Doğu Perinçek’in Avukatı Hasan Basri Özbey'eDava Sonuna Kadar Yasak! SUÇ: SAVUNMA YAPMAK!

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, I. Ergenekon Davasında 4 yıldan bu yana tutuklu yargılanan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı Hasan Basri Özbey’i, dava sonuna kadar duruşmalara katılmaktan yasakladı.

Mahkeme, aynı kararında İşçi Partisi Gen...

Tarih:

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, I. Ergenekon Davasında 4 yıldan bu yana tutuklu yargılanan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı Hasan Basri Özbey’i, dava sonuna kadar duruşmalara katılmaktan yasakladı.

Mahkeme, aynı kararında İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de, 16 celse duruşmalara alınmamasını kararlaştırdı.

Bilindiği üzere, Avukat Özbey’in daha önce de 16 celse duruşmalara katılması yasaklanmıştı. Ceza süresinin dolmasının hemen ardından ilk oturumda Özbey hakkında yeniden yasak kararı getirildi. Bu kez yasaklama dava sonuna kadar!

Mahkeme bugün açıkladığı kararına, Avukat Özbey’in 27 Ocak 2012 günlü duruşmada yaptığı savunmayı gerekçe gösterdi.

Doğu Perinçek’in avukatı Hasan Basri Özbey aynı zamanda, Perinçek’in tutuklanmasının sonra İşçi Partisi Genel Başkanvekilliğine getirilen Mehmet Bedri Gültekin’in de Ergenekon tertibi kapsamında tutuklanmasının ardından Genel Başkanvekilliğine seçilmiş olup halen bu görevi de yürütmektedir.

Kararı değerlendiren İP Genel Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Cengiz; “Bu uygulama Özel Görevli Mahkemelerin niteliğini göstermekte olup, Silivri’deki yargılamalarda hukukun bulunmadığını bir kez daha ortaya koymuştur. Savunma yapmak suç olmuştur. Özbey’in, İşçi Partisi Genel Başkanvekili olduğu da dikkate alındığında, hedefte sadece savunmanın olmadığı açıktır. İşçi Partisi de hedeftedir” dedi.


DURUŞMA TUTANAĞI
T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 27.01.2012 ESAS NO: 2008/209 CELSE NO:214

Mahkeme Başkanı: “Sanıklardan başka beyanda bulunacak yok. Avukatlardan başlayalım. Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey söz istedi verildi:“Sayın Başkan, Değerli Üyeler, şimdi 4 yıldır müvekkilim tutuklu, müvekkillerim tutuklu 1560 gün olmak üzere. Bir önce lütfen, lütfen bir 1560 günün ne ifade ettiğini hepimiz bir düşünelim. 4 yıl, davada neredeyse 4 yıla yaklaştı. Şimdi tabi 2 Değerli Yeni Yargıcımız da dahil oldular siz müvekkilim söylediğinde hemen alınıyorsunuz. Yani insan fiziken, fiilen, aklan emek olarak ben düşünüyorum, Sayın 2 yargıcımı, şimdi. O milyonlarca sayfayı nasıl okusunlar mümkün mü? Mesela bugün karar verecekler, bugün tahliye talepleri konusunda karar verecekler. Nasıl verirler?”

Mahkeme Başkanı: “Efendim şimdi teknoloji, teknoloji gelişti bilgisayar, bilgisayarlar arama motorları var, çok kolay bulanabiliyor.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Lütfen, lütfen Sayın Yargıcım, Sayın Başkanım lütfen, lütfen münazara yapmadığımız için ben söyleyeyim siz değerlendirin.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun, buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Yani siz cevap vermediğinizde bir şey olmuyor.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ben tamamlamış olayım. Şimdi efendim bunu maddeden imkansız olduğunu gördüğüm için işi basitleştirmek istiyorum ben. Basitleştirelim içinden çıkalım. Neden? Bu davanın bir temel özelliği var. Bu davayı olabildiğince karmaşık hala getirmek akılları karıştırmak deyim yerindeyse aşure yapmak, Danıştay bitmiş, kesinleşmiş, Danıştay davasını getirip buraya atmak. Şimdi o yine bu tertibi tezgahlayan, kurgulayan merkez tarafından katledilen Hrant Dink’in davasını da buraya yapıştırma çabası var. Yok, Cumhuriyet, yo şu, yok bu, yok bu bunun tek bir sebebi var. Siz Değerli Yargıçlarım bu işin altından kalkma imkanınızı ortadan kaldırmaktır. O yüzden benim tavsiyem, önerim, gelin birlikte yapacağız bunu, bunu birlikte yapacağız, gelin basitleştirelim şu işi.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılmadı

