Almanya-Frankfurt'ta Silivri Nöbet Çadırıyla Dayanışma eylemi yapıldı

14-15 Ekim'de Almanya'nın Frankfurt kentinin en merkezi yerinde ''ÖGM'ler Kaldırılsın, Yurtseverler serbest bırakılsın'' kampanyası çerçevesinde nöbet çadırı kuruldu. İmza ve bilgilendirme masalarının açıldığı Eylem 15 Ekim cumartesi günü kalabalık ve coşkulu bir kat

Tarih:

14-15 Ekim'de Almanya'nın Frankfurt kentinin en merkezi yerinde ''ÖGM'ler Kaldırılsın, Yurtseverler serbest bırakılsın'' kampanyası çerçevesinde nöbet çadırı kuruldu. İmza ve bilgilendirme masalarının açıldığı Eylem 15 Ekim cumartesi günü kalabalık ve coşkulu bir katılımla yapılan kitlesel basın açıklaması ve halaylar eşliğinde sonlandırıldı.

''ÖGM'ler kapatılsın, Yurtseverler serbest bırakılsın'' pankartının asıldığı çadır etrafına Silivri ve Hasdal'da gözaltında olan yurtseverlerin resmi asıldı.
15 Ekim Dünya Eylem Günü'ne denk gelen etkinliğe Almanlar da ilgi gösterdi ve çağrımıza imza attılar.

Yüz kişiden fazla bir kalabalığın katılımıyla yapılan basın açıklamasında, Almanya TGB Başkanı Beyhan Yıldırım Almanca yaptığı konuşmayla Alman kamuoyuna Ergenekon yalanını anlattı ve medyanın değil gerçeklerin sesini dinlemelerini istedi.
Almanya TGB'nin eğitim seinerine katılmak üzere Frankfurt'a gelen TGB Genel Başkanı İlker Yücel'de bu çadırın Türkiye'yi savunma çadırı olduğunu belirterek bu eylemler etrafında birleşilmesi çağrısı yaptı.

Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Birliği Genel Başkanı Dursun Arı da Yurtseverlerin özgürlüğü için mücadeleyi desteklediklerini ve bütün kitle örgütlerini bu mücadeleyi desteklemeye çağırdı.

Atatürk'ü tanıtan Almanca bir kitap yayınlayan Ahriman Yayınevinden bayan Miriam, ''Amerikasız bir Avrupa istiyoruz, Amerikasız bir Türkiye istiyoruz'' diyerek Türkiye'nin kuruluşuna Atatürk'ün damga vurduğunu ve O'nun fikirlerine sahip çıkmak gerektiğini belirtti.
İşçi Partisi Avrupa Temsilcisi Ali Mercan'da ''ÖGM'lerin tipik örneğinin Hitlerin kurduğu mahkemeler olduğunu ve aynı zamanda bugün Hitlerin çizmelerini giyen Amerika'nın Guantanamo yargılamalarına benzediğini ve DGM'lerin devamı olduğunu'' açıkladı. Mercan bu eylemin, yurtseverlerin serbest bırakılması amacı yanında aynı zamanda saldırıların merkezi olan Batı'da Türkiye'nin savunulması mücadelesi olduğunu söyledi.