmasından sonra yapılan 6 sahifelik özetinin altında “Ara başlıklar dışında tüm metin iddianameden alınmıştır” notu bulunmakta ve bu özet 23 Mart 2008 günlü Aydınlık Dergisinde aynen yayınlanmıştır.

Aslında bu uydurma haberlerin hedefinde biz değil, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı vardır. AKP’nin kapatılmasını önleyerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ve Anayasa Mahkemesi’nin Cumhuriyeti koruma ve kollama görevini yerine getirmeleri engellenmek istenmektedir.

Sabah gazetesinin de aralarında bulunduğu bir kısım medyanın, F Tipi Gladyo Çetesinin medya tetikçiliği görevini yaptığı açıktır. Yalan haber imalatçıların sonları Tayyip-Gül yönetimiyle aynı olacaktır. Topu birden tertibin altında kalacaklar, yıkılacaklardır.