İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, Ergenekon davası sürecinde Beşiktaş Adliyesinde F Tipi yasadışı örgütlenme olduğunu açıkladığı konuşmasından dolayı hakkında Beşiktaş Adliyesi hakim ve savcılarına hakaret ettiği gerekçesiyle 5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davada Ankara Adliyesinde ifade verdi.
Adliye çıkışında basın mensuplarına bir açıklama yapan Özbey, şunları söyledi:
Türkiye’de 2007-2008 yıllarından itibaren Türk Ordusu’na, İşçi Partisi’ne ve vatansever aydınlara karşı bir tertip başlatıldı. ABD tarafından düğmesine basılan bu tertip, yargı ve emniyet içindeki F Tipi yasadışı örgüt tarafından yürütüldü.
Gerek Ergenekon, gerekse Balyoz ve diğer davaların bir tertip sonucu açıldığını, bu tertibi düzenleyenlerin F Tipi örgütlenme olduğunu başından beri belirttik. Bu açıklamalarımızı mahkeme önünde de dile getirdik. Tertiplerin yargı içinde, Beşiktaş Adliyesi içinde bulunan F Tipi çete tarafından yürütüldüğünü söyledik.
Bunları söylediğimiz için Beşiktaş Adliyesinde çalışan hakim ve savcılara hakaret ettiğimiz gerekçesiyle 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Az önce Ankara Adliyesinde bu konuda ifademizi verdik.
Biz, 6-7 yıldır yargı içindeki F Tipi çete tarfından yapılan tertiplerle yargılandığımızı, kahraman komutanlarımızın ve İşçi Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek’in bu tertipler sonucu mahkum edildiğini söyledik. Bu konuda HSYK’ya defalarca suç duyurusunda bulunduk. “Bırakın Ergenekon’u Balyoz’u; Beşiktaş’ta F Tipi bir terör örgütü var. Bunu açığa çıkarın” dedik. Biz bu gerçekleri söyledik. Arkamızdan davalar açıldı.
17 Aralık’tan sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakanı Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Eski Adalet Bakanı M. Ali Şahin, Başbakan Yrd. Beşir Atalay, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve HSYK Başkanı “Türk yargısı içinde bir çete var. Fethullah Gülen’in bir çetesi var. Bunlar bir paralel devlet yapısı kurdular. Bunların inine girip kökünü kazıyacağız” dediler.
İşçi Partisi tarafından dile getirilen yargı içinde çete olduğu gerçeği, devlet yetkilileri tarafından kabul edildi ve açıklandı.
Mahkemede verdiğimiz ifadede Erdoğan’ın, Bozdağ’ın, M. Ali Şahin’in, Efkan Alan’nın, Beşir Atalay’ın şahit olarak dinlenmesini talep ettik. Basına söylüyorsunuz, çete var, paralel yapı var, diye. Hatta Adana Savcılığı adını bile koydu. “Paralel Devlet Yapılanması” Terör Örgütü diye. Gelsinler, Erdoğanlar mahkeme önünde Fethullahçı çete, Fethullahçı Gladyo hakkında bildiklerini anlatsınlar.
Ben buradan Tayyip Erdoğanlara bir çağrı yapıyorum. Eğer inlerine girmek ve Türkiye’yi büyük bir beladan kurtarmak istiyorlarsa, gelsinler burada mahkemeye anlatsınlar.
Ankara, 02.06.2014
Ankara 11. Asliye Ceza Mahkemesi’ne,
Dosya no : 2014/ 172 Talimat
Konusu : Soruşturmanın genişletilmesi istemimizin ve ek kanıtlarımızın
sunulmasıdır.
Açıklama :
Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesi, 2012/520 esas sayılı davasında son savunmamızın alınması için Mahkemenize talimat yazılmıştır. Son savunmamızı ve talimat kapsamındaki beyanlarımızı, soruşturmanın genişletilmesi istemimiz hususunda karar verildikten sonra yapacağız. Bu itibarla son savunmamızı sunma ve talimat kapsamında beyanda bulunma hakkımızı bu hususta karar verilinceye kadar saklı tutuyoruz.
SORUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİ İSTEMİMİZ:
Dava, Adliye teşkilatı içinde yasa dışı bir yapılanma olduğuna ilişkin beyanda bulunmak suretiyle Silivri ve Beşiktaş Adliyesinde görev yapan hakim ve savcılar ile yargı personeline “hakaret” ettiğimiz iddiasıyla açılmıştır.
Önceki beyanlarımızda da belirttiğimiz gibi bu beyanlar müvekkilimiz Sayın Doğu Perinçek’in yargılandığı davalarda, Silivri Asliye ve Sulh Ceza Mahkemelerinde, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’na sunduğumuz şikayet dilekçelerinde belirtilen hususların tekrarıdır.
Beyanımız açık ve nettir; Türk Yargı sistemi içinde yasa dışı bir yapılanma olduğu, bu yapılanmanın kanunsuz işler yaptıklarına ilişkin kanıtlara dayalı, yasal şikayetlerimize konu edilmiş açıklamalardır.
Yargı içindeki paralel yapılanma
Açıklamalarımızın hedefinde Türk Yargısı değil, yargı içinde oluşturulan yasa dışı örgütlenmedir.
17 Aralık 2014’den itibaren işbu davaya konu edilen beyanlarımız; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Başbakan Yardımcıları ve Bakanlar, TBMM Başkanı, Cumhurbaşkanı, Milli Güvenlik Kurulu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkan ve Yetkilileri, tarafından aynen ve daha ileri suçlamalarla ifade edilmeye başlanmıştır.
Savcılık soruşturmaları
Ankara, İstanbul ve Adana Cumhuriyet Başsavcılıkları başta olmak üzere bir çok il Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından yargı ve emniyet içindeki bu yasadışı yapılanma hakkında soruşturmalar açılmış, tutuklamalar yapılmıştır. Soruşturmalar halen devam etmektedir.
Yasa dışı yapılanmanın lideri olduğu belirtilen Fethullah Gülen’in, mukim olduğu ABD’den iadesi için işlemler yürütülmektedir.
Adana 9. Asliye Ceza Mahkemesi, bu yapıya yönelik bir soruşturmada verdiği kararda, belli bir organizasyon içinde hareket edildiğini, suçun da örgütün de sabit olduğunu belirtmiştir.
Yargı ve emniyette görevden almalar
Beşiktaş Adliyesinde başta Ergenekon ve Balyoz olmak üzere “kumpas”, “tertip” olarak adlandırılan soruşturmaları yürüten Savcı Zekeriya Öz başta olmak üzere çok sayıda hakim ve savcının görev yerleri değiştirilmiş, haklarında soruşturma açılmış, yargılama safhasına gelinmiştir.
Beşiktaş Adliyesindeki “kumpas”la yürütülen soruşturmaların emniyet bölümününü üstlenen Polis Müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Mutlu Ekizoğlu gibi kişiler açığa alınmışlar, haklarında soruşturmalar açılmış, yurtdışına çıkışları yasaklanmıştır.
Sayısı binleri bulan emniyet görevlisi görevlerinden alınmış, başka görevlere atanmıştır.
HSYK İşlemleri
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, bu gizli şebekeyle bağlantılı olduğu belirtilen çok sayıda hakim ve savcının görev yerlerini değiştirmiştir. Yüzlerce yargıç ve savcı başka yargı çevrelerine tayin edilmiştir. Bunlardan yurtdışında devlet temsilciliklerinde görevli olanlar, Türkiye’ye çağırılmışlardır.
HSYK, yargı içindeki bu yasadışı yapılanma hakkında kararlar almış, bildiri yayınlamıştır.
Beşiktaş’taki Hakim ve Savcılara Soruşturma
Ergenekon ve Balyoz soruşturma ve davalarında, “Beşiktaş Adliyesi”nde görev yapmış çok sayıda hakim ve savcı hakkında soruşturma açılmasına karar vermiştir.
