İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek;Mehmet Sabuncu, sarı kartı çok eski olsa da, Joe Biden’ın “gazetecileri” kapsamının dışındadır. Konumuza dönüyoruz. Joe Biden, kimlere, hangi özgürlüğü istiyor. Joe Biden mı o gazetecileri seçti, o gazeteciler mi Joe Biden’ı? Hangi psikolojik savaş mangası, Joe Biden’ın orkestrasında? Hangi sınıfların gazeteleri, Jor Biden’ın özgürlük kampanyasına akortlu. Onursuz tercih nedir? Onursuz tercihten kurtulmanın reçetesi.
Joe Biden’ın gazetecilerine özgürlük
Aydınlık Genel Müdürü Mehmet Sabuncu’nun evinde arama devam ediyordu, bu yazıya başladığım zaman. Sabuncu’nun sarı kartı çok eskidir; ama o gazeteci sayılmaz. Çünkü Joe Biden’ın özgürlük çerçevesi içine girmez. O nedenle bu önemsiz konuyu bir kenara koyuyoruz.
Eskiden “gazetecilere özgürlük” talebini Ricciardone dillendirirdi.
Avrupa emperyalistleri -pardon “basın özgürlüğünün Avrupalı dostları” diyecektim- gazetecilere özgürlük talebinin her zaman en önünde.
Artık ABD’nin Başkan Yardımcısı Joe Biden sahip çıkıyor gazetecilerimize, ne mutlu bize.
Tertip Amerika’dan özgürlük de Amerika’dan???
Ergenekon – Balyoz – Kafes - Poyrazköy- Islak İmza - İnternet Andıcı tertiplerinin ABD merkezli olduğunu bilmeyen yok. Fehmi Koru’dan Mehmet Altan’a kadar cümle Amerikancı ve Fethullahçı da ilan etti bu gerçeği. Yurtseverler zaten her gün mahkemelerde savunmalarına bu saptamayla başlıyorlar.
“Generallere ve amirallere özgürlük” diyen yok mu?
59 general ve amiral hapse atıldı, bunlar NATO karargâhlarında çalışmışlardı, NATO müttefiki bir Ordunun generalleriydi; hiç Riccardone veya Joe Bidengillerden, “general ve amirallere özgürlük” diyene rastladınız mı? Tam tersine, “yetmez” diyorlar ki, Hasdal’ın yanına yeni Askeri Cezaevleri yapılıyor.
İçeri atılan yüzlerce albayın, binbaşının ve astsubayın sayısını bile sayan yok.
“İşçi Partililere özgürlük” diyen hani nerede?
Zekeriya Öz, 23 Temmuz 2008 akşamı ATV Ana Haber’den beyanat vermişti. “Ergenekon operasyonunun merkezi hedefinde İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık var” diyordu.
Amerikan operasyonu olur da, İşçi Partisi arkaya bırakılır mı? Emperyalizmin ve AKP faşizminin dokunma gereği duymadığı o sözümona “sosyalist partiler” düşünsün, demek ki İşçi Partisi doğru mevzide.
“Bilim adamlarına, yurtseverlere özgürlük” diyen aranıyor
Ülkenin rektörleri, yurtsever aydınları, Atatürk Devrimcileri hapiste, ne Ricciardone’den, ne Joe Biden’dan bilim özgürlüğü adına ses yok.
Joe Biden’dan akortlu
Manzara ortadadır.
Herkes her şeyin farkındadır.
Basına bakın, Amerikan işbirlikçisi büyük sermayenin gazeteleri olan Hürriyet, Milliyet, Vatan, Sabah, Haber Türk gibi gazetelerin manşetlerine, söyleşilerine, magazinlerine, köşelerine bakın, hepsi her konuda olduğu gibi, bu “gazetecilere özgürlük” talebinde de Ricciardone ve Joe Biden’la akortludur. Hiçbir zaman bozuk ses vermezler.
Sedat Ergin, İsmet Berkan, Ahmet Altan, Hasan Cemal, Yasemin Çongar gibi Ergenekon operasyonunda özel psikolojik savaş görevi yapanlara bakın, hepsi Joe Biden özgürlük orkestrasının çalgıcılarıdırlar. Onların özgürlük istediği gazeteci, gazeteciliğinden utanmalıdır.