Mahkeme Başkanı: “Evet.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Nasıl efendim?”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun devam edin.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Bunu basit… bakın efendim özür dilerim ben burada yargıçlarımı, meslektaşlarımı hiç farkımız yok, ayrılmaz parçasıyız, incitmek, üzmek için demiyorum. Gelin çözelim bu işi. Sizin vicdanınızın da, sizin aklınızda sizin hukuk bilginizde bir an önce şu davadan kurtulmak istediğinizden eminim ben. İşin Türkiye’ye karşı kasıt olduğu çok tartışmasız olan bu dava bırakalım o yanını, bir meslek yürüten insanında bu işten kurtulmak istememesi de düşünülemez zaten. Çekilecek bir çile değil. Basitleştirelim nedir? İddianame istediği kadar 2500 sayfa olsun, gelin o 2500 sayfayı da 2 buçuk sayfaya indirelim, müvekkillerim açısından. Sayın Doğu Perinçek hakkındaki iddialar, Sayın Hikmet Çiçek hakkındaki iddialar. Neydi bu iddianamenin temel dayanağı? Bir anımsayalım hatırlıyor muyuz? Herkese soruyorum, bir Tuncay Güney vardı. Nerede Tuncay Güney? Hatırlıyor musunuz Tuncay Güney’in mülhakatını? Bu davanın ana örgüsü, ana kurgusu her şeyin, her şeyi oydu, en muteber delil, en büyük delil, Tuncay Öz… şey Güney, Tuncay Güney’in yasadışı mülhakatı ve siz Sayın Başkan sizinde dahil olduğunuz heyetimiz o Tuncay Güney’in yasadışı mülhakatını kimsenin imzasının taşımayan, hiçbir resmi koşulda olmamış olan mülhakatı izleyince sizlerde şok oldunuz ve suç duyurusunda bulundunuz, o mülhakatı yapan sözde emniyet görevlileri hakkında. Ne yaptınız? Tuncay Güney’in mülhakatını Heyet olarak oybirliğiyle aldınız çöpe attınız, Ergenekon davası…”
Mahkeme Başkanı: “Efendim çöpe atılmış bir şey yok dosyada duruyor bunlar daha sonra değerlendirilecek.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Efendim o benim deyimim:”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Hukuken çöpe attınız. Neden?”

Mahkeme Başkanı: “Yani bizim yerimize empati kurup da.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Şimdi Türkiye’de hiçbir.”

Mahkeme Başkanı: “Bizim düşünmediklerimizi veya düşündüklerimizi o şekilde söylemeniz yani.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Efendim ne olur ya ama yapmayın bakın tartışmıyoruz ki şimdi.”

Mahkeme Başkanı: “Uygun olmuyor o açıdan söyledim.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Hayır ben bakın ben davayı müzakere etmek istiyorum sizinle. Siz benimle münazara yapmak istiyorsunuz, yapmayalım bunu.”

Mahkeme Başkanı: “Efendim bizim adımıza konuşuyorsunuz, çöpe attınız diyorsunuz, atılmış bir şey yok.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Mahkeme Başkanı: “Doğu Bey Lütfen. Ya çöpe attınız diyorsunuz, çöpe atılmış bir şey yok. Yani bizim yapmadığımız şeyleri söylüyorsunuz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Sayın Yargıcım, Sayın Yargıcım.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu: “Siz (1 kelime anlaşılmadı) sözüne karışamazsınız, Başkan olun.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen efendim, lütfen size söz vermiyorum, oturun oturduğunuz yerde. Lütfen.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu: “(1 kelime anlaşılmadı) sözüne karış….”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Oturun oturduğunuz yere gibi deyimleri kullanmaya hakkınız yok Sayın Başkanım.”

