Aydınlık günledir manşet üstünden duyurduğu, "Abdullah Öcalan Nerede?" sorusunun yanıtını dünkü sayısında yayımladı.
Çarpıcı bilgiler, gündemi altüst etti.
Aydınlık yok sattı. 55 bin olan satışı 70 bine yaklaştı.
Türkiye, Öcalan'ın nerede olduğunu, İmralı'dan nasıl, hangi amaçla, kimler tarafından çıkarıldığını konuşuyor.
Aydınlık yayınına devam edecek:
* Öcalan İmralı'dan hangi araçla ayrıldı?
* Çarşamba günü, nerede, kimlerle görüştü?
* Barzani ve ABD heyeti ile görüşmeler?
* MİT görevlileri neler diyor?
Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bolluk'un bugübki başyazısı durumu çok iyi tarif ediyor:
BAŞYAZI
OSLO'DAN İMRALI'YA
Bakan Sadullah Ergin “İmralı’dan çıktığına dair bir bilgimiz yok” diyor.
Anlaşıldı.
Haberimiz sorumlu ağızdan doğrulandı.
Dolaştırıp duruyorlar.
“Apo mobil”.
En son nerede?
Yatta.
Ne yapıyor?
Amerikalılarla görüşüyor!
“Yerinden yönetim” dedikleri bu olsa gerek.
Yoksa “kucaktan kucağa” mı demeli.
MİT’ten Amerikalılara, oradan tekrar MİT’e...
Gerçi hepsi aynı kapıya çıkıyor. El birliğiyle Türkiye’yi parçalama kapısı.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da dememiş miydi? “ABD baştan sona sürecin içinde”.
Hangi sürecin? 2. açılımın.
2012 sonunda bölücü anayasayı çıkartma hedefiyle yürüdükleri yolun.
Senaryoyu bütünlüklü okuduğumuzda sahnedekiler şunlar:
Amerikalılar, Tayyip Erdoğanlar, Kılıçdaroğlu, Bahçeli, Apo, Kandil’dekiler, Barzani.
Biri giriyor, biri çıkıyor.
Oyun aynı oyun. Bazı sahneleri göz önünde, bazıları gizli kapaklı. Oslo açığa çıkmıştı. Şimdi Aydınlık sayesinde İmralı faslı da projektör altında...
Habur’da, Oslo’da, Ankara’da, İmralı’da aynı dümen döndürülüyor.
Ama gemi artık delik deşik, su alıyor.
Karaya oturmasına az kaldı.