Kanun Değişikliği
TBMM ilgili yasada değişiklik yaparak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin de içinde yer aldığı özel yetkili mahkemeleri lağvetmiş, bu mahkemelerdeki hakim ve savcıların görevlerine son vermiştir.
Özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasında gerekçe olarak, yargı içindeki yasa dışı yapılanmanın bu mahkemelerdeki kanunsuz faaliyetleri ve bu gizli yapının temizlenmesi gösterilmiştir.
PDY Örgütü
Son olarak F Tipi Örgüt diye anılan bu yapıya, PDY Örgütü (Paralel Devlet Yapılanması) adı bizzat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilmiştir.
Devlet ve Hükümet Açıklamaları
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Adalet Bakanı ve diğer Bakanlar, HSYK yetkilileri; TBMM’de, resmi devlet toplantılarında ve siyasi toplantılarda, yaptıkları resmi açıklamalarda, bu yapılanmanın yargı içinde kanunsuz işler yaptığını ve bu eylemlerin vatana ihanet kapsamında olduğunu ifade etmiştir.
Başbakan Başdanışmanı, milletvekili Yalçın Akdoğan başbakanın beyanları doğrultusunda yargı içindeki bu kanunsuz yapının Ergenekon ve Balyoz davalarını “kumpas”la yürüttüğünü ifade etmiştir.
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Yargı ve emniyet içindeki çeteler”, “Bu ülkenin bazı yargı ve emniyet mensupları, Türkiye’nin en azılı düşmanlarını bile kıskandıracak biçimde kendi ülkerine ihanet ettiler”, “Mesele yargının bir örgüt tarafından adeta teslim alınarak tarafsızlığını yitirme meselesidir”, “Yargının bir kısmı, siyasi operasyonlara hukuk kılıfı giydirmekle meşgulse, bir örgüt adına faaliyet gösteriyorsa…” “Bugün artık geçmişteki bazı yargılamaların üzerinde soru işaretlerinin olduğunu net olarak görüyoruz. Sahte ihbar mektuplarıyla, yasa dışı dinlemelerle, sahte delillerle, tasarlanmış ve ayarlanmış bir kısım yargı mensuplarıyla insanların nasıl mahkum edildiklerini görüyoruz. Bütün bunlar hukuk, adalet, vizdan saikiyle değil tamamen örgüt saikiyle yapılıyor. Müşterek yapılıyor, dayanışma içerisinde yapılıyor”, “Bu ihanet operasyonunda maşa olarak kullanılan örgüt tüm taraftarlarını harekete geçirmiş”, “Yargı ve emniyet içindeki bir örgüt son derece hukuksuz biçimde tamamen gizli olarak yürüttükleri soruşturmaları…”, (14.01.2014 günü Partisinin TBMM Grubunda yaptığı konuşma)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Yargı içinde bu paralel örgüte, tabi ben burada yargının bütününü kastetmiyorum. Bir kısım yargı diyorum, bu paralel örgüte, bu çeteye karşı yüreklice mücadele verecek, bu hukuksuzluğun hesabını soracak, örgüt liderlerinden değil milletinden emir alan hakim ve savcıların olduğunu biliyorum. Susan herkes bu insanlık dışı suça ortak olur, alçakça skandala ortak olur”, “Bu ülkede hakimlere de kumpas kurdular, onları istedikleri istikamette kullanmak üzere santajla üzerlerine gittiler”, “Hukuk ilkeleri, hukuk usulünü çiğnemişler. Eğer HSYK son değişimi yapmasaydı, bunlar meydana çıkmayacaktı ”, “17 Aralık’ta yargı ve emniyet içindeki bir örgüt eliyle…” (25.02.2014 günü Partisinin TBMM Grubunda yaptığı konuşma)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “O paralel yapı, o paralel çetenin mensupları…”, “Paralel yapının yargıdaki uzantıları…”, “Yargı içindeki paralel çeteye cesaret veren…”, “Devlet koridorlarından çeteleri nasıl kovduysak, kovuyorsak, o koridorları nasıl temizlediysek, kimsenin şüphesi olmasın adliye koridorlarından da o çeteleri, o şebekeleri kesinlikle temizleyeceğiz.”, “Yargıda tuzun kokmasına müsaade edemeyiz” (15.04.2014 günü Partisinin TBMM Grubunda yaptığı konuşma)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Devlet içinde, yargı içinde çete var” , “Bu Çeteleri toplayacağız” (28.12.2013)