Mahkeme Başkanı: “Bizi, bizi avukatınızın bizi şaibe altında bırakmaya hakkı yok.”
Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Kimseyi şaibe altında bırakmıyorum, yarası olan gocunacak Sayın Yargıç bir dakika.”

Mahkeme Başkanı: “Bizim adımıza konuşma hakkı yok.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Mahkeme Başkanı: “Lütfen, lütfen söz vermiyorum oturun, konuşmayın.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Benim 16 celse görevimi yapmamı engellediğiniz gibi şu an 15 dakikamı engelliyorsunuz. Birazdan bana…”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun buyurun o sürenizi, o sürenizi.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ama bölmeyin beni, beni bölmeyin”

Mahkeme Başkanı: “Efendim o sürenizi ilave ederiz, ancak savunma kapsamında kalın. Buyurun.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “E savunma yapıyorum ya.”

Mahkeme Başkanı: “Bu savunma değil efendim. Mahkememizi şaibe altında bırakıyorsunuz, zan altında bırakıyorsunuz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Siz mi karar vereceksiniz ya?”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu, anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Çok kutluyorum sizi, kutluyorum sizi.”

Bu arada seyirciler arasından bir kişinin ayağa kalkıp bağırmaya başladığı görüldü.
Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Karışma kardeşim otur yerine.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen efendim lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Sen ne karışıyorsun?”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Saçmalama ya, kimsin sen?”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen çıkartalım, çıkartalım o seyirciyi çıkartalım buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Çelmeler (1 kelime anlaşılmadı)

Mahkeme Başkanı: “Siz burada sadece dinleyicisiniz. Buyurun, çıkartalım. Avukat Bey buyurun, devam edelim.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Sizden istirham ediyorum lütfen bölmeyin. Ben kimseyi zan altında…”

Mahkeme Başkanı: “Efendim savunma kapsamında olduktan sonra hiç, hiç kesmedik.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya ben karar veririm efendim, bırakın ben avukatım.”

