Ergenekon tertibi nedeniyle tutuklu oldukları sırada İşçi Partisi Genel Başkan Doğu Perinçek ve Genel Başkan Yardımcısı Ferit İlsever’in ev telefonlarının dinlenmesine karar veren Ergenekon Davası hâkimlerinden Hasan Hüseyin Özese aleyhine tazminat davası açıldı.
Doğu Perinçek ve Ferit İlsever’in yanı sıra Perinçek’in eşi ve İP Merkez Karar Kurulu Üyesi Şule Perinçek, çocukları Kiraz Perinçek Karavit, Mehmet Perinçek ve Can Perinçek ile Ferit İlsever’in eşi Dr. Ufuk İlsever ve oğlu Ceyhun İlsever de, Hakim Özese’den davacı olarak toplam 160.000 TL manevi tazminat talep ettiler.
Av. Mehmet Cengiz ve Av. Hasan Basri Özbey tarafından, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nde açılan davada şu hususlara dikkat çekildi:
“Cezaevinde bulunan kişiler, evlerindeki telefonların dinlenmesine karar verilmesini, hukukla, akılla, izanla açıklamak mümkün değildir.
“Doğu Perinçek ve Ferit İlsever o tarihte cezaevinde olduklarına göre, evlerindeki telefonların dinlenmesi, doğal olarak orada ikamet etmekte olan diğer müvekkillerin telefon görüşmelerinin aylar boyunca yasaya aykırı biçimde dinlenmesi anlamına gelmektedir.
“Davalı Hâkim Hasan Hüseyin Özese’nin imzasını taşıyan bu kararda; ev telefonlarının dinlenme amacının, Doğu Perinçek ve Ferit İlsever’in 'terör örgütünün faaliyetleri' kapsamında 'gerçekleştirmeyi planladıkları eylemlerin önceden tespit edilmesi' olduğu söylenmektedir. Bu 'ihsas-ı rey'dir. Cezaevinde tutuklu bulunan ve kimlikleri kamuoyunca bilinen bu seçkin şahsiyetlerin, anılan gerekçeyle ev telefonlarının dinlenmesine karar veren bu yargıç, nasıl bir adil yargılama yürütecektir?
“Davalı hâkim, cezaevinde tutuklu olduklarını bildiği müvekkillerin ev telefonlarının dinlenmesine karar vermekle, aslında o evde yaşamakta olan ve dinlenmesine karar verilen telefonu kullanan diğer müvekkillerin dinlenmelerine karar vermiş olmaktadır. Oysa bu müvekkillerin soruşturmayla, atılı suçlamayla hiçbir ilgileri bulunmadığı gibi haklarında başlatılmış bir soruşturma da yoktur.
“Davalının kasti davranışıyla ortaya çıkan bu durum müvekkillerin özel yaşamlarına, haberleşme özgürlüklerine, kişilik haklarına ağır ve açık bir müdahaledir.”