Başbakan R. Tayip Erdoğan'ın, Türkiye ile ABD arasında oluşturulan koordinatörlük mekanizmasından umdukları sonucu alamadıklarını söylemesinin ardından, "PKK Koordinatörü" E. Org. Edip Başer de istifanın eşiğinde olduğunu açıkladı.
Bu arada, konu ile ilgili yargı süreci de kritik bir aşamaya gelmiş durumda.
İşçi Partisi, Danıştay'a başvurarak:
• "PKK Koordinatörü" atanmasına ilişkin Başbakanlık genelgesinin Anayasa'ya ve
yasalara aykırı olduğunu, Anayasal ve yasal dayanağının bulunmadığını;
• Türkiye Cumhuriyeti adına "Koordinatör" atanmasının, PKK ile masaya oturmak
anlamını taşıdığını;
• Türkiye, ABD ve Irak arasında oluşturulan bu üçlü koordinatör yapılanmasının, devlet yetkilerinin yasadışı bir kuruma devri anlamına geldiğini, terör sorununu Türkiye'nin iç sorunu olmaktan çıkarıp, çözümünü uluslararası platformlara terk etmek olduğunu, böylece başta ABD olmak üzere yabancı kuvvetlerin ve uluslararası kuruluşların Türkiye'nin iç işlerine doğrudan müdahalesinin önünün de açılmış olacağını belirtmiş ve
• Türkiye'nin güvenliğini ve toprak bütünlüğünü yakından ilgilendiren bu atama
işleminin iptalini ve konunun önemi gözetilerek yürütmenin durdurulmasına karar
verilmesini talep etmişti.
Danıştay 10. Dairesi 21 Kasım 2006 tarihinde oybirliğiyle verdiği kararla Hükümete yazı yazmış ve 30 gün süre vererek bu "koordinatörlük görevinin yasal dayanağı ile kapsam ve niteliğinin, hukuki statüsünün açıklanmasını" istemiş, 30 günlük süre sonunda yürütmenin durdurulması isteminin ele alınacağını belirtmişti.
Hükümete Aralık ayı başında tebliğ edilen bu yazı ile verilen süre bugünlerde dolmuş bulunuyor.
Şimdi, gerek Erdoğan ve gerekse Başer'in peşpeşe gelen bu açıklamaları, ulusal güvenlikle bağdaşmadığı gibi yasal dayanağı da açıklanamayan "PKK Koordinatörlüğü"nün yargı kararıyla durdurulabileceğini göstermektedir.
İşçi Partisi konuyu yakından takip etmektedir. Hafta içinde gerekli yasal girişimlerde bulunarak sonucu kamuoyuna açıklayacaktır.