Mahkeme Başkanı: “Bakın sabahtan beri konuşmacılara, konuşmacılara herhangi bir şey söylemedik lütfen buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ben 29 yıllık avukatım. Lütfen ama bakın yine aynı şeyi yapıyorsunuz lütfen Sayın Yargıcım.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Tamam efendim tamam efendim raha… üzülmeyin efendim siz, üzülmeyin. Tuncay Güney bitti, Tuncay Güney’in Türkiye’de hiçbir babayiğit hukukçu Tuncay Güney’in ifadelerinden dolayı hüküm kuramaz. Tuncay Güney mülhakatı yok artık, dava çöktü. 2; müvekkillerim aslında doğrudan bağlantılı değil ama bombalar gecekondunun çatısında değil, Ümraniye Polis Merkezinde olduğu anlaşıldı, hep birlikte izledik. Soruşturma Ergenekon olduktan sonra af ederseniz sinkaf ederim hakimini, savcısını, ne oldu tutanağı burada yazarız çatıya çıkmadık, burada yazdık deriz. Bunu hep birlikte yaşadık ben Sayın Yargıçlarıma da anımsatmak istiyorum, basından izlemişlerdir veya ama burada yaşamak lazımdı o süreci. Şimdi, bir MİT şeması yine o Tuncay Güney’in yasadışı yollarla elde edilmiş, ama öğretilmiş. Amerika’da yaşam pembe yaşam vaatleriyle öğretilerek kurgulanmış, beyanından, mülhakatından hareketle düzenlenmiş MİT şeması. MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun bilgi kirliliği maksatlı propaganda saçma sapan şeyler dedi. Şema. İstediğiniz kadar üstünü açmayın, şemanın saçma sapan olduğu, bir tertip ürünü olduğu ve hiçbir şekilde suçlamaya dayanak kılınamayacağını ortaya koyduk, hep birlikte koyduk. Sadece bizim iddialarımızla söylediğiniz şeylerle değil, buraya gelen yazılarla, çizilerle ve nihayet MİT müsteşarının altında imzası bulunan önüme getirip koydular saçma sapandı, şimdide saçma sapan, o zamanda saçma sapandı dediği şema. Şimdi bunun dışında neler var? Ergenekon belgeleri var. O Ergenekon belgeleri denen belgelerin müvekkillerimde bulunmadığı kanıtlandı burada, tartışmasız biçimde ve o Ergenekon belgelerinin içeriğinin müvekkilim Sayın Doğu Perinçek’e ve İşçi Partisine düşmanlık belgeleri, hakaret içeren belgeler olduğu ortaya çıktı. Toplantılar; anlaşıldı ki, en çarpıcısını söylüyorum gizli örgüt toplantısının Çatalca’da bir çiftlikte çiftlikevinde bir kısım aydınların, sanatçıların düzenlediği mangal partisi olduğunu burada hep birlikte izledik, toplantısı olmayan bir örgüt olduğunu gördük. Bunun dışında CD’ler, İşçi Partisinde bulunan belgeler içinden çıkan 4 tane CD var. Bu 4’ünün dışında hepsi bizimdir bu belgelerden şeref duyarız dedik, gururumuzdur dedik. 4 tane CD var suçlamaya dayanak kılınmaya çalışılan, o 4 CD’nin İşçi Partisinde Sayın Doğu Perinçek’in, Sayın Hikmet Çiçek’in evinde, iş yerlerinde yapılan aramalarda çıkmadığına dair kesin kanıtladık. Nereden? Arama tutanaklarında bu 4 CD yoktu. O aramayı yapan, kanunsuz aramayı yapan polisler hakkında, polis şefleri hakkında davalar açıldı, iddianamelerini getirdik, bilirkişi raporlarını gördük. Orada polis şefi dedi ki, hayır efendim o 4 CD vardı. Ben ve Sayın Perinçek’in avukatları CD’lerin üstüne imza attık, hemen çok yerinde bir kararla CD’yi buraya getirdiniz, baktınız ki, o CD’lerin üstünde ne polis şefinin, ne Değerli avukat arkadaşlarımızın imzası yok bunu da tespit ettiniz. CD’lerde yok, yoklar davası. Bakın hiçbir şey 4 yıldır Türkiye’ye karşı zulme dönüşen, müvekkillerime karşı zulme dönüşen bu süreç ancak bu kadar yoklarla bir araya getirilebilirdi. Şimdi telefon konuşmalarımız, Sayın genel başkan, Sayın Doğu Perinçek dedi ki bunlar bizim vatanseverlik belgelerimiz darbeyle suçlanıyoruz. Telefon konuşmalarının her satırının da darbenin ne kadar yanlış olacağına dair açıkça burada hep birlikte gördük, okuduk, izledik. Şimdi uydurmalar faslı var bir de savcılık makamı evet bunlar uydurmadır deyip geri aldı. Neydi bunlar? Bilecik’te toplantı yapmıştı Sayın Doğu Perinçek ve arkadaşları Sayın Veli Küçük’ün talimatıyla. Böyle bir toplantı olmadığı resmi kayıtlarla kanıtlandı. Efendim Ergenekon yeniden yapılanma belgesinin, yani Sayın Perinçek’e ve İşçi Partisine hakaret ve düşmanlık içeren belgenin Sayın Perinçek tarafından Sayın Veli Küçük’ün talimatıyla yazıldığı uydurması da uydurma olduğu, yanlış olduğu ortaya çıktı, savcılık makamından geri alındı. Arz ederim ifadesini sayın gene… Sayın Perinçek biraz önce belirttiler Cumhurbaşkanına arz ederim diye yazdığınız yazıyı örgütsel ilişki içinde Sayın Küçük’e arz ederim dendiği uydurması. Sayın Perinçek’in PKK, Apo’nun Türkiye’ye gelişi sürecinde aracılıklar yaptığı uydurması vardı. Sayın Perinçek’in o tarihte başka bir suçlamayla Haymana Cezaevinde olduğu resmi kayıtlarla ortaya çıktı. Sayın Perinçek’e yollanan PKK’nın teşekkür mektupları, iddianamede suçlamalar içinde yer alıyordu. Ama anlaşıldı ki, o mektupların uydurma olduğu, sahte olduğu ve o mektupları yazanında iftirandan, suç atmaktan dolayı mahkum edildiği yine kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla sabit oldu. Efendim Ulusal Kanal’ı Ergenekon kurdu. Efendim, Sayın Perinçek geçmişte Ermeni soykırımının olduğunu savunurdu gibi uydurmalarında burada yanlış, uydurma, iftira olduğunu kanıtladık, sizlerin gözleri önünde Sayın savcılık makamı da bu uydurmalardan yazılı beyanda bulunmak suretiyle bu iddiaları geri çektiğini söyledi. Ne kaldı geriye? İşçi Partisi belgeleri, İşçi Partisi… ben İşçi Partisi Genel Başkan Vekiliyim, genel başkanımızı hapsettiniz, Mehmet Bedri Gültekin arkadaşımızı genel başkan vekili seçtik, onu hapsettiniz. Ben o partinin genel başkan vekiliyim. Ben partimin hiçbir zerresinin ilgisi olmayan, kanunsuz, hukuksuz bir şekilde ve yokluğunda yargılamaya konu yapılmasına izin vermem. Buna hakkım var, Anayasa güvencesi hakkında altında çalışan bir partiyim ben, o partinin sorumlusuyum.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Bey.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Şimdi lütfen bölmeyin.”

