Doğu Perinçek, Sivas'ın Zara ilçesinde muhtarlarla buluştu

Genel Başkanımız Dr. Doğu Perinçek, Sivas'ın Zara ilçesinde muhtarlarla buluştu, cemevini ziyaret etti

Tarih:

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Vatan Partisi MYK üyesi Şule Perinçek ve Vatan Partisi’nin lider kadrolarından Ethem Sancak önceki gün Sivas'ın Zara ilçesinde muhtarlarla buluştu, cemevini ziyaret etti.

 

Karaçayır Köyü'nde Sivaslı muhtarlarla sohbet eden, sorularını yanıtlayan, sorunlarını dinleyen Vatan Partililer daha sonra Beypınar Köyü'ndeki Karabel Cemevi'ni ziyaret ederek yemeğe katıldı.

 

Muhtarlar buluşmasına katılanlar şöyle: Ağıllıkçayı Muhtarı Tuncay Ateş, Belentarla Muhtarı Haşim Gencer, Karaçayır Köyü Muhtarı Mahmut Alkaya, Körpınar Köyü Muhtarı Süleyman Çalışkan, İğdir Köyü Muhtarı Süleyman Sarıtaş, Beypınarı Köyü Muhtarı Cemal Aktaş, Topaktaş Köyü Muhtarı Haşim Çınar, Büyükköy Köyü Muhtarı Remzi Yesilyurt, Zeyve Köyü Muhtarı Ali Akbulut, Sancakkale Köyü Muhtarı Murat Çınar, İğdeli Köyü Muhtarı Mehmet Ayyıldız. Katılımcılar hem köylerinde yaşadıkları sorunları anlattı hem de Türkiye'nin içinde bulunduğu zor koşullara karşı çıkış arayışlarını dile getirdi:

YOL, ELEKTRİK KÖTÜ


“Yollarda kaybettiğimiz hastalarımız var. Zaten geçinemiyoruz, okutamadığımız öğrencilerimiz var. Sağlık ocağı bizim en büyük sorunumuz, kaymakamlıkla görüşülebilir.

 

“Herkes kendi baba ocağında bir yer yurt yapmak istiyor. Mezraya imar izni vermiyor, burada ev yapamazsın diyor. Bakanlık burayı imara açmalı. Bu tür sıkıntılarımızı çözersek, yani yardımcı olursanız memnun kalırız.

 

“Ormanlarımız satılıyor. Biz orman köylüsüyüz. Diyelim ki Beypınar'da 100 hane odunla geçiniyor. Ama böyle giderse 2 sene sonra hiçkimse bir tane odun bulamaz.

 

“30-40 yıllık elektrik hatları var. Eskiden evde bir lamba varmış elektrik onun için gelmiş. Şu anda buzdolabı var, çamaşır makinesi var, bir sürü elektronik alet var, çalıştırılamıyor.

 

 

'HASTANE ÇOK GÜZEL DOKTOR YOK'


“Köylerdeki su sorunları, elektrik sorunları, yol sorunları. Mesela benim yolum anayola 2 kilometredir. Bunun 1 kilometresini programa aldılar. Geçen sene yapılacaktı. Geçen sene dediler ki ödenek yetmedi. Bu sene diyorlar ki mazot yok, yapamıyoruz.

 

“İkincisi Zara'da bir hastanemiz var. Hastane çok güzel doktor yok. Buradan Zara’ya gitmek 70 kilometre. Sivas'a gitmek 150-200 kilometre yapıyor. Yani Zara'da doktor olsa vatandaş ezilmez. Buradan Sivas’a 650 liraya gidiliyor.”

'ARTIK O PROGRAMLARI İZLEMİYORUZ BIKTIK'


“Eskiden siyasetteki parti başkanlarımız bir araya gelirlerdi. Süleyman Demirel’in Erdal İnönü'yü ziyaret etmesi hoş şeylerdi. Ama belli bir süredir siyasi partilerin liderleri bir araya gelmiyor. Sürekli hakaretler, sıkıntılar...

 

“O onu suçluyor, o o partiyi suçluyor... Birbirleriyle uğraşmaktan kendi milletini kimse düşünmüyor. Programlarda çıkarıyorlar birini gazeteci midir, hukukçu mudur neyse suçlamaktan başka bir şey yok. Eski siyasetçilerde böyle bir şey yoktu. İnanın ki bıktık izlemiyoruz.

 

 

TRAKTÖRSÜZ KÖY


“Büyük toprak kullanımına sahip bir köy olarak inanır mısınız bir tek teneke buğday yere atılmıyor. Gücü yetmiyor, ekilmiyor. Ve köyde traktör yok. 180 hanelik köy.”

