ALTAN ÖYMEN: BAŞBAKAN'A AİT KAYITLARI YAYINLAMAK SUÇ, DİĞERLERİ DEĞİL...

Aydınlık dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım ve Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya'nın aylardır kanunsuzca tutuklu bulunmalarına bir tepki de Altan Öymen'den geldi. Öymen, Radikal'deki köşesinde, "Başbakan'a ait kayıtları yayınlamak suç, ama diğerleri değil"...

Tarih:

Aydınlık dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım ve Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya'nın aylardır kanunsuzca tutuklu bulunmalarına bir tepki de Altan Öymen'den geldi. Öymen, Radikal'deki köşesinde, "Başbakan'a ait kayıtları yayınlamak suç, ama diğerleri değil" dedi.

SUÇLARI HABER YAPMAK
Gözaltına alınanlar ve tutuklananlar giderek artıyor. Birçok örnek var ama, bugün sadece gazetecilerden söz edelim: Dünkü Cumhuriyet’te, iki gazetecinin Ali Sirmen’e gönderdikleri mektup vardı. Biri Aydınlık Dergisi’nin Genel Yayın Müdürü Deniz Yıdırım, diğeri Ulusal Kanal’ın Haber Müdürü Ufuk Akkaya’ydı. Geçen ekim ayında gözaltına alınmışlardı. Tutuklanmış ve Silivri Cezaevi’ne konulmuşlardı. Soruşturmanın başında, haklarındaki suçlama, Başbakan’ın özel konuşmalarını haberleştirmiş olmaktı.

BAŞBAKAN’INKİLERİ YAYINLAMAK SUÇ

Başbakan’ın konuşmaları, kendisinin de belirttiği gibi, illegal olarak dinlenmişti. Ancak illegal olarak dinlendiği bilinen daha birçok konuşma vardı. Onların yayınlanmasına kimse ses çıkarmamıştı. Biri Genelkurmay Başkanı’nın konuşmasıydı. O bol bol yayınlanmıştı. Başbakan’ınkileri yayınlamak ise suç oluyordu.

İŞ ONUNLA KALMAMIŞTI

İki gazeteci bir süre sonra, haklarındaki suçlamanın, sadece özel konuşmaları yayınlamak değil, Ergenekon’un da üyesi olmak olduğunu öğrenmişlerdi. Ve, aylardan beri Silivri tutuklusu olarak, haklarındaki iddianamenin hazırlanmasını bekliyorlardı. Demokrasiye inananlar, bunu da "‘Bu işler hep olur" kayıtsızlığı içinde mi karşılayacaklardır? Veya "Madem ki Ergenekon iddiasıyla tutuklandılar. Öyleyse darbe yanlısı sayılırlar. Hapiste kalmaları meheldir" anlayışı içinde mi?...