Mahkeme Başkanı: “Bu dava siyasi bir dava değil, siyaset bizi ilgilendirmez.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu: “(1, 2 kelime anlaşılmadı) konuşulmaz, mülahaza olmaz, cevap verilmez (1, 2 kelime anlaşılmadı)

Mahkeme Başkanı: “Efendim bu hukuki dava, avukatınız siyasi olarak konuşuyor.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Şimdi Sayın Başkan siz ne yapmak istiyorsunuz bana tarif eder misiniz? Yani sanıyorsunuz ki.

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Böyle araya girince ben sinirleneceğim, yeniden bana suç duyurusunda bulunma bahanesiyle….”

Mahkeme Başkanı: “Doğu Bey, Doğu Bey oturduğunuz yerden konuşmayın, çıkartmak zorunda kalacağım Doğu Bey lütfen.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Beni dinler misiniz Sayın Başkan? Bakın bu duyarlılığınızı.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen, lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Bakın bu duyarlılığınızı dün 2 saat boyunca Türk Ordusuna hakaret eden, Türk Ordusunu tekmeleyen, o uydurma çöplükten bulunmuş gizli tanığınıza karşı gösteriniz.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu: “Orda yok orda duyarlılık yok.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam çıkartalım Doğu Beyi çıkartalım. Buyurun çıkıyorsunuz herhalde buyurun. Gerek yok, kendiliğinden çıkıyor herhalde, buyurun.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Mahkeme Başkanı: “Doğu Bey buyurun. Yok efendim bugün ara kararı verilir o konuda buyurun çıkartalım.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu: “(1, 2 kelime anlaşılmadı) Psikolojik harekât yapılıyor 2 saat tek bir (1, 2 kelime anlaşılmadı)

Mahkeme Başkanı: “Efendim burada psikolojik harekât falan yapılmaz, burası mahkeme, burası maddi gerçeğin araştırıldığı bir yer.”

Sanık Doğu Perinçek söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Şimdi siz benim bakın ben sizin konuşmanızı şuan bölüyorum değil mi, hakkım var mı?”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun. Efendim ilave konuşmanıza ilave ederiz lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Bakın bölüyorsunuz ve sanıyorsunuz ki, bakın sanıyorsunuz ki, buradan 1 buçuk metre yüksekte oturmakla beni kışkırtacaksınız, tah…”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ben akıllı, vicdanlı ve namuslu bir avukatım.”

