İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından yürütülen “Karargah Evleri” soruşturması kapsamında 26 Şubat 2009 Askeri Savcılara ifade verdi.
Bilindiği üzere Milli İstihbarat Teşkilatı, 28 Mart 2007 günü Genelkurmay Başkanlığı’na “çok gizli” ibareli 4 sahife yazı ve ekinde bir şema göndermişti. Yazıda İşçi Partisi’nin Alevi kesimden yurttaşlarla birlikte, Türkiye’nin bölünme parçalanma durumunda gerekirse Türk Silahlı Kuvvetleri yanında silahlı mücadele vermek amacıyla yapılanmaya giriştikleri, bu yapılanma içinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı mensubu bir kısım muvazzaf subay ve Harp Okulu öğrencisinin de yer aldığı, bunun bir düşünce hareketi olarak değerlendirildiği iddia edilmiştir. Bu iddianın dayanağı olarak da bir “hassas kaynak” ın verdiği bilgiler gösterilmiştir.
Yazının ulaşmasının ardından Genelkurmay Başkanlığı talimatı ile Hava Kuvvetleri komutanlığı tarafından idari soruşturma başlatılmıştır.
Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, Ergenekon soruşturması kapsamında İşçi Partisi Genel Merkezi’nde yapılan yasadışı aramada MİT tarafından, Genelkurmay Başkanlığına gönderilen yazının bulunduğunu savlayarak bu yazıyı 08.05.2008 tarihinde yeniden Genelkurmay Başkanlığına göndermiştir.
TSK bünyesinde idari soruşturma devam etmekte iken bu kez Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Askeri Savcılığa adli soruşturma talimatı verilmiştir.
Bu arada İşçi Partisi de 23 Temmuz 2008 ve 7 Ağustos 2008 tarihlerinde Genelkurmay Başkanlığına dilekçeyle başvurarak, “Ergenekon” tertibi kapsamında TSK ve İşçi Partisi’ni yıpratmak amacıyla imal edilen Karargah evleri şemasını düzenleyenler hakkında işlem yapılmasını istemiştir.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı, MİT tarafından çizilen şemada yer alan isimlerden öncelikle muvazzaf subaylar ile askeri öğrencilerin ifadelerine başvurmuştur. Ardından şemada isimleri bulunan İşçi Partisi üyelerinin ifadeleri alınmıştır.
Askeri Savcılar dünde İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile Basın Bürosu Başkanı Hikmet Çiçek’in ifadelerini almışlardır.
İP Genel Başkanı Perinçek, askeri savcıların kapsamlı ve derinlemesine yaptıkları incelemeden hareketle sordukları soruları yanıtlamıştır. Karargah evleri şemasını 21 Mart 2008 tarihinde gözaltına alınmasının ardından Savcılık sorgusunda gördüğünü belirten Perinçek, şemada adı geçen İşçi Partililer dışında kalan şahısları tanımadığı, Türk Subayı ile tanışıp görüşmenin suç olmadığını ancak şemada adları bulunan asker kişilerle görüşmediğini ve tanımadığını ifade etmiştir.Pereinçek; “Şema tıpkı diğer Ergenekon şemaları gibi MİT içine çöreklenmiş CİA-MOSSAD ekibi tarafından tertip amacıyla imal edilmiştir. Amaçları Türk Ordusunu yıpratmak, başarılı subayları tasfiye etmek, TSK mensupları sindirmek ve görevlerini yapamaz hale getirmek ve toplumda korku yaratmaktır.” dedi.
Perinçek, MİT tarafından düzenlenen bu belgeye itibar edilemeyeceğini, MİT’in benzeri 14 yalanını tespit ederek kitap haline getirdiklerini, bu yalanların mahkeme kararları ile tescil edildiğini belirterek: “Türkiye’nin güvenliği için kurulmuş olan MİT, Türk Ordusu’nu yıpratmaya ve sindirmeye yönelik faaliyetler içindedir. 2001 yılına ait MİT raporu ve şemasında Türk Ordusu terör ve suç örgütü olarak, Genelkurmay Başkanları, Kuvvet Komutanları, Orgeneralleri bu örgütün kurucu ve yöneticileri olarak gösterilmektedir. Bunu yapan MİT’ten her şey beklenir. Yine aynı ekip, Genelkurmay Başkanlarımızı, komutanlarımızı rüşvet alan, birbirlerine suikast düzenleyen, MKE fabrikasını bombalatan, benim isteğimle PKK’ya silah veren kişiler olarak göstermeye cüret etmişlerdir. Ergenekon savcıları da bu yalan ve iftiraları iddianameye yazarak tertibi sürdürmüşlerdir.” dedi.
Doğu Perinçek, MİT’in 09.05.2008 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği yazıda Karargah Evleri raporu ve şemasının kesin resmi bir bilgiye, delile dayanmadığı, bilgilerin doğrulanamadığını, bu bilgilerin istihbari bilgiye dönüştürülemediğini itiraf ettiğini belirterek; “Ama MİT doğruluğundan emin olmadığı bu yalan bilgileri rapor haline getirip, Genelkurmay Başkanlığına gönderebilmiştir” diyerek 69 kişinin yer aldığı 2001 Ergenekon Şemasının MİT’ten istenmesini, bu şema geldiğinde tertibin bir kez daha ortaya çıkacağını belirtti.
Perinçek, TSK konuta kademesinin Türk Ordusuna yönelik iftira ve yıpratma kampanyasına, psikolojik savaşa sessiz kalmayarak, tertipçiler hakkında yasal yollara başvurarak şikayet olması gerektiğini de düşündüğünü belirtti.