İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek:GÜLDAL MUMCU’YA DİLEKÇE: YEŞİL’İN İFADESİNİ BULMALIYIZ!

Ergenekon soruşturması ve kovuşturması faili meçhulleri araştırmıyor, faili meçhullerin üstünü örtüyor.
Eğer BOP Eşbaşkanlığı “Hayır örtmüyor” diyorsa, hodri meydan, çıkartın o gizlediğiniz Yeşil ifadesini.
Arşivler sırdaşınız oldu.
Suçun ort...

Tarih:

Ergenekon soruşturması ve kovuşturması faili meçhulleri araştırmıyor, faili meçhullerin üstünü örtüyor.
Eğer BOP Eşbaşkanlığı “Hayır örtmüyor” diyorsa, hodri meydan, çıkartın o gizlediğiniz Yeşil ifadesini.
Arşivler sırdaşınız oldu.
Suçun ortağısınız!
Yeşil’den Tuncay Güney’e kadar bütün suçlular, sizin teşkilatınızdan!


Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş’ın, 13.08.1997 tarih ve Teftiş M: 139 sayılı Başbakanlık onayına dayanarak hazırladığı Susurluk Raporunda MİT-Yeşil ilişkisini aydınlatacak çok önemli gerçekler saptanıyor. Bu arada Yeşil’in Ankara Emniyetinde ifadesinin alındığını da aynı rapordan öğreniyoruz:
Yeşil’in Ankara Emniyeti’ndeki ifadesi, faili meçhulleri aydınlatacak ayrıntılı bilgiler içeriyor.

MİT Yeşil’i toplam 18 yıl “kullanmış”
MİT Yeşil’i kullandığını Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı’na açıklamış. Kullanım tarihleri şöyle:
- 8 Nisan 1973-Ekim 1973: 6 ay.
- Kasım 1975-1989: 14 yıl.
Sonra jandarmaya devretmiş.
- MİT’in Yeşil’i son kullanımı 1993- 30 Kasım 1996 arasında üç yıl. Yeşil, mesleğinin doruk eylemlerini MİT Kontr Terör Merkezi emrinde bu yıllarda yerine getirmiş.
MİT’in Başbakanlık Teftiş Kurulu’na verdiği bilgilere göre, Yeşil MİT tarafından toplam 18 yıl kullanılmış.

Yeşil Eymür’ün emrinde
1993-1996 arası çok önemli.
Mehmet Eymür Kontr Terör Merkezi’nin başına resmen 1994 yılında geçiyor. Ancak Eymür’ün Çiller Özel Örgütü’nde, işbaşı yapması 1993 yılında. Eymür bu tarihte Çiller tarafından göreve davet edildiğini kendisi söylüyor (Nusret Senem, Fethullah ve Susurluk, s. 216). Kutlu Savaş, Çiller’in emrinde “Özel İstihbarat Teşkilatı” diye yasadışı bir örgüt kurduğunu resmi yazışmalara dayanarak saptıyor.

17 Mart 1993 tarihini bir kenara yazın
17 Mart 1993 tarihini lütfen bir kenara yazınız. Uğur Mumcu ve Eşref Bitlis suikastlarının hemen sonrası.
MİT, “ilgili birimlerine”, “komplikasyonlara neden olabilecek bir kişi olması nedeniyle”, Mahmut Yıldırım ile “kati surette temasta bulunulmamasına azami özen gösterilmesi” için talimat veriyor (Nusret Senem, age, s. 499).
Mahmut Yıldırım, malum Yeşil’in gerçek adı.