Mahkeme Başkanı: “Efendim.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Beyefendi, Beyefendi, Hüseyin Bey lütfen, lütfen..”

Mahkeme Başkanı: “Şimdi, şunu söylüyorum yani siyasi (1, 2 kelime anlaşılmadı)

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Bir şey söylemeyin ben konuşuyorum ya, lütfen ya lütfen ama.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun efendim ilave ederiz, buyurun efendim.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “E buyurun diyorsunuz hala konuşuyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: “Bakın, bakın konuşmanıza izin veriyorum.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “İlkokul münazarasına çevirdiniz konuşmayı.”

Mahkeme Başkanı: “Mahkeme Başkanıyla tartışılmaz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Siz tartışıyorsunuz benimle.”

Mahkeme Başkanı: “Bu disipline aykırı bir davranış olur, buyurun konuşun, buyurun konuşun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Siz yapıyorsunuz disiplinsizliği.”

Mahkeme Başkanı: “İzin veriyorum, buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Yani 3, 5 cümle söyleyeceğiz, bunu bu hale getiriyorsunuz kutluyorum sizi, kutluyorum.”
Mahkeme Başkanı: “Efendim bu tür, bu tür sözler, bu tür sözler mahkememizi zan altında bırakacak şeyler.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Allah, Allah (1, 2 kelime anlaşılmadı) ya.”

Mahkeme Başkanı: “Biz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “İzin verin konuşayım, izin verin konuşayım Sayın Hakim.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun konuşun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ama araya giriyorsunuz, çıldırtamayın insanı ya.”

Mahkeme Başkanı: “Efendim mahkememizi.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ama bende insanım.”

Mahkeme Başkanı: “Mahkememizi hedef alıcı şekilde konuşmayın.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya kimseyi hedef almıyorum ben.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun, buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Kimseyi hedef almıyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Bağırmayın, sesinizi fazla çıkartmayın.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey:“Duymuyorsunuz beni.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun, buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Mikrofonsuz da duyururum ben sesimi.”

Mahkeme Başkanı: “Bakın, bakın Başkanla tartışılmaz buyurun konuşun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya ben sizle tartışmıyorum, sen benimle tartışı…”

Mahkeme Başkanı: “E buyurun, buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Böyle şey ben…”

Mahkeme Başkanı: “Efendim hukuki.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya Allah’ım Yarabbim konuşacağım bir saniye.”

Mahkeme Başkanı: “Hukuki savunma yapıldığı sürece biz hiç kimsenin sözünü kesmeyiz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya kesiyorsunuz bakın ağzımı açıyorum ya.”

Mahkeme Başkanı: “Kesilmesinin sebebi var, kesilmesinin sebebi var.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Sayın Üyeler ne olur müdahale edin, Sayın Üyeler.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen kimsenin bana, kimsenin bana müdahale etmeye hakkı yok, onların görev ve yetkileri ayrı.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “(1, 2 kelime anlaşılmadı), Bakın adalet mülkün temelidir. Türkiye Cumhuriyetinin bir mahkemesinde bir avukat konuşamıyor.”

Mahkeme Başkanı: “Savunma kapsamında konuşabilir, savunma kapsamında konuşabilir.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Allah Allah ben karar veririm ya.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Siz benim beynimin içinde misiniz?”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen efendim.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Çip mi taktınız bana?”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen tamamlayın sözlerinizi.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Doğu Perinçek’i tahliye edin, Doğu Perinçek’i tahliye etmemek suçtur. Hikmet Çiçek’i tahliye edin, Hikmet Çiçek’i.”

Mahkeme Başkanı: “Bakın bu tür sözleriniz.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya Rabbim. Ya bir sus (1 kelime anlaşılmadı) ya.”

