ERGENEKON DAVASINDA ALTI AYIN BİLANÇOSU:Davaya dayanak ‘delil’ kalmadı!

*VİDEO HABER*
Ergenekon davasında yargılanmalarına öncelik verilen tutuklu sanıkların savunmaları, 21 Nisan günü tamamlandı. İşçi Partisi yöneticilerinin avukatı Hasan Basri Özbey, 20 Ekim 2008’de başlayan duruşmaların 6 aylık bilânçosunu çıkardı. Av. Özbey’in ...

Tarih:

*VİDEO HABER*
Ergenekon davasında yargılanmalarına öncelik verilen tutuklu sanıkların savunmaları, 21 Nisan günü tamamlandı. İşçi Partisi yöneticilerinin avukatı Hasan Basri Özbey, 20 Ekim 2008’de başlayan duruşmaların 6 aylık bilânçosunu çıkardı. Av. Özbey’in madde madde açıkladığı olgular, davaya dayanak gösterilen delillerin çürüdüğünü ortaya koyuyor.
Ergenekon savcılarının davaya dayanak olarak gösterdikleri bütün deliller, tutuklu sanıkların yargılamasının yapıldığı 6 aylık sürede, birer birer çürütüldü. İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Hasan Basri Özbey, 21 Nisan’da yapılan 79. duruşmada, davanın bilânçosunu çıkardı. Buna göre, ne davanın temel dayanağı kabul edilen Tuncay Güney mülakatı, ne MİT’in Ergenekon şeması, ne de aramalarda elde edildiği iddia edilen belge ve CD’ler delil değeri taşıyor. Av. Özbey, Mahkeme’de yaptığı konuşmada, başta İşçi Partili sanıklar olmak üzere, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını gerektirecek bir delil kalmadığını madde madde anlattı. Av. Hasan Basri Özbey’in sunumundan bir özet aktarıyoruz:

1- TUNCAY GÜNEY MÜLAKATI
Tuncay Güney’in, davanın temel dayanağı yapılan ‘samimi’ anlatımlarının, yasadışı yollarla elde edildiği bilirkişi raporuyla kesinleşti. Mülakatın işkence altında alındığı, sorguda yapılan ses kayıtlarının dava dosyasına girmesiyle ortaya çıktı. CMK’ya göre, hiçbir hukuki değeri bulunmayan bu mülakat, delil kabul edilemiyor.

2- MİT’İN ERGENEKON RAPOR VE ŞEMALARI
Ergenekon rapor ve şemalarını imzalayarak kullanıma sunan Şenkal Atasagun, rapora ve şemaya dayanak bilgilerin, hazırlandığı zaman da, şimdi de saçma sapan olduğunu açıkladı. Atasagun, “Şema teşkilat içinde hazırlanmıştı. Bunun altına imzamı koyup yetkililere bildirmeye mecburdum, yoksa bana da ‘Ergenekoncu’ derlerdi” diyerek o tarihte tertibe boyun eğdiğini itiraf etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da Atasagun hakkında Ergenekon rapor ve şemalarını hazırlayarak görevini suiistimal ettiği gerekçesiyle soruşturma açabilmek için Başbakanlıktan izin istedi.

3- GENELKURMAY, MİT, JANDARMA VE EMNİYET CEVAPLARI:“Böyle bir örgüt bilmiyoruz!”
Mahkeme, Genelkurmay, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı’na “Ergenekon” isimli bir terör örgütü olup olmadığını sordu. Hepsinden gelen yanıt aynıydı: “Böyle bir örgüt tespit edilmemiştir”

4- KANUNSUZ ARAMALAR VE CD’LER
13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12 Nisan 2009 günlü kararı ve Savcılık talimatı ile aramaların kanunsuzluğu kabul edildi. Yedek hâkimin verdiği arama kararına dayanarak Özel Yetkili Savcılığın polise yazdığı yazıda, nasıl arama yapılacağına, bilgisayarların nasıl kopyalanacağına dair 1,5 sayfalık ayrıntılı açıklama yer alıyor. Bugüne kadar yapılan hiçbir aramada, böyle bir uyarı yapılmadığı gibi bu yazıda belirtilen hususlar yerine getirilmedi. Aramalar bütünüyle kanunlar ihlal edilerek yapıldı. İstanbul’da polis merkezinde, Beşiktaş’ta, arama çuvallarına sahte CD’ler yerleştirildi. Suçlama konusu yapılan bazı CD ya da belgeler arama tutanaklarında dahi bulunmuyor. CMK’ya aykırı elde edildiği anlaşılan bu ‘deliller’ de delil kabul edilemez.

