İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey: Cumhuriyet Savcılarının görevden alınması AKP’nin telaş ve korkusunun ifadesidir!

• Yolsuzluk ve suça batmış olan iktidar, AKP’nin kapısına dayanan Deniz Feneri soruşturmasını kapatmak istiyor.
• Yurtdışından para yardımı almak kesin kapatma nedenidir.
• Anayasa Mahkemesi tarafından, “Cumhuriyet karşıtı fiillerin odağı” olduğu tespit ed...

Tarih:

• Yolsuzluk ve suça batmış olan iktidar, AKP’nin kapısına dayanan Deniz Feneri soruşturmasını kapatmak istiyor.
• Yurtdışından para yardımı almak kesin kapatma nedenidir.
• Anayasa Mahkemesi tarafından, “Cumhuriyet karşıtı fiillerin odağı” olduğu tespit edilen AKP’nin, “yolsuzlukların da odağı” olduğu ortaya çıkmıştır.

İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, bugün Ankara’da yaptığı basın açıklamasında, Deniz Feneri soruşturmasını yürüten üç Cumhuriyet Savcısının görevden alınmasını değerlendirdi. Özbey’in açıklaması şöyle;

AKP’nin, Deniz Feneri soruşturmasına yaptığı müdahale bir hukuksuzluk olmaktan öte, büyük bir telaş ve korkunun ifadesidir.
Tayyip Erdoğanların korkularının nedeni, soruşturmanın AKP’nin kapısına dayanmış olmasıdır.
Milletimizin iyilik duyguları istismar edilerek toplanan paralar, zimmete geçirilmiş ve AKP’nin finansmanında kullanılmıştır.
Asrın soygunu tespitiyle soruşturmayı yürüten Almanya yargı makamları, bu gerçeği kanıtlarıyla saptamıştır.
Alman yargısının saptamalarını gören AKP, soruşturmanın Almanya ayağına açıktan müdahale etmeye çalışmıştır.

ALMAN MAHKEMELERİNDE KANITLANDI
Alman Yargısının tespitleri şunlardır;
1. Soygun ve yolsuzluğun esas ayağı Türkiye’dedir.
2. Toplanan yardım paraları, Türkiye’ye götürülmüş ve AKP’nin finansmanında kullanılmıştır.
3. Götürülen paralar, Recep Tayyip Erdoğan’a elden teslim edilmiştir.
4. Türk Hükümeti, soruşturmaya yardım etmediği için Türkiye’deki kanıtlara ulaşılamamıştır.
5. Türk Hükümeti yardım etmek bir yana, soruşturmayı engellemeye çalışmıştır.
Almanya’daki soruşturmayı ve mahkûmiyeti engelleyemeyen AKP, buzdağının ana gövdesi olan Türkiye’deki soruşturmayı engellemek istemektedir.

CAYDIRAMAYINCA GÖREVDEN ALDILAR
AKP İktidarı, başından bu yana; delilleri karartmaya çalışmış, delilleri savcılardan gizlemiş, savcılara baskı uygulamış, savcıları HSYK üzerinden açılan soruşturmalar ile caydırmak istemiş, ardından savcıları denetim altına almak için yeni bir başsavcı vekili atamıştır.
Bütün bunlardan sonuç alamayınca, son operasyonu uygulamaya sokularak üç savcı da görevden alınmıştır.

AKP YARGISI:
ERGENEKON SAVCISINA KORUMA,
FENER SAVCISINA CEZA
Haklarında somut kanıtlara dayalı yüzlerce şikâyet bulunan Ergenekon Savcılarını bırakın görevden almayı taltif edenler, adlarına layık titiz ve hukuki soruşturma yürüten Deniz Feneri soruşturmasının Cumhuriyet Savcılarını görevden almaktadır. Bu uygulama AKP yargısının kuruluşunun tamamlandığının ilanıdır.

SPK, 2004’TE SUÇU TESPİT ETTİ,TAYYİP ERDOĞAN GİZLEDİ
Deniz Feneri yolsuzluğu, Almanya’dan önce Türk Bürokrasisi tarafından tespit edilmiştir.
Sermaye Piyasası Kurulu Müfettişleri, 2004 yılında yaptıkları soruşturmada, Deniz Feneri yolsuzluğunu kanıtlarıyla tespit etmişlerdir. Yurtdışında gizli banka hesaplarını da tespit eden SPK Müfettişleri, hazırladıkları raporları 2004 yılından 2007 yılına kadar ısrarla ve defalarca Başbakanlık’a göndermişlerdir. Müfettişlerin, olayın adli makamlara iletilmesi talepli raporları Tayyip Erdoğan tarafından sumen altı edilerek gizlenmiştir.

YURTDIŞINDAN YARDIM ALMAK KESİN KAPATMA NEDENİDİR
Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu, yurtdışından para yardımı almayı kesin-temelli kapatma nedeni olarak kabul etmiştir.
Deniz Feneri soruşturması ile AKP’nin yurtdışından para yardımı aldığı, belgeler ve Alman adli makamlarının iddianame ve kararları ile şüpheye yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkmıştır.

AKP YOLSUZLUĞUN DA ODAĞI
Anayasa Mahkemesi’nin, 2007 yılında 1’e karşı 10 oyla aldığı kararla, AKP’nin “Cumhuriyet karşıtı fiillerin odağı” olduğunu belirleyerek mahkûm ettiği malumdur.
Şimdi de, Deniz Feneri soruşturmasında elde edilen kanıtlarla yurtdışından para yardımı aldığı kanıtlanan AKP’nin, aynı zamanda yolsuzluk fiillerinin de odağı olduğu kanıtlarıyla ortadadır.

MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR
Suçları büyüktür. Mızrak çuvala sığmamaktadır.
Ne yaparlarsa yapsınlar, hesap vermekten kurtulamayacaklardır.
Tayyip Erdoğanlar, suçlarının hesabını Yüce Divan’da vereceklerdir.