İzmir'de tertibi protesto

Ergenekon tertibi yeni saldırıyla devam ediyor. 19 Ağustos 2011 Cuma günü (dün) sabah saatlerinde İşçi Partisi Genel Merkezi, Ulusal Kanal ve Aydınlık gazetesinde Ergenekon savcılarının talimatıyla aramalar yapıldı. İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin, Ge...

Tarih:

Ergenekon tertibi yeni saldırıyla devam ediyor. 19 Ağustos 2011 Cuma günü (dün) sabah saatlerinde İşçi Partisi Genel Merkezi, Ulusal Kanal ve Aydınlık gazetesinde Ergenekon savcılarının talimatıyla aramalar yapıldı. İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin, Genel Başkan Yardımcısı Erkan Önsel, Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Turhan Özlü’nün de aralarında bulunduğu 10’u aşkın kişi hakkında da gözaltı kararı verildiği öğrenildi.

Aramaların devam ettiği saatlerde, Konak YKM önünde kitlesel bir basın açıklaması düzenleyen İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Av. H. Tugay Şen, aramaların Tayyip Erdoğan’ın medyada ve internet ortamında yayınlanan, bir buçuk yıl önce de İşçi Partisi tarafından basına dağıtılan ses kasetleri gerekçe gösterilerek yapıldığını, gerçek nedenin ise, İşçi Partisi’nin Suriye’ye karşı yapılmak istenen saldırı ve bölünme anayasasına karşı dimdik ayakta durması olduğunu söyledi.

Şen, açıklamasında şunları belirtti:

Bugün gerçekleşen operasyonun gerekçesi, Ekim 2009 tarihinde çeşitli internet sitelerinde ve yayın organlarında yayınlanan Recep Tayyip Erdoğan’ın yani ABD-BOP Eşbaşkanı Başbakanlık koltuğunu işgal eden Recep Tayyip Erdoğan’ın, yaptığı ve hepsi bir suç itirafı olan, hepsi birer cürüm olan telefon konuşmalarının kamuoyuna açıklanmasıdır. Bunları açıklamak bir suç değil vatan borcudur.
Recep Tayyip Erdoğan’ın, KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, gizli kasası ve işadamı Remzi Gür ve diğer karanlık kişilerle yaptığı telefon konuşmalarını internet siteleri ve çeşitli yayın organlarında yayınlanması üzerine İşçi Partisi olarak bu suçları milletimize açıkladık. Hiçbir güç, İşçi Partisi’nin, Ulusal Kanal ve Aydınlık’ın milleti aydınlatma, milletimize gerçekleri anlatma görevini yerine getirmesine engel olamayacaktır.

Bugün yapılan bu kanunsuz operasyon, başından beri kanunsuzluklarla dolu olan Ergenekon tertibinin bir devamıdır ve asıl hedef Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’ünde açık bir şekilde ifade ettiği gibi İşçi Partisi’dir, Ulusal Kanal’dır, Aydınlık’tır ve TSK’dır.

Türkiye’nin Suriye’ye karşı bir savaşa girmek üzere kışkırtıldığı iktidar koltuğunda oturan ABD’nin eşbaşkanı Türk ordunu Mehmetçiğimizi kardeş Suriye halkına sürmek için çaba gösterdiği, Amerika’nın en az AKP kadar emrinde olan PKK’nın bölücü örgütü yine Türkiye’yi Suriye’nin üzerine sürme planında bir iç savaş kışkırtıcısı olarak her gün eylemlerini saldırılarını daha da yükselttiği hergün bu akp iktidarı yüzünden daha da fazla şehit vermek durumunda kaldığımız bu gerçekleştirilen operasyon daha da çok anloam kazanmaktadır.

Niye İşçi Partisi, Ulusal Kanal, Aydınlık gazetesi? Türkiye’nin Suriye’nin üzerine sürülmesi planına Türkiye’de buna bağlı olarak bir iç savaş çıkarma planına karşı mücadele eden tek kuvvet olduğu için. Suriye gerçeğini, Suriye’de yaşananları yandaş medyadan aktarıldığı gibi halkın katledilmediğini, tam tersine Suriye’de Amerika’nın desteklediği isyancıların halkı katlettiğini anlattığı için. İşçi Partisi, Mehmetçiği Suriye’de Coni’ye kalkan yapamaz dediği için. bölücü terörün karşısında kale gibi durduğu için. Türk ordusunu savunma ve Türk ordusuna yönelik saldırılara karşı çıkma, tertiplere karşı çıkma anlamında Türkiye’nin direniş bayrağı olduğu için. İşte bu yüzden bu gün de yine hedef alınan başta Genel Başkan Vekilimiz olmak üzere evlerinde hukuksuzca arama yapılan Parti yöneticilerimizdir, Ulusal Kanal’dır, Aydınlık gazetesidir. Milletimizin direniş bayrağı olduğumuz için bu gözaltılar yapılmıştır. Tarih bir gün muhasebesini yapacaktır. Yarın AKP’den kurtulduğu gün hukuk işleyecektir. O zaman Cumhuriyet hukukunda Fethullahçı çete yargılanacaktır.

BİZLER KEFENİ GİYDİK
Şen’in konuşması devam ederken sayası artan kitlenin gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Şen konuşmasını şöyle tamamladı:
“Biz Vatan savunmasında o kefeni giydik, mücadeleye devam edeceğiz. Bizi de alsınlar, bakın mücadele bitecek mi? Bitiremezler Türkiye’yi, bitiremezler vatan evlatlarını, devrimcileri.”

ULUSAL KANALA YÜRÜYÜŞ
Kitle daha sonra Alsancak Kıbrıs şehitlerindeki Ulusal Kanal’a kadar yürüdü. Burada bir konuşma yapan Haber Müdürü Teoman Alver şunları söyledi: “Ulusal Kanal Muhabiri İlyas Gümrükçü gerçeklerin haberini yaptı.Kendisi burada birazdan onu da gözaltına alacaklar, İlyas’ın bir sıra arkasında biz varız. Bunu bilsinler, biz bu mücadelenin neferleriyiz. Bu operasyon basını sindirme operasyonunun ötesinde emperyalizme karşı direnişi hedef almıştır. Ulusal Kanal, Aydınlık dimdik ayaktadır.” Ardından İlyas Gümrükçü söz alarak “Bizler bu mücadelede Silivri’dekiler gibi direneceğiz, haberlerimizle direniyoruz. Gerçekleri söylemeye devam edeceğiz” dedi. Ardından İzmir polisinin hazır ettiği araca binen Gümrükçü alkışlarla uğurlanırken toplanan kitle polis aracını sararak Ergenekon operasyonunu protesto etti.