AKP’nin anayasa taslağı Amerika ve Avrupa Birliği’ne dayanıyor

İşçi Partisi Öncü Kadın örgütü, 15 Aralık’ta AKP’nin Anayasası’nı tartışan bir panel düzenledi. Türk Harb-İş Kenan Durukan konferans salonundaki panelde ortak görüş, AKP’nin ulus-devleti ortadan kaldırmak amacıyla Batı’ya bağımlı bir anayasa hazırladığı b...

Tarih:

İşçi Partisi Öncü Kadın örgütü, 15 Aralık’ta AKP’nin Anayasası’nı tartışan bir panel düzenledi. Türk Harb-İş Kenan Durukan konferans salonundaki panelde ortak görüş, AKP’nin ulus-devleti ortadan kaldırmak amacıyla Batı’ya bağımlı bir anayasa hazırladığı biçiminde oluştu.

Paneldeki ilk konuşmacı İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi Avukat İlknur Kalan’dı. Kalan, Türkiye’de seçim sisteminin iflas ettiğini şu sözlerle anlattı: “2002 seçimlerinde daha açık gördük. Sıcak parayı bulan sandıktan çıkıyor. Bu salondaki kimse oyunun sandıktan çıktığını söyleyemiyor.”

İlknur Kalan’ın ardından kürsüye gelen İşçi Partisi Öncü Kadın Ankara yöneticisi Meral Gültekin, AKP’nin devleti tasfiye ettiğini belirtti. Gültekin, devletin üç sacayağı olduğunu vurguladı. Gültekin, “Vatan toprakları, halk ve egemenlik olmazsa devlet de olmaz. AKP, her üçüne de zarar veren bir anayasa hazırlıyor” diye konuştu.

Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, AKP’nin anayasasının Amerika ve Avrupa Birliği’ne dayandığına dikkat çekti.

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu, basın-yayın kuruluşlarının gerçek sorunların üstünün örttüğünü şöyle anlattı: “Ana akım medya, anayasa taslağının neoliberal unsurlarını görmememiz için haber yapıyor. Çeşitli araştırmalarla din ve laiklik vurgusu yapılarak, neoliberal yönleri tartışmamız engelleniyor.”

Panelin soru-cevap bölümünde Türkiye’nin içinde bulunduğu durumdan nasıl çıkılacağı tartışıldı.

Avukat İlknur Kalan, “Parti olarak İşçi Partisi’nde, dernek olarak Cumhuriyet Kadınları Derneği’nde birleşmeliyiz” derken CKD Genel Başkanı Şenal Sarıhan, “Türkiye vatan savunması sürecinde. Bütün vatansever kuvvetler birleşmeli” dedi.

Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu da Cumhuriyet’i savunacak kişilerin yan yana olması gerektiğine dikkat çekti.