“Gazetecilere özgürlük” pankartının arkasından şu yürüyene bakın, daha birkaç yıl önce Soros fonlarından 1 milyon Avro alıp, emperyalistler için medya ağı örgütlemişti.
İnsan kendisine sormaz mı?
Çok çarpıcıdır. ABD, AB emperyalistleri, mafyalaşmış işbirlikçi sermaye ile ÖDP ve TKP, hep Joe Biden’ın gazetecilerine özgürlük talebinde buluşuyorlar da ABD’nin asıl hedef aldığı yurtseverler için parmaklarını dahi oynatmıyorlar? Solcu kendisine sormaz mı “ben niçin Joe Biden’ın mevzisindeyim” diye.
Böyle ABD ruhsatlı ve Soros destekli özgürlük mücadelesi nerde görülmüş?
“Hasdal’a, Silivri’ye özgürlük” diyin, o zaman emperyalizm ve faşizmle tanışırsınız! Yoksa böyle arkanızdan sıvazlarlar!
Ve o gazeteciler, niçin kendilerine sormuyorlar “Joe Biden niçin benim özgürlüğüme bu kadar meraklı” diye. “Joe Biden mı beni keşfetti, yoksa ben mi Joe Biden’a kendimi gösterdim” diye.
Yalnız Joe Biden görmüyor onları
Açık konuşalım. Türkiye’nin bağımsızlığına, bütünlüğüne, Türkiye devrimciliğine yönelen bir saldırıyla karşı karşıya olduğumuzu, her sanık kuşkusuz saptadı.
Bazı tutuklular, dik duramayarak, karakter zayıflığı göstererek, düşman kuvvetlere “Ben onlardan değilim, ben sizin adamınız olabilirim” mesajlarını ince ince vermişlerdir. Hepsi tutanaklarda belgelidir. Gazetelere de geçmiştir.
O Joe Biden’ın çocuklarını yalnız Joe Biden görmüyor, biz de görüyoruz. Onları uyaranlar da olmuştur.
Joe Biden onları seçmedi
Onlar Joe Biden’ı seçiyorlar
Ama daha önemlisi kamuoyunu uyarıyoruz. Şunu hâlâ öğrenmeyen varsa, gözlerini dört açmalıdır. Bu Ergenekon-Balyoz tertiplerinin hedefinde, ne darbe girişimcileri vardır; ne de faili meçhul eylemcileri! Gladyo, iktidardadır ve onlar Ergenekon tertibini yürütmektedirler.
Bugün Silivri ve Hasdal kalelerine ABD’nin BOP saldırısının hedefe ulaşması için bertaraf edilmesi gereken kurumlar hapsedilmişlerdir. Yarın devrimci parti önderleri, yurtsever aydınlar ve Mustafa Kemal’in askerleri.
Onursuz tercih
Joe Biden’ın dayanışmasına mazhar olan arkadaşlarımızı ilerde başlarını eğmemeleri için bir kez daha uyarıyoruz. Onları seçen, Joe Biden değil. Onlar, kendi davranışlarıyla, duruşlarıyla Joe Biden’ın gözüne girdiler. Yani onlar Joe Biden’ı seçtiler. Bu onursuz tercih, her tutuklunun seçenekleri içindedir ve bu onursuz tercihten vazgeçmek, yine her tutuklunun seçeneğidir. Özgür olmayanlar, Joe Biden’ın gazetecileridir.
Kopar zincirlerini Gülsarı
Başlarını dik tutsalar, küçük kurnazlıklarla Joe Biden’a göz kırpmaktan vazgeçseler, “Joe Biden’ın gazetecisi” olmaktan kurtulacaklar. Joe Biden, hemen görür onların dik durmaya başladığını. Örneğin Joe Biden Mehmet Sabuncu’nun duruşunu görür ve o konuda yanılmayacağı kesindir. Demek ki, herkes Mehmet Sabuncu gibi dik durursa, o zaman özgürlüklerini kazanırlar.
Ben de haykırıyorum buradan:
Silivri’de Joe Biden’a zincirlenmiş ve umut bağlanmış tek gazeteci kalmasın!
Kopar zincirlerini Joe Biden’dan!
Joe Biden’ın gazetecilerine özgürlük!