İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Aydınlık dergisinin 25 Nisan 2010 tarihli son sayısında yayımlanan başyazısında, İşçi Partisi 8. Genel Kurultayı'nı değerlendirdi. Perinçek "Parti kurultayları ve rejim" başlıklı yazısını aşağıda sunuyoruz.
Kurultaylar, hem partinin sınıfsal kimliğini, hem de temsil ettiği veya kuracağı siyasal düzeni yansıtır. Genel Kurultay, siyasal partilerin en yüksek organıdır. Program ve tüzük orada belirlenir. Partinin genel çizgisi orada kararlaştırılır. Yüksek organları seçen de kurultaydır. Genel Kurultay, bir partinin ülkeyi nasıl yöneteceğini yansıtır.
PARTİ KURULTAYI NASIL OLUR
Parti, kurultay öncesinde, gündemdeki program ve siyasetleri oluşturmak için yoğun bir çalışma yapar. Merkez organlarının yönlendirdiği araştırma ve bilim kurulları, çözümlere ilişkin tasarılar hazırlar. Bu tasarılar, toplumun içindeki taban örgütlerinden merkeze kadar bütün kademelerde tartışılır. Halkın görüş ve talepleri alınır, olgunlaştırılır ve merkez organlarında son hali verildikten sonra kurultaya sunulur. Kurultay komisyonları, bu önerileri geliştirir. Elbette son söz kurultayındır. Genel tartışmadan sonra programlar ve kararlar ortaya çıkar.
NASIL OLMAZ
Kurultayın görevleri, kurultayda nelerin yapılmayacağını da belirler: Şov, gösteri, gösteriş, göz boyama; bu tür eylemlerin yeri kurultaylar değil, fakat panayırlar, sirkler ve eğlence yerleridir.
Oysa bugün sistem partilerinin kurultaylarında, delegeler tribüne çıkarılıyor. Kurultay, manken liderin sergilenmesi ve reklamı olarak kurgulanıyor. Lider konferansları, konferans salonlarında veya miting alanlarında yapılır.
Kurultay, liderin konferans mekânı değil, partiye raporunu ve önerilerini sunduğu en yüksek karar kurumudur.
BİÇİME YANSIYAN İŞLEV
Her parti, kurultaya yüklediği sorumluluk ve görevi biçime yansıtır.
Halkı siyasete katmaya çalışan partilerde, Kurultaylar, spor salonlarında yapılmaz, çalışmaya elverişli, geniş, havadar salonlarda gerçekleştirilir.
Kurultayda tribün olmaz, seyirci olmaz, tribüne seslenilmez. Hele hele delegenin tribüne çıkarılması, siyasal rejimdeki çürümenin sonucudur. Delege tribünde ise, o faaliyet, artık kurultay değil, fakat futbol maçı veya bayram törenidir.
Kurultayda, delegelerin önünde mutlaka temiz örtülü masalar bulunur. Delege o masanın üzerine, kurultay belgelerini, raporları, dosyaları, kâğıdını ve kalemini koyacak, not alacaktır. Su sürahisi ve bardak da o masaya konacaktır.
Kurultayın görevini hakkıyla yapabilmesi için yeterli zaman olmalıdır. Örneğin, Atatürk’ün Genel Başkan olduğu CHP’nin 1935 yılındaki 4. Büyük Kurultayı, 9-16 Mayıs tarihleri arasında bir hafta sürmüştür. CHP 4. Büyük Kurultay Tutulgası’nı birkaç ay önce baştan sona okudum. 1935 yılında Ankara’da Ulus Basımevi’nde basılan bu tutanak, Atatürk zamanında kürsünün delegede olduğunu bütün canlılığıyla gösteriyor.
İŞÇİ PARTİSİ 8. GENEL KURULTAYI
İşçi Partisi, niçin devrimcidir, niçin seçenektir; kurultayına bakarak anlayabiliriz. 1980 yılındaki ilk kurultayımızdan beri büyük ve ferah salonlarda toplanırız. Komisyonlar çalışır. Her kurultayda yüze yakın delege özlü konuşmalar yapar. Tasarılar tartışılır. Görüşler bütün açıklığıyla ortaya konur. Yumrukların sıkıldığı, iskemlelerin havalarda uçtuğu, tek bir olay yoktur. Kurultay delegeleri, birbirlerine gül yaprağından daha ağır söz söylememişlerdir.
Tribün, yalnız kurultayın son gününde vardır. Toplantı, büyük spor salonlarında kapanış konuşması, seçim ve sanat gösterileriyle sonuçlanır.
İşçi Partisi’nin genel kurultaylarına yabancı partiler çağırılırdı. En son 1996 kurultayında yedisi iktidarda bulunan 22 parti katıldı. 2000 kurultayında yine yedisi iktidarda bulunan 33 parti temsil edildi. Bu kurultayları 1. ve 2. Uluslar arası Avrasya Konferansları’ndan sonra gerçekleştirdik. Baktık ki, Partimiz, uluslararası konular ile kurultayın görevleri arasında ikiye bölünüyor. Yabancı konukların selamlama konuşmaları geniş yer alıyor ve bu konuşmalar salonda gösteri havası yaratıyor. Bu tecrübelerden sonra, yabancı partileri uluslararası toplantılarda ağırlamayı, genel kurultayımızı yabancı parti çağırmadan yapmayı kararlaştırdık. Bir ülkenin partisi, yabancı partilerin gözlemlediği bir ortamda değil, kendi başına, sağlıklı bir ortamda kararlarını almalıdır. Buna rağmen duyup da gelen, yabancı partiler ve konuklar oluyor; onlar da başımız gözümüz üstündedir.
İşçi Partisi, bu tecrübe birikimini olgunlaştırarak sürdürecektir.
www.doguperincek.info
www.doguperincek.com.tr