E. Adalet Bakanı M. Ali Şahin: “Yargıtay’da Cemaatin İmamı var” (30.12.2013)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Yargı içindeki illegal örgütlenmeye karşı mücadele ediyoruz” (15.01.2014)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Yargıda ve poliste çeteleşme var” (28.12.2013)
HSYK: “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yetki gasbı yaptı” (10 Mart 2014)
Başbakan Erdoğan: “Paralel yapının tezgahı, kumpasta zirve yaptı. Bir kısım yargıyı ele almışlar. Bu kadar alçaklık olur mu?” (16.03.2014)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: “Devlet içinde paralel yapı tabii ki var. Devlet içinde farklı referanslarla hareket edenlere müsaade edilemez” (18.03.2014)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Yargıda ve emniyetteki çetede santaj, dinleme her numara var” (21.03.2014)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Bunlar cemaat değil terör örgütü. Paralel yapının, çetenin, hainlerin inlerine gireceğiz” (25.03.2014)
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay: “Paralel yapı hakkında dosya hazırlanıyor, yargılama başlayacak” (02.04.2014)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Paralel yapı yargı eliyle hükümete darbe girişiminde bulundu” (12.04.2014)
Başbakan Tayyip Erdoğan: “Adliye’yi Çeteden temizleyeceğiz”, “Adliye Çetesi temizlenek” (15.04.2013)
Bu açıklamalardan basında yer alanların gazete kesiklerini ekte dosya halinde sunuyoruz.
Beyanlarımız “hakaret” değil suç ihbarıdır
Davaya konu edilen ve mesleki faaliyetimiz kapsamında, dava hakkında basına bilgi verirken belirttiğimiz ve daha önce defalarca Mahkemelerde tutanağa geçen, Savcılıklara ve HSYK’ya verdiğimiz dilekçelerde yer alan ifadeler devlete, hükümete, HSYK’ya, savcılık ve mahkeme kararlarına malolmuştur.
Bizim yargı içinde ve özellikle Beşiktaş Adliyesinde faaliyet gösteren bu yasa dışı yapılanmaya ilişkin yakınmalarımız, nihayet soruşturmaya konu edilmiştir. Nihayet bu yapılanmanın mensupları görevlerinden alınmış, haklarında soruşturmalar açılmış ve nihayet Beşiktaş Adliyesi olarak anılan özel mahkemeler lağvedilmiştir.
Bu itibarla gerçeğe, kanıta, olgulara dayanan ve uygulamadan çıkan sonuçları ifade eden açıklamalarımız doğrulanmıştır.
Davaya konu edilen açıklamamız hakaret değil, suç ihbarıdır.
Açıklamamızın ardından gereken hakkımızda “hakaret” iddiasıyla dava açmak değil, Türk Yargısı içindeki yasa dışı yapılanmayı soruşturmak, belli olan suçluları yargı önüne çıkarmaktır. Şimdi Ankara, İstanbul ve Adan Başsavcılıkları başta olmak üzere çok sayıda savcılık bunu yapmaktadır.
İSTEMLERİMİZ:
Beyanlarımızın hakaret içermediği, hakaret kastı olmadığı ve bir suç örgütünü ihbar olduğu açıktır. Bunun kesin olarakbir kez daha açıklığa kavuşturulması zorunludur. Bu itibarla, açıklamamızda belirttiğimiz yasa dışı yapının varlığını gösteren ve beyanlarımızın neliğini gösterecek olan aşağıdaki bilgi, belge ve kanıtların toplanmasını tanıkların dinlenilmelerini talep etmekteyiz.
1. İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA ŞİKAYETİMİZ
Önceki beyanlarımızda da belirttiğimiz üzere; Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak (TCK Md. 302), Temel Millî yararlara karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama (TCK Md. 305), Anayasayı ihlal (TCK Md.309,) Silâhlı örgüt kurmak (TCK Md. 314, 316), Devlet sırlarından yararlanma, Devlet hizmetlerinde sadakatsizlik (TCK Md. 333), adam öldürme, tehdit, şantaj, sahte resmi ve özel belge üretme, kanunsuz telefon ve ortam dinleme, yargı görevini yapanları etkileme, adil yargılamaya müdahale, devlet kaynaklarını kanunsuz olarak harcama vb” suçlarını işleyen şüpheliler “gizli ‘Beşiktaş Terör Örgütü’ yönetici ve üyeleri” hakkında soruşturma açılması istemli ekte örneği sunulu dilekçenin onaylı bir suretinin istenmesini ve soruşturmanın akibetinin sorulmasını; açıklamamızda belirttiğimiz Beşiktaş Adlyesi’ndeki yasa dışı yapılanma ile ilgili olarak 16.11.2009 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduk.
Şikayetimizin akıbetinin sorulmasını, soruşturma dosyasının celbini;
2. HSYK ŞİKAYETLERİMİZ
Beşiktaş ve Silivri Adliyesinde görevli hakim ve savcılar hakkında 2008-2013 yılları arasında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna, Doğu Perinçek ve İşçi Partisi vekili sıfatıyla onlarca kez şikayette bulunduk.
HSYK’ya tezkere yazılarak işbu şikayetlerimizin akibetlerinin sorulmasını, soruşturma dosyalarının celbini;
3. İSTANBUL C. BAŞSAVCILIĞI SORUŞTURMASI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, açıklamalarımızda belirttiğimiz yasa dışı yapılanma, bu örgütte görev alan veya bu örgütle bağlantılı, bu örgütün talimatlarıyla yasa dışı işlemler yapan yargı ve emniyet mensupları hakkında soruşturma açmış bulunmaktadır. Aralarında Savcı Zekeriya Öz ve Polis Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in de bulunduğu çok sayıda yargı ve emniyet mensubu hakkında açılan bu soruşturmanın kapsamı ve hangi aşamada bulunduğunun İstanbul C. Başsavcılığı’ndan sorulmasını, soruşturma evraklarının celbini ve bu soruşturma sonucunun beklenilmesini;
4. ANKARA C. BAŞSAVCILIĞI SORUŞTURMASI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da, açıklamalarımızda belirttiğimiz yasa dışı yapılanma, bu örgütte görev alan veya bu örgütle bağlantılı, bu örgütün talimatlarıyla yasa dışı işlemler yapan yargı ve emniyet mensupları hakkında soruşturma açmış bulunmaktadır. Anayasal Suçlar Bürosu tarafından yürütülen bu soruşturmanın kapsamı ve hangi aşamada bulunduğunun Ankara C. Başsavcılığı’ndan sorulmasını, soruşturma evraklarının celbini ve bu soruşturma sonucunun beklenilmesini;
5. ADANA C. BAŞSAVCILIĞI SORUŞTURMASI
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın kapsamı ve hangi aşamada bulunduğunun da sorulmasını, soruşturma evraklarının celbini ve bu soruşturma sonucunun beklenilmesini;
6. DİĞER SAVCILIK SORUŞTURMALARI
Bir çok ilde benzer soruşturmalar açıldığı basında yer almaktadır. Adalet Bakanlığı’na tezkere yazılara bu konuda açılmış soruşturmalar hakkında bilgi istenilmesini, açılan diğer soruşturmaların kapsamı ve hangi aşamada bulunduğunun da sorulmasını, soruşturma evraklarının celbini ve bu soruşturma sonucunun beklenilmesini;
7. HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İŞLEMLERİ
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na tezkere yazılarak, Beşiktaş Adliyesinde 2008-2014 yılları arasında özel yetkili olarak görev yapan hakim ve savcılar hakkında yürütülen soruşturmaların kapsamı ve hangi aşamada olduğunun, bu hakim ve savcıların görev yerlerinin neden değiştirildiğinin
8. ADALET BAKANLIĞI SORUŞTURMASI
Adalet Bakanlığına tezkere yazılarak, Beşiktaş Adliyesinde 2008-2014 yılları arasında özel yetkili olarak görev yapan hakim ve savcılar hakkında ne gibi işlemler yapıldığının sorulmasını;
9. MİLLİ GÜVENLİK KURULU KARARI
Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğine tezkere yazılarak 28 Şubat 2014 günlü Kurul toplantısında yargı ve emniyet içinde faaliyet yürüten yasadışı örgüt hakkında alınan karar bulunup bulunmadığının sorulmasını;
10. BAŞBAKANLIK’TAN BİLGİ
Başbakanlığa tezkere yazılarak, Başbakan tarafından sürekli ifade edilen yargı ve emniyetteki yasa dışı yapılanma hakkında bilgi ile bu örgüt hakkında hangi işlemlerin yapıldığının sorulmasını;
11. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN BİLGİ
Yargı ve emniyetteki yasa dışı yapılanma hakkında İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığından bilgi sorulmasını;
12. GENELKURMAY BAŞKANLIĞINDAN BİLGİ
Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliğine tezkere yazılarak anılan yasa dışı yapılanma hakkında bir soruşturma yürütülüp yürütülmediğinin sorulmasını;
13. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BERAAT KARARI
16 Kasım 2009 tarihinde İstanbul C.Başsavcılığı’na verdiğimiz “Beşiktaş Terör Örgütü” şikayetimizi haber yapan Aydınlık dergisi hakkında açılan dava beraatle sonuçlanmıştır. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na yazı yazılarak, E: 2010/67, K:2011/34 sayılı beraat kararu ve dava dosyasının istenmesini;
Talep etmekteyiz.
TANIKLARIMIZ:
Yukarıda yazılı ve görsel basına yansıyan beyanlarından örnekler verdiğimiz ve dava konusu beyanımızda bahsi geçen yargı içindeki yasa dışı yapılanma hakkında görgüye dayalı bilgileri bulunduğu anlaşılan ve göreveri itibariyle bilgi sahibi olmaları mutlak olan tanıklarımızın dinlenmelerini talep etmekteyiz.
1. Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan, Ankara
2. Yalçın Akdoğan, Milletvekili TBMM-Ankara
3. Bekir Bozdağ, Adalet Bakanı, Ankara
4. Mehmet Ali Şahin, E. Adalet Bakanı, Ankara
5. Beşir Atalay, Başbakan Yardımcısı, Ankara
6. Efkan Ala, İçişleri Bakanı, Ankara
7. Osman Ak, E. Emniyet Müdürü, Ankara
8. Cevdet Saral, E. Emniyet Müdürü
9. Köksal Şengün, Hakim , Bolu adliyesi (İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi eski başkanı)
Sonuç : Soruşturmanın genişletilmesi istemimizin kabulüyle savunma yukarıda belirttiğimiz savunma kanıtlarımızın toplanmasını, tanıklarımızın dinlenmesini, son savunmamızı ve talimat uyarınca beyanlarımızı soruşturmanın genişletilmesi hususunda karar verilmesi ve savunma kanıtlarımızın toplanmasından sonra sunacağımızı, bu hakkımızı saklı tuttuğumuzu saygılarımla arz ederim.
Eki: 13 sayfadan oluşan gazete kesikleri Av. Hasan Basri Özbey