Mahkeme Başkanı: “Bu tür sözleriniz mahkememizi hedef alıcı şekilde sözlerdir.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Tahliye edin diyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Suç, burada mahkeme suç işlemez.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “(1, 2 kelime anlaşılmadı) Sayın Kerinçsiz siz tahliye eder misiniz, Sayın arkadaş siz tahliye edin.”

Sanık Sevgi Erenerol müdafii Av. Vural Ergül söz almadan konuştu: “Yok mübaşirden isteyelim mübaşirden.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Bey bu sözlerinizin savunmayla alakası yok. Mahkeme suç işlemez, mahkeme kanunları yerine getirir, kanunun gereği neyse onu yapar.”
Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Öyle mi, öyle mi?”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun. Bakın savunma kapsamında kalın.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Bakın bir dakika ya Allah’ım Yarabbim ağzımı açtırmıyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: “Hatırlatıyorum. Savunma kapsamında konuşun yoksa.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ne yaparsınız?”

Mahkeme Başkanı: “Mikrofonunuzu kesmek durumunda kalırım önce.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ya bir daha ağzımı açmadan siz….”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanık Sevgi Erenerol müdafii Av. Vural Ergül söz almadan konuştu: “Bir 16 celse daha.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen efendim müdahale etmeyin buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Ne okuyorsunuz ya (1, 2 kelime anlaşılmadı) okuyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Şunu tarih önünde şu zapta geçiyorum. 15 dakikaya indirdiniz savunma süresini, savunma yaptığı ve aleniyeti savunduğu olduğu için avukatları buradan atıyorsunuz, bu haksızlığa tahammül edemeyen sanığı keyfi olarak, kanuna aykırı olarak, bakın keyfi dedim, kanuna aykırı dedim şimdi savcılık hakaret diyecek göndereceksiniz. Yeni HSYK’mızda oturmuş oraya, yeni hakimleri göndermiş, gel bakayım Veli Küçük, gel Doğu Perinçek, Kemal Bey gel. Bununla mı uslandıracaksınız bizi? Bununla Türk milletini kimse terbiye edemez. Bize Nemrut Mustafa paşa Divanı ceza vermiş, Mustafa Kemal’ın boynuna idam fermanı asılmış. Bizi bununla mı ürküteceksiniz? Ben avukatım, ben devrimciyim, ben Atatürk devrimcisiyim. Onun için iyi avukatıyım, Türkiye’nin en iyi avukatıyım ben. Neden? Sapına kadar Atatürk devrimcisiyim.”
Mahkeme Başkanı: “Evet burası da Türkiye Cumhuriyetinin Mahkemesi ve Türk milleti adına yargılama yapıyoruz. Buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Onu göre davranalım. İnşallah, inşallah. Bu koşullarda Mahkeme Başkanı benim konuşmamın her sözcüğünün arasına girmek suretiyle müvekkilime tanınmış ayda 15 dakikalık savunma hakkımı kullanmamı kısıtlamıştır. Bu kısıtlamasından, bu kanunsuzluğundan, bu keyfiliğinden dolayı bu keyfi idaresine diğer üyelerimizin de sessiz kalmasını üzüntüyle izliyorum. Kendilerini Hakimler Savcılar Yüksek Kuruluna şikayet edeceğim.”

Bu sırada elinde bulunan el mikrofonunu masaya çarpması sonucu mikrofonun pilinin ve mikrofonun pil yuvasının kapağının masa üzerine dağıldığı görüldü.
Mahkeme Başkanı: “Avukat Bey lütfen, bu tavırlar içerisine girmeyin sakin olun. Lütfen burası bir duruşma salonudur ve buranın bir düzeni, disiplini vardır.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey söz almadan konuştu anlaşılmadı.

Mahkeme Başkanı: “Vural Bey buyurun.”

Sanıklar Doğu Perinçek ve Hikmet Çiçek müdafii Av. Hasan Basri Özbey: “Duruşma salonunda avukatlar konuşur, konuşturulmayan (1, 2 kelime anlaşılmadı).”

Duruşmaya kısa bir ara verildi.