ABD, Çin’e açık saldırıyı başlattı: ETNİK ÇATIŞMA YOK TERTİP VAR!

ABD’de yaşayan Rabiya Kadir’in başkanlık ettiği Dünya Uygur Kongresi’nin çağrısı üzerine dünyanın değişik yerlerinde olduğu gibi Sincian Uygur Özerk Bölgesi’nin başkenti Urumçi’de 5 Temmuz Pazar günü Uygurlar protesto gösterisi yaptı. Protesto gösterileri sıras...

Tarih:

ABD’de yaşayan Rabiya Kadir’in başkanlık ettiği Dünya Uygur Kongresi’nin çağrısı üzerine dünyanın değişik yerlerinde olduğu gibi Sincian Uygur Özerk Bölgesi’nin başkenti Urumçi’de 5 Temmuz Pazar günü Uygurlar protesto gösterisi yaptı. Protesto gösterileri sırasında kışkırtıcıların saldırıları sonucu çatışma çıktı. Gösterilerde Çin resmi kaynaklarının verdiği bilgiye göre 184 kişi yaşamını yitirdi. Çıkan olaylarda binin üzerinde kişinin yaralandığı duyurulurken, yaklaşık 1500 kişinin de gözaltına alındığı bilgisi verildi. Gösteriler Uygur Özerk Bölgesi’nin ikinci büyük kenti Kaşgar’a da sıçrarken, buradaki çatışmanın büyümeden önlendiği belirtildi. Urumçi’de protestoların bir kaç gün sürmesinin ardından 8 Temmuz’da Çin Ordusu olaylara el koydu. G-8 Zirvesine katılmak üzere İtalya’da bulunan Çin Devlet Başkanı Hu Jintao artan gerginlik nedeniyle Çin’e geri döndü.

ÇİN HÜKÜMETİ: “URUMÇİ’DEKİ ETNİK
AYRILIKÇILIĞA İZİN VERMEYİZ”
Çin Komünist Partisi Sincian Uygur Özerk Bölgesi Komitesi Sekreteri Wang Lequan, gerek Han kökenli Çinlileri gerek Uygurları etnik tahriklere kapılmaması konusunda uyardı. Wan Lequan, ÇKP’nin en üst karar organı olan Merkez Komitesi’nin Siyasi Büro üyesi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Qin Gang da, Urumçi’de patlak veren şiddet olaylarına karşı alınan önlemlerin yasal ve haklı olduğunu vurgulayarak, bu önlemlerin farklı etnik gruplara mensup halk tarafından da desteklendiğini açıkladı. Qin Gang, Sincian Uygur Özerk Bölgesi’nde yasaların uygulanmasıyla görevli makamların bazı şüphelileri gözaltına almasının, halkın can ve mal güvenliğini korumayı amaçladığını söyledi. Çin’in de bu tür sabotaj ve şiddet olaylarına izin veremeyeceğini vurgulayan Qin Gang aksi takdirde ülkenin hukukla yönetilen bir ülke olamayacağına dikkati çekti. Çin Komünist
Partisi Urumçi Komitesi Genel Sekreteri Li Zhi de, Urumçi’deki olaylarda 156 kişinin ölümünden sorumlu olan kişilerin idam edilebileceğini belirterek bölgede birkaç gün süren etnik şiddetten sonra istikrarın sağlandığını, Çin Ordusu’nun caddelerin kontrolünü ele aldığını kaydetti.

ÇİN, BASINA SANSÜR UYGULANDIĞI İDDİALARINI YALANLADI
Yabancı basın mensuplarının Urumçi’ye giremediği, olayların tam olarak dünya kamuoyuna aktarılamadığı yönünde çıkan haberler Çin yönetimi tarafından yalanlandı. Çin Xinhua haber ajansı da, Çinli ve yabancı gazetecilerin Urumçi’de kurulan basın merkezinde çalıştıklarını bildirdi. Çin Komünist Partisi Sincian Uygur Özerk Bölgesi yetkilisi Hou Hanmin, Urumçi’de neler yaşandığının ve gerçeklerin ne olduğunun anlaşılabilmesi için yerli ve yabancı gazetecileri Urumçi’ye beklediklerini söyledi.