5- “GİZLİ” TOPLANTILAR AYDINLANDI
İddianamede, örgütün üst düzey temsilcilerinin düzenlediği, örgütsel içerikli 6 gizli toplantı yapıldığı yazıyor. Son olarak iddianamede “örgütsel içerikli toplantı” olarak nitelenen, işadamı İbrahim Benli’nin Çatalca’daki evinde gerçekleşen buluşma, aydınların mangal partisi çıktı. Yemekli toplantının görüntüleri, 21 Nisan tarihli duruşmada izlendi. ‘Gizli’ denilen toplantıya, aralarında Doğu Perinçek’in de bulunduğu aydınlar, devlet sanatçıları ve akademisyenler eşleriyle birlikte katılmışlar. “Örgüt toplantısı” olduğu iddia edilen yemekte, katılanlar türküler söyleyip oynarken görüntülenmiş. İddianamede suça kanıt gösterilen diğer toplantılar da daha farklı değil.
-Bilecik Toplantısı: Savcılar, iddianamedeki maddi hataların düzeltilmesine ilişkin 31.03.2009 tarihli yazılı açıklamalarında, böyle bir toplantı yapılmadığını kabul ettiler.
-Taksim Toplantısı: 40 yıldır yapılıyor. Cumhurbaşkanları, Başbakanlar katılıyor. Basın bu toplantıları izliyor.
-Yurtdışı Toplantıları: Doğu Perinçek’in bazı sanıklarla yurtdışında toplantı yaptığı iddiasının doğru olmadığı açık kanıtlarla saptandı. MİT bildirdi: Böyle bir buluşma yok. Emniyet Genel Müdürlüğü’nden bu toplantıya katıldığı iddia edilen kişilerin yurda giriş-çıkış tarihleri getirtildi. Bunların denk düşmediği, bazı kişilerin de yurt dışına hiç çıkmadığı anlaşıldı.
-Ankara Kent Otel’de Yemek: Ankara’da aralarında yargıçlar, generaller, profesörlerin de bulunduğu 70 kişinin katıldığı bu yemek suç oluşturamayacağı gibi; bu yemekte Doğu Perinçek yok, Nusret Senem yok. Diğer müvekkiller katılmamış. İşçi Partisi’nden Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bedri Gültekin katılmış. O da sanık değil.
-Patalya Oteli’nde Yapılan Toplantı: 80 kişinin katıldığı bu toplantıyı basın da takip etti. Toplantıda 25 kadar koruma polisi de vardı. Toplantıya katıldığı söylenen Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan “Bugüne kadar yüzlerce, binlerce toplantıya katıldım ama hepsi basına açık toplantılar olmuştur” dedi. AKP Adana Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Mehmet Ali Bilici de “Benim katıldığım gizli toplantı değildi, yine olsa yine katılırım” dedi. Toplantıya katıldığı için suçlanan Doğu Perinçek’in partili mücadeleyi savunduğu da, yine dava dosyasında yer alan bir telefon konuşmasıyla sabit: “Doğu Perinçek geldi, İşçi Partisi’ne katılın dedi” diyorlar.

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Cengiz, 22 Nisan’da partisinin İstanbul İl Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyerek, toplantılara ilişkin açıklamalarda bulundu. Av. Cengiz, “Savcılar iddianameye Ergenekon örgütünün 6 toplantı yaptığını yazmışlar. Ancak bahsi geçen toplantıların örgütsel içerikli gizli olmadığı ortaya çıkmıştır” dedi. Av. Cengiz “Toplantısı olmayan örgüt olur mu?” diye sordu.

6- İŞÇİ PARTİSİ 40 YILDIR GLADYOYLA, KONTRGERİLLA VE SUSURLUKLA SAVAŞIYOR

7- YARGITAY BAŞSAVCILIĞI DAVA AÇMADI!
Soruşturma evrakları bir yıl önce Başsavcılığa gönderildi. Dava açılmadı.
Dava açılmaması takipsizlik kararı niteliğinde!

8- ERGENEKON BELGELERİ
Ergenekon Temel Belgesi’ni Doğu Perinçek’e 29 Mayıs 2006 günü Sabah gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş’ın verdiği, Sabah’ın mahkemeye gönderdiği belge ile karşılaştırılarak ispatlandı. Her iki belgenin kenarında Aslı Aydıntaşbaş’ın elyazısıyla notları var, zımba delikleri ve faks karartıları da aynı.
Av. Hasan Basri Özbey, “Ergenekon belgeleri”nin felsefesi, programı, amaçları, stratejisi, taktik ve üslubunun da, İşçi Partisi’nin felsefe, amaç ve stratejisine cepheden karşı olduğuna dikkat çekti. Özbey, “Yazım tarzı ve üslubu, Doğu Perinçek’in tarz ve üslubuyla en küçük benzerlik taşımamaktadır. ‘Ergenekon belgelerini’ yazanların hedef aldıkları baş düşman, İşçi Partisi ve Doğu Perinçek’tir. Ergenekon belgeleri, İP ve Doğu Perinçek’e düşmandır, hakaret etmektedir” dedi.

Link: