Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) yeni genel başkanı eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur oldu. ADD'nin geçen hafta yapılan 9. Olağan Kongresi'nde adaylardan Eruygur 350, Prof. Dr. Anıl Çeçen 288, eski Başkan Ertuğrul Kazancı 267, Prof. Dr. Ahmet Saltık 231 oy alarak, 25 üyeden oluşan ADD Genel Yönetim Kurulu'na seçilmişti.
ADD Tüzüğü'ne göre, yönetime seçilen 25 kişi dün seçimle ADD Genel Başkanı'nı belirledi. Buna göre Eruygur 17, eski başkan Kazancı 7 oy alırken, 1 oy boş çıktı. Bu sonuçlara göre Eruygur, ADD'nin yeni genel başkanı oldu.
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi 9. Olağan Genel Kurulu sonrası yapılan görev dağılımı aşağıdaki gibidir.
Genel Başkan M. Şener ERUYGUR
Genel Başkan Yardımcısı Nur SERTER
Genel Başkan Yardımcısı Ali ERCAN
Genel Sekreter Hüseyin Emre ALTINIŞIK
Genel Sekreter Yardımcısı İzzet Polat ARARAT
Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet KAYNAK
Genel Sekreter Yardımcısı İlker TAŞYÜREK
Genel Sayman Celal AKPINARLI
Genel Sayman Yardımcısı Ali Asker KOÇ
ADD 9.OLAĞAN KURULTAY SONUÇ BİLDİRGESİ
Atatürkçü Düşünce Derneği, (24-25 Haziran 2006) tarihlerinde, Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Farabi Salonunda 9. Olağan Genel Kurul Toplantısını yapmıştır.
Genel Kurul’da, ülkenin siyasal, ekonomik ve sosyal durumu ile özelikle dış ilişkileri değerlendirilmiş ve bir durum tespiti yapılmıştır.Türkiye’mizin ulusal varlık unsurlarına yönelik aşağıdaki durumlar belirlenmiştir:
1-ULUSAL VARLIK UNSURLARIMIZDAN BİRİNCİSİ OLAN DEVLET: Devletimizin sürekliliği, bağımsızlığı tehlikededir. Devlet yapımızı hedef alan emperyalist güçlerin öncelikle; laik demokratik rejimi değiştirme çabalarına giriştiği, ulusal ve üniter devlet yapısının çözülme aşamasına sokulduğu belirlenmiştir.
2-İKİNCİ ULUSAL VARLIĞIMIZ OLAN ULUS yapımızın etnik köken, din, mezhep, nanç ayrımcılığı ve ulusal birlik duygusunu köreltme çabaları yoğunlaşmıştır. Bunun sonunda, ulus yapımız ulusal bilincimiz çözülme sürecine girmiştir.
3-ÜÇÜNÇÜ ULUSAL VARLIĞIMIZ VATAN, tehlikededir. Tüm yurttaşların ortak sahip olduğu ve bu ortak sahiplere yurttaş dendiği bir sistemde ortak sahip olduğu ortak sahip olunan bir değerin, ortaklar dışında bir başkasına asla satılmayacağı açıktır.Vatan yalınız satılmaktan dolayı değil; küresel- emperyal güçlerin vatanımız üzerindeki niyet ve planlarının açığa çıkmasından ve Sevr’den beter projelerin dayatılmasından da vatanın tehlikede olduğu açıktır.Bugün gelinen noktada vatana yönelik tehlikenin rejime yönelik tehlikeden daha önemli ve öncelikli olduğu düşünülmektedir.
4-DÖRDÜNCÜ ULUSAL VARLIĞIMIZ OLAN Ekonomik değerlerin el değiştirmesi, yabancılaştırılması, yabancı güdüme sokulması, ulusal pazarımızın küresel sermayeye açılması; Türkiye’nin egemenlik ve bağımsızlığını tehdit etmekte ve halkımızın ekonomik düzeyini olumsuz etkilemekte, işsizliği-yoksuzluğu arttırtmakta; giderek sosyal ve kültürel değerlerimiz yozlaştırmaktadır.
5-BEŞİNCİ ULUSAL VARLIĞIMIZ OLAN, “Ulusal Kültürümüz” ise, emperyalizmin devletimize, vatanımıza ve ekonomik değerlerimize yönelik niyetlerini gerçekleştirmede engel olarak görüldüğü için, öncelikle saldırıya uğramıştır.
Dilimiz, eğitimimiz, ulusal kimliğimiz, öz değerlerimiz yozlaştırma sürecine girmiştir.
Türkiye’miz bugün, bazılarının sandığı gibi SEVR’e değil, SEVR’den beter ortama sürüklenmektedir.
Özetle, Atatürk’ün Amasya genelgesinde belirttiği gibi; “Vatanın bütünlüğü,ulusun bağımsızlığı tehlikededir”
Atatürkçü Düşünce Derneği 9.Kurultayı üyeleri olarak, ülkemizin ve uslumuzun içinde bulunduğu bu ortam ve koşullar içinde tüm Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarımıza çağrımızdır:
Ülkemizin bütünlüğüne, ulusumuzun bağımsızlığına ulusal merkezi devlet yapımıza, laik cumhuriyetimize, tüm ulusal, ekonomik, sosyal- kültürel değerlerimize tam bir inanç ve kararlılıkla sahip çıkmak; Tarihsel, ulusal bir yurttaşlık görevimizdir. Asla umutsuzluğa, yılgınlığa yer yoktur!
Çıkış yolu, Atatürkçülük yoludur.
Çare Atatürk’e dönmektir. Atatürkçü Düşünce Derneği, “Anadolu ve Rumeli Müdafi Hukuk Cemiyeti” gibi çalışmalarını sürdürecektir.