 

Köylünün yaşadığı sorunların siyasetle çözüleceğini söyleyen Perinçek “Hepsi hükümet makamlarından alınacak kararlarla ve Türkiye'nin imkanlarının tahsis edilmesiyle çözülür.” dedi.  Siyasetin dışında durma tavrının yanlış olduğunu vurgulayan Perinçek “Muhtarın kendisi bir siyasi makam. Siz devleti temsil ediyorsunuz. Siyaseti başkalarına bırakmayın. Halktan yana siyasetin Türkiye'de hükümet olması için ben sizleri siyasete davet ediyorum.” diye konuştu.

 

Türkiye'nin kaynaklarının halktan yana dağıtılması gerektiğini ifade eden Perinçek şöyle devam etti:

ÜRETİMLE ZENGİNLEŞİP EKSİKLERİ GİDERECEĞİZ


“Bankaların kârları yüzde 400 artıyor. Sizin gelirleriniz yüzde 400 artıyor mu? Demek ki bu hükümet bankadan yana, senden değil. Siz borçlanıyorsunuz. Çiftçi borçlanıyor. Biz diyoruz ki banka kârları yüzde 400 değil yüzde 5 artsın ama çiftçinin borçları silinsin. Bankadan yana mı tavır alacağız, çiftçiden yana mı? Türkiye'de her konuda böyle bir karar sorunu var. Bunlar da hükümette kararlaştırılır. Türkiye şimdi bir karara gidiyor. 1980'den bu yana 40 yıldır Türkiye'de bir program uygulandı. Türkiye'de üretimi zaafa uğratan daha çok dışarıdan borç alarak çarkı çevirmeye çalışan bir programdı. Türkiye 500 milyar dolar borca battı ve o program iflas etti. O halde bu seçimlerde Türkiye bir karar verecek. Üretimden yana bir program seçmek zorundayız. Bakın en sonunda sizin bütün şikayetleriniz üretim ekonomisi kurmakla ilgili. Türkiye üretirse zenginleşir ve o zenginliğiyle de doğru kararlar verir.

 

 

'KADER SEÇİMİ'


“50 milyar dolarla İstanbul'a bir kanal mı yapacağız? Hiçbir ihtiyaç yok. Sırf orada birtakım insanlar rant sahibi olsun diye... Yoksa Anadolu'ya su mu vereceğiz? Buna kim karar veriyor? Siyasi makam karar veriyor, hükümet karar veriyor. Türkiye üretim ekonomisi kurmak zorunda. Çiftçi üretecek, sanayici üretecek, çarşılar şenlenecek. Türkiye'nin sorunları çözülecek. Çünkü devletin gelirleri de artacak. Devlet senin yolunu yapacak, hastaneleri yapacak. Orman konusundaki taleplerine cevap verecek. Burada düğümleniyor ve bu seçim o bakımdan bir kader seçimi. Yani bu önümüzde Haziran ayında yapılacak seçimler Türkiye'nin geleceğini belirleyecek.”

 

 

DOSTLARLA İŞBİRLİĞİ UCUZ ENERJİ


Enerji sorununun öncelikli konulardan biri olduğuna dikkat çeken Perinçek şöyle devam etti:

 

“Mazot koymadan traktörün deposuna, çiftçilik yapamıyoruz. Kamyonlar, tırlar benzinle gidiyor. Doğal gaz sanayinin çarkını döndürüyor. Türkiye’nin enerji meselesini çözmek de bir siyaset meselesi. Batı'da enerji yok. Rusya'da, İran’da, Irak’ta var. Bu bakımdan Türkiye şanslı bir ülke. Bütün komşularında enerji var. Doğru bir dış politika ucuz mazot demek, ucuz benzin demek. Dolayısıyla sizin yol fiyatlarının düşmesi demek. Tarım üretiminin maliyetlerinin düşmesi... Sanayi üretiminin maliyetlerinin düşmesi... Pazarda fiyatların düşmesidir.

Perinçek buluşmanın ardından cemevini ziyaret etti.
Perinçek buluşmanın ardından cemevini ziyaret etti.

'YAPTIRIMLARA UYMAYIZ’


“Amerika’nın gölgesi altında hükümet olmaz. Amerika 'Rusya ile ticaret yapmayacaksın.' diyor. Vatan Partisi diyor ki, Amerika’nın dayattığı bu yaptırımlara uymayacağız. Dolayısıyla ucuz mazotun, ucuz doğal gazın, ucuz benzinin kaynağı bağımsız bir hükümette. Amerika’dan emir almayan Rusya'yla, İran'la, Irak’la ve Suriye'yle dostluk politikası uygulayan, dolayısıyla onlardan ucuz enerji sağlayan bir hükümet... Vatan Partisi bunu size vadediyor.”

 

 

'TÜRK MİLLETİNİN FERTLERİYİZ AYRIM OLMAZ'


Karabel Cemevi Başkanı Mehmet Keklik de çok yüksek faturalarla boğuştuğunu belirtti, cemevlerinin neden camilerle aynı statüde olmadığını sordu. Perinçek şu yanıtı verdi: “Çünkü mezhepçi politikalar izliyorlar. Hepimiz Türk milletinin fertleriyiz. Türk milletinde eşitleniyoruz, Alevi-Sünni ayrımını hatalı buluyoruz. Ayrım, gayrım olmayacak. Farklı statüler olmayacak. Türkiye bu olgunluğa geldi ve bunu başarır. Başaracak, göreceksiniz.”

 

 

61 HANELİ KÖYDE İKİ DAVAR İKİ DANA


Bir muhtarla Perinçek arasında şu konuşma geçti:

 

  • Bizim yaylamız vardı. 150-300 tane davarımız vardı. Birçok da büyük başımız vardı. Şimdi 61 hanelik köyüz, iki tane davarımız, iki tane danamız var.
  • O çayırlar duruyor. Güneş de duruyor su da duruyor o çayırlar da duruyor.
  • Neyle ekeceğiz? Neyle biçeceğiz? Adamlar bizden on on beş bin lira istiyor. Nereden bulacağız biz onu?
  • Yanlış politikalar. Dışarıdan siz et getirirseniz, hayvan getirirseniz üreticiyi yok edersiniz. Türkiye kendi tarımını kendi hayvancılığını şahlandıracak.
  • Devletin bunu düşünmesi lazım. 61 hanelik köyde iki dana iki inek varsa bir oturup düşünmeleri lazım. Ama şu an devletin bir para politikası yok. Ben düşünüyorum bir yetkili olsam, köylerde herkese birer büyükbaş hayvan veririm.
  • Yirmişer tane koyun verelim. Bir tane az. 10 tane sığır verelim, yirmi tane sığır verelim, çayırlar da var.
  • Bir tarım politikası yok.
  • Tarımı yıkma politikası var. Turgut Özal’la birlikte tarıma destekler kalktı. Cumhuriyet’in politikası neydi? Tarımı desteklemek. Tarımı desteklemeyince tarım öldü, hayvancılık öldü. Buğday ithal eder duruma geldik.

 


'SEÇİMDE CESUR OLUN'


Seçimler ilişkin soru üzerine Perinçek “Bu seçimde cesur olun.” çağrısı yaptı.

 

Bir muhtar Perinçek'e şunları söyledi: “Belki başka arkadaşlarımız çok iyi biliyor ama misal ben bilmiyorum ne yapmamız gerek? Altılı masa diye adlandırılan masayı dinliyoruz, çok güzel şeyler söylediğine de inanıyoruz. Ama bazı arkadaşlarımız da bir şey yapamayacaklarını, tekrar aynı hükümetin devam etmesini istediklerini söylüyorlar. Biz de ona karşı geliyoruz. Siz ne tavsiye edersiniz?”

 

Perinçek şöyle konuştu: “Biz size bir program sunuyoruz. Diyoruz ki Türkiye artık üretime sırtını dönen programdan vazgeçmek zorunda. Üreticiyi baş tacı yapacak ve bütün siyasi kararları üretim odaklı verecek. Önüne bir sorun geldiği zaman bakacak diyecek ki üretime yarıyor mu, mazotu ucuzlatıyor mu, köylüye ucuz tohum veriyor mu, ucuz tarım ilacı veriyor mu, ucuz gübre veriyor mu? Öyleyse bu doğru.

 

“Vatan Partisi, geçmişte kendini ispatlamış bir parti. Gitmiş Ermeni Soykırımı yalanını Avrupa’da bitirmiş. Silivri duvarlarına Türk ordusunu hapsettiler, bizleri de hapsettiler. O duvarları yarmış çıkmışız. 15-16 Temmuz gecesi... Vatan Partisi ilk önce çıkmış televizyonlarda demiş ki; 'Bu bir Amerikan darbesidir.’ Korkmamış öldürülmekten falan. Vatan Partisi’nin bu tür başarıları var. Ve şimdi sizden yetki istiyoruz. Gelin Türkiye’yi beraber yönetelim. Bizim geçmişimizi inceleyin. Vatan Partisi 60 senedir, 70 senedir bir menfaat gütmeden bu mücadeleyi yürütüyor. Sizlere de güveniyoruz sonuna kadar, Türk milletinin önderlerisiniz, öncülerisiniz. Buraya gelmemizim sebebi de bu zaten. Siz de bizi sorgulayın, yanlışlarımızı bize söyleyin. Sorularınız varsa onu söyleyin, bizi ateşleyin. Türkiye’yi ayağa kaldıralım. Gelin, katılın, Vatan Partisi’ni bir hükümet partisi haline getirelim. Sizlerle beraber Türkiye’yi yönetelim, bizim önerimiz bu.”