İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek: TGB ZİNDABAD!

Biz, Atatürk’ün deyişiyle “Asyaî bir milletiz”, Asyalıyız! Asya’nın Batıya bakan ön cephesindeyiz. Asya’nın iki yüzyıldır devrimci öncüleri içindeyiz. Asya, bugün yerinden doğrulmuştur ve geleceğin kamucu uygarlığının kıtasıdır.
Ve Asyalı olarak, “TG...

Tarih:

Biz, Atatürk’ün deyişiyle “Asyaî bir milletiz”, Asyalıyız! Asya’nın Batıya bakan ön cephesindeyiz. Asya’nın iki yüzyıldır devrimci öncüleri içindeyiz. Asya, bugün yerinden doğrulmuştur ve geleceğin kamucu uygarlığının kıtasıdır.
Ve Asyalı olarak, “TGB Zindabad” diyoruz.

TGB önderliğindeki 19 Mayıs yürüyüşü bir bayram kutlaması değildi; büyük bir milletin BOP Eşbaşkanlığına karşı isyanının başlangıcıydı.

Gençliğin ayak sesleri
TGB, 17-19 Mayıs 2012 eylemlerini 19 Mayıs yasağını geçersiz kılmak için düzenledi. TGB, bu eyleme “Diriliş” adını vermişti. Ancak gençliğin ve halkın katılımıyla o yürüyüş, AKP iktidarını yıkma mücadelesinin ilk güçlü adımı oldu. Gençlerin ayak sesleri, devrimin ayak sesleriydi.
Sistem, o eylemi bayram kutlaması sınırları içine hapsetmek istedi. Mustafa Kemal’in geçleri, o duvarları yıktı.
Gençlik yürüyüşünün en önünde Bandırma vapurunu taşıyan babayiğitler, Ulusal Kanal’a “Ayak seslerimizi iyi yorumlayın, AKP’yi yıkmak için yürüyüşe geçtik” diyorlardı.
Aydınlık’ın Başyazarı Dr. Serhan Bolluk, bu eylemi tarihsel yerine oturttu, 19 Mayıs 2012 günü, yeni bir 19 Mayıs başlamıştı (20 Mayıs 2012). Gençlik ve halkın öncüleri, “asi” olmuştu.

En kitlesel
Bu yürüyüş, Türkiye tarihinin en kitlesel Gençlik Yürüyüşüdür. “Son 50 yılın en büyük gençlik yürüyüşlerinden biri” değildir; en büyüğüdür.
1968 gençlik hareketi döneminde Devrimci Gençlik örgütlenmesinin Genel Başkanı olarak belirtiyorum. O dönem yaptığımız gençlik yürüyüşlerinin en büyüğü, 29 Nisan 1968 Ankara eylemidir. 19 Mayıs 2012, o yürüyüşten çok daha büyüktür.
Kuşkusuz 27 Mayıs 1960 Devrimi öncesindeki gençlik eylemleri, bir devrimin başlangıcıydı. Bu açıdan 1908 Genç Türk Devriminden ve İstiklâl Savaşından sonra tarih yazan gençlik hareketleri sıralamasında yer alır.
Yine 1968 yılı 10 Haziran günü Ankara’da başlattığımız Demokratik Üniversite İşgalleri, 2 gün sonra İstanbul’a ve bütün Türkiye üniversitelerine yayıldı ve dünya ölçeğinde önemli bir gençlik eylemiydi. 15 gün süren işgaller, üniversitelere özgürlük getirdi. Türkiye’yi değiştirdi.

19 Mayıs 2012’nin devamı
19 Mayıs 2012 günü yapılan yürüyüşün devamını bugün henüz yaşamadığımız için, 1960 ve 1968 gençlik hareketlerinin sonuçlarıyla karşılaştıramıyoruz.
Ancak Türkiye’nin ve bölgemizin içine girdiği tarihsel süreci tahlil ederek belirtelim: 19 Mayıs 2012 Yürüyüşü, Türkiye halkının önündeki büyük devrimin başlangıcıdır.
Türkiye, ancak devrimle çözebileceği sorunların içindedir ve 19 Mayıs 2012 günü devrimle çözme eylemine geçilmiştir.
Kemalist Devrimi yıkanlar, yıkılacaktır ve Türkiye halkı Cumhuriyetini ve toplumunu bir devrimle yeniden örgütleyecektir. Kemalist Devrim tamamlanacaktır.

TGB “varım” diyor
TGB, bu büyük devrimde, Türkiye gençliğinin kitle örgütü olarak mevziye girmiştir. TGB, “ben varım” demiştir.
Yaptığı iş, çok önemlidir. Türkiye’nin önündeki adımı doğru saptamış, akıl ile cesareti birleştiren doğru bir çizgi izlemiş, gençliği hangi örgütsel köklerden gelirse gelsin, “Mustafa Kemal Gençliği” çatısında birleştirmiştir. Olağanüstü bir hızla büyüyecek ve Halkçı, Milliyetçi, Sosyalist bütün gençliği kucaklayacaktır.
TGB, büyük bir milletin gençliği olduğunun bilincindedir. Büyük milletin altını çiziyoruz.

“Asyaî bir milletiz”
“Zin”, yaşamak! Batı dillerindeki “Jin” kökü de ordan, “gen” kökü de ordan! Türkçemizdeki “zinde”, diri demek, aynı kökten.
“Abad”, ebediyen anlamında, başka deyişle sonsuza kadar!
Biz, Atatürk’ün deyişiyle “Asyaî bir milletiz”, Asyalıyız! Asya’nın Batıya bakan ön cephesindeyiz. Asya’nın iki yüzyıldır devrimci öncüleri içindeyiz. Asya, bugün yerinden doğrulmuştur ve geleceğin kamucu uygarlığının kıtasıdır.
Ve Asyalı olarak, “TGB Zindabad” diyoruz.