CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Taraf gazetesinde yayımlanan sözde Genelkurmay belgesini değerlendirdiler.
Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen "İrticayla mücadele eylem planı" belgesinin ortaya çıkmasının hemen ardından Başbakan Erdoğan'ın AKP mitinginde, "Bize tuzak kurulmuştur. Bu doğrudan AKP'ye yapılmış bir girişimdir. Sessiz kalmayacağız" diye konuştuğunu, ancak Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile görüşmesinden sonra, "Bu, kurumları birbirine düşürmek için yapılmış bir tertip de olabilir" dediğini anımsatan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ihtimali de öngörmeden gene her zaman olduğu gibi AKP'yi mağdur göstermeye çalıştılar. 7 yıldır iktidarda bulunun ve bütün kurumlara damgasını basmış olan bir iktidarın hala mağdur rolünü oymaması anlaşılabilir, kabul edilebilir bir durum değildir. TSK içindeki atamalar da bunların dönemde yapıldı. Şimdi çıkmış 'Vay ordu içinde bana karşı tertip var' diyorsunuz. Telaşla ve bütün kamuoyunu ayağa kaldıracak şiddette bunları söylüyorsunuz. Belgenin sahte olabileceğini hiç öngörmüyorsunuz. 'Böyle bir belge var bu belge bize karşı düzenlenmiştir' diyorsunuz. Dediğim gibi eğer bir belge varsa orada hem cezai hem de idari yaptırımlar devreye girmelidir. Ama belge sahte ise bir kere bu belge kim tarafından, hangi amaçla düzenlenmiştir ve Taraf Gazetesi'ne kimler tarafından servis yapmıştır? Ne amaçla yapmışlardır? Belgenin sahte olduğu ortaya çıkarsa Ergenekon iddianamesi çöker. Çünkü iddianame bu tür belgelere dayandırılmıştır."
Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, ''Eğer (Taraf Gazetesi'nde) yayımlanan belge sahteyse, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için komplo hazırlanmışsa, bu bir hesaplaşma haline gelmiştir'' dedi.
''Laik devlet''in güvencesi olarak, TSK ve yargıyı gösteren Sabih Kanadoğlu, dünyanın hiçbir ülkesinde kendi ordusunu yıpratmak ve onun yıkılmasından sonra arzu ettikleri rejimin gerçekleşeceğini düşünen kişilerin bulunmadığını söyledi. Kanadoğlu, bir kesimin, Türkiye'nin güvencesi olan TSK'yı ''darbe meraklısı'' olarak gösterip, başkaları için ortadan kaldırma çabası içinde olduğunu belirterek, şöyle konuştu: ''Cuma günü Taraf Gazetesi'nde bir belge yayımlandı. Belgenin gerçekliği henüz tespit edilmeden, TSK için söylenmeyen kalmadı. Bunu soruşturan askeri yargıya güvensizlik ifade edildi. TSK, aslında güven duyulmayan, her türlü hileyi yapabilecek bir kurum olarak gösterildi. Bunların hukuk devletiyle ilişkisi yok.''
Belgenin gerçek mi? sahte mi? olduğunun belirlenmesi için sabredilmesi gerekiğini ifade eden Kanadoğlu, şöyle konuştu: ''TSK'nın, kendi bünyesi içinde bir partinin ya da cemaatin ortadan kaldırılması için bizzat plan hazırladığı, akla ziyan bir düşüncedir. TSK bir belge hazırlatacak, bu bir avukatın bilgisayarında yer alacak, inanmak kolay değil. Eğer yayımlanan belge sahteyse, TSK için komplo hazırlanmışsa, bu bir hesaplaşma haline gelmiştir. Bu sorunlar çözülmeden, demokrasi adına konuşacak bir şey yoktur.''