ÇİN’DEKİ OLAYLAR FARKLI YANSITILIYOR
Urumçi’de yaşanan olaylarla ilgili Çin ve Batı kaynaklarından farklı bilgiler gelmesi ise dikkat çekti. Urumçi’de çıkan olayların nedeni olarak Guangdong eyaletinde, 26 Haziran’da bir fabrikada, Uygurlarla, Han kökenli Çinliler arasında çıkan kavga gösteriliyor.
Ancak kavganın çıkış sebebiyle ilgili Çinli kaynaklarla Batı medyası arasında fark bulunuyor. Çin ve Rus kaynaklar söz konusu kavganın, Han kökenli kadın bir i_çinin bir Uygur işçisi tarafından cinsel tacize uğramasından dolayı çıktığını belirtiyor. Batı kaynakları ise, tacize uğrayan kadın işçinin Uygur kökenli olduğunu bildirdiler. Kavgada iki Uygur kökenli işçinin öldürüldüğü, soruşturma isteyen Uygurların soruşturmanın gecikmesi üzerine sokaklara çıktığı kaydedildi.
Çin resmi haber ajansı Xinhua, Batı medya kaynaklarının aksine ölen 156 kişinin çoğunluğunun Han kökenli Çinliler olduğunu kaydetti. Rus Ria Novosti ajansının verdiği bilgiye göre de saldırılarda ölenlerin çoğunluğunu Han Çinlileri oluşturuyor.
Sincian Uygur Özerk Bölgesi yönetimi, olayların Dünya Uygur Kongresi tarafından kışkırtıldığını açıkladı. Olayın “yurt dışındaki unsurlar tarafından kışkırtılan ve yurt içinde organize edilen, planlı ve örgütlü bir şiddet suçu olduğuna dair bulgular bulunduğu” ifade edildi. Açıklamada, Dünya Uygur Kongresi’nin destekçilerini bir süredir internet yoluyla “daha cesur olmaya ve daha büyük işler yapmaya” çağırdığı vurgulandı. Uygur Özerk Bölgesi Başkanı Nur Bekri de, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılık
olmak üzere üç gücün, 26 Haziranda Guangdong eyaletindeki bir oyuncak fabrikasında Uygur ve Han işçiler arasında meydana gelen iki Uygur’un öldüğü kavgayı kaos yaratmak için kullandığını söyledi. Çin resmi kaynakları tarafından yapılan açıklamada,
Urumçi’de çıkan olayların “önceden planlanmış” olduğu vurgulanırken, yaşananların arkasında ayrılıkçı Dünya Uygur Kongresi’nin bulunduğu bildirdi. Aynı açıklamada, kongrenin başkanı Rabiya Kadir’in 5 Temmuz günü isyancılarla telefon görüşmesi yaptığının tespit edildiği de belirtildi.

UYGURLAR KAN BAĞIŞI YAPIYOR
Çin ordusunun 8 Temmuz’da Urumçi’de kontrolü ele almasının ardından Urumçi’de hayat normale döndü. Urumçi Belediye Başkanı Jerla İsamudin kentte durumun kontrol altında altına alındığını, dükkânların yeniden açılmaya başladığını söyledi.
Çin Uluslararası Radyosu muhabiri, halkın çatışmalardan büyük rahatsızlık duyduğunu belirterek gerek Uygurların gerek Han kökenli Çinlilerin barış ve huzur içinde yaşama arzusunu dile getirdiğini vurguladı. Urumçi hastanelerinde vatandaşlarla görüşen Çin radyosu muhabiri Uygur ve Han kökenli Çinlilerin millet ayırımı yapmadan hastanelere koşup kan bağışında bulunduklarına dikkat çekti.

ÇİN İSLAM DERNEĞİ’NDEN KINAMA
Çin İslam Derneği Başkanı imam Cın Guangyuen, Urumçi’deki olaylara karışan suçluların eylemlerini şiddetle kınadı. Cın, Çin Uluslararası Radyosuna verdiği demeçte, İslam dininin barışçı bir din olduğunu vurgulayarak, 5 Temmuz olaylarının düzenleyicileri ve katılımcılarının İslam dinini temsil edemeyeceğini ve eylemlerinin milli ve dini sorunlarla ilgisi olmadığını söyledi. 8 Temmuz tarihli “Sincian Günlüğü” gazetesinin başyazısında, bölgenin merkezi Urumçi’de 5 Temmuz’da meydana gelen sabotaj ve şiddet olayının ne etnik ne de dini bir sorun olduğuna dikkat çekilerek, olayın Guangdong eyaletindeki bir oyuncak fabrikasındaki toplu kavgayı bahane eden Rabiya Kadir önderliğindeki “Dünya Uygur Kongresi”nin etnik düşmanlığı kışkırtarak çıkardığı siyasi bir olay olduğu vurgulandı. Makalede, Rabiya Kadir tarafından yönlendirilen üç aşırı unsurun, yani terörizm, bölücülük ve köktendinciliğin, Sincian halkının ortak düşmanı olduğu belirtildi.