Kamyon kime çarpmış
Oysa yine MİT, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş’a verdiği bilgiye göre, Yeşil’i 30 Kasım 1996’ya, yani Susurluk’ta kamyona çarpana kadar kullanmaya devam ediyor. Kamyon, MİT’e, Yeşil’e ve Kontr Terör Merkezi’ne çarpmış!
Okuyucunun aklına şu soru gelmez mi:
Hani MİT, 17 Mart 1993 tarihinde ilgili birimlere “Yeşil ile teması kesme” talimatı vermişti?
“İlgili birimlerin” teması kesiliyor ama bu kez de “ilgisiz birimler” devreye giriyor. Başka deyişle Yeşil, “ilgili birimlerden” ilgisiz birimlere devrediliyor. Yeşil, Kontr Terör Merkezi’nin emrinde marifetlerine devam ediyor.
17 Mart 1993 tarihinin öncesine bakmak lazım. Çünkü Yeşil ile temas artık “komplikasyonlara neden olabilecek” bir aşamaya girmiştir.
24 Ocak 1993 günü Uğur Mumcu, 17 Şubat 1993 günü Eşref Bitlis katledilmiştir.
Yeşil’in davetsiz ziyaretleri
Yeşil, 1996 yılında Kontr Terör Merkezi’nde Mehmet Eymür’ün emrinde çalışırken, Güldal Mumcu’yu iki kez ziyaret ediyor.
Acaba niçin?
Yoksa kendisini kullanan merkezi tehdit mi ediyor?
Ziyaret Defteri’ne yazdıkları bizlere karmaşık gelebilir. Ama o birkaç cümleyi kuşkusuz her yönüyle anlayanlar vardır.
Nitekim o cümlelerin içerdiği mesaj yerine ulaşmış ki defter kayboluyor. Güldal Mumcu’nun kitabından öğreniyoruz bunu.
Bu arada bir soru: 1996 yılında Mumcuların evinin kapısında hala ziyaretçiler için bir defter var mıydı? Yoksa ziyaret daha önce mi?
Bir de şu var: Eymür, Uğur Mumcu’yu cinayetten önce birkaç kez ziyaret etti. 8 Aralık 2012 Cumartesi günlü Rota’da değinmiştik buna.

Yeşil-MİT ilişkisi tekmili birden kayıt altında
Yeşil’in 20-28 Ocak 1995 günleri Ankara Emniyeti’nde alınan ifadesinde, MİT Kontr Terör Merkezi emrindeki bütün eylemleri kayda geçmiş. Bunu, Kutlu Savaş belirtiyor.
O kayıtlar arasında Uğur Mumcu, Eşref Bitlis ve Cem Ersever cinayetlerini çözecek önemli bilgiler de var. İfadeyi gizleyenler o bilgilerden korkuyor.
Arşivler de korkar mı?
Arşivler yalan söyleyebildiğine göre, korkmaları da kimseyi şaşırtmaz.
O arşivler, İçişleri Bakanının ve Başbakanın emrinde olduğuna göre, korkanları saptamak da mümkün.

Faili meçhulleri çözmek istiyor muyuz?
8 Aralık Cumartesi günü bu köşede çıkan “Bulun o Yeşil’in ifadesini” başlıklı yazıya lütfen bir kez daha göz atınız!
Bugünkü yönetim Uğur Mumcu ve Eşref Bitlis cinayetleri başta olmak üzere faili meçhulleri çözmek istiyor mu?
O halde Yeşil’in Ankara Emniyeti’nde 20-28 Ocak 1995 günleri arasında yapılan sorgudaki ifadesini çıkartsın ortaya ve yollasın Mahkemeye!
Ergenekon davasıyla hangi alçaklıkların üzeri örtülüyor, dökülsün meydana!

TBMM Başkanvekilliği makamına dilekçe
Buradan değerli dostumuz Güldal Mumcu’ya bir çağrıda bulunuyoruz. TBMM Başkanvekilliği gibi bir makamı işgal ediyor. Sonra “ana muhalefet partisi”nin, CHP’nin milletvekili.
Başbakanlık Teftiş Kurulu raporuyla belgelenmiş olan Yeşil’in ifadesini bulmak hepimizin boynunun borcu.
Ana muhalefet partisi ve MHP, bu konuyu Meclis gündemine getiremezler mi?

Üstü kapatılamaz
Herkes bilsin, bu konunun üstünün kapatılmasına izin vermeyeceğiz.
Ergenekon soruşturması ve kovuşturması faili meçhulleri araştırmıyor, faili meçhullerin üstünü örtüyor.
Eğer BOP Eşbaşkanlığı “Hayır örtmüyor” diyorsa, hodri meydan, çıkartın o gizlediğiniz Yeşil ifadesini.
Arşivler sırdaşınız oldu.
Suçun ortağısınız!
Yeşil’den Tuncay Güney’e kadar bütün suçlular, sizin teşkilatınızdan!

MUTLAKA OKUYUNUZ