İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek:BU BÜYÜK MİLLETİN GÜZELLİKLERİNİ PAYLAŞMAK!

İşte Atatürk’ün çağdaş Türkiyesi! İşte çiçek açan tarihimiz! İşte kucaklayan sevinçlerimiz! İşte büyük namus birikimi! İşte milletin ateş kırmızısı! İşte kucaklayan millet! İşte kucaklayan bayrak! İşte güzelleştiren birikim! İşte bizi hükümet yapacak hare...

Tarih:

İşte Atatürk’ün çağdaş Türkiyesi! İşte çiçek açan tarihimiz! İşte kucaklayan sevinçlerimiz! İşte büyük namus birikimi! İşte milletin ateş kırmızısı! İşte kucaklayan millet! İşte kucaklayan bayrak! İşte güzelleştiren birikim! İşte bizi hükümet yapacak hareket! İşte büyük şansımız!

Türk milletini anayasadan sileceklerdi sözümona!
Türk milleti, bütün güzellikleriyle ayaktadır!
Şu anda dünyanın en güzel milleti, Türk milletidir.
Edirne’den Kars’a kadar bütün iklim kırmızı beyazdır.

İşte Atatürk’ün çağdaş Türkiyesi!
Başıdikliğiyle,
özgürlüğüyle,
aydınlığıyla,
eşitliğiyle,
imecesiyle,
gönül zenginliğiyle,
insanlık aşkıyla,
yaratıcılığıyla,
ince zekasıyla,
elbirliği, güçbirliğiyle,
örgütlenme yeteneğiyle,
yapıcılığı ve kuruculuğuyla,
Atatürk’ün çağdaş Türkiyesi budur işte!
Ayağa kalkan çağdaş ve çalışan Türkiye’dir.

İşte çiçek açan tarihimiz!
Bu büyük milletin güzelliklerinin tadına varmak bile başlı başına mutluluktur. Güzelliklerimizi bilelim.
Bu güzelliklerin arkasındaki büyük tarihin bilincinde olalım. Bizim en büyük gücümüz budur.
Ayaklanan Türkiye manzaraları, o tarihin birikimidir, o tarihin boy vermesidir, çiçek açmasıdır.
Dünyada eşi olmayan büyük imparatorluklar geleneği, başıdik yaşamanın ve cesaretin kaynağıdır. Ve halkları bir arada yaşatma kültürüdür.
Devrimci bir milletten söz ediyoruz. Son iki yüzyıla dört devrim sığdıran kaç millet var? İki yüzyıldır emperyalizmle savaşıyoruz, olağanüstü bir tecrübedir bu.

İşte kucaklayan sevinçlerimiz!
Bu tarih, bize bir yaşam sunuyor.
Yürüyen genç kızların, delikanlıların, elindeki kepçeyi tavaya vuran kadınların, eylemcilerin yüzlerine bakın, gözlerine bakın, adımlarının kararlılığına, duruşlarına bakın, göğüslerini dolduran rüzgârın esintisini duyun! Gülüşlerini paylaşın!
Nasrettin Hoca’nın milleti bu, ince zekâlı, Timur’un fillerini doyururken bile gülmeyi bilen bir Milet!
Sevinci, neşeyi üreten bir millet!
Tarihin en güleç milletlerinden, öyle söylüyor binyılların tanıkları.
Köy kahvesinden üniversite kafelerine kadar o sevinçler, o gülüşmeler yaşanır. Ve bugün o kültür alanlardadır ve herkesi kucaklamaktadır.
Bu millet, herkesi gülüşüyle kucaklıyor, bunu görün!

İşte büyük namus birikimi!
Milyonlarca halkın yürüyüşüne, duruşuna, edasına iyi bakın, orada büyük sınavlarda pekişmiş namus birikimini göreceksiniz.
Bu milletin büyük yazarı İrfan Yalçın’ın Pazar akşamı Ulusal Kanal’da vurguladığı gibi, Türk milleti namus birikimi en önde gelen milletlerdendir. Yatağından taşan o namustur.

İşte milletin ateş kırmızısı!
Bu milletin sevgisi ateşlidir, savaşı ateşlidir, arzuları ateşlidir.
Bayrağındaki kırmızı, bu ruhun, bu kültürün rengidir. Kaşgarlı Mahmut atamızın Divanı Lügatit Türk’üne bakınız, Türkün bayrağı “kızıl”dır; ateş kırmızısıdır.
Halk hareketi, ay yıldızlı bayraklarıyla Türk milletine karşı tertip kuranları bozguna uğratmış, onları dize getirmiştir. Türk milletine anayasa pusuları kuran, Türk bayrağını gönderinden indiren Tayyip Erdoğanların haline bakın, Türk bayrağına teslim olmuşlardır. Dün bayrağa sinsi tuzaklar kuranlar, bugün ellerinde kıpkırmızı bayraklar sallıyorlar.

İşte kucaklayan millet!
İşte kucaklayan bayrak!
Şunu görelim artık:
Türk milleti ve Türk bayrağı kucaklıyor, birleştiriyor.
Türk milleti ve Türk bayrağı uygarlaştırıyor; aydınlatıyor.
Bu olgu, binlerce yıllık bir birikimin ürünüdür. Yerine yenisini icat edemezsiniz. Milletler kurgulanamaz ve bayrakları grafikerler çizmez!

İşte güzelleştiren birikim!
Anadolumuzda ve Trakyamızda yaşayan her yurttaş, en sonunda o birikimin güzellikleriyle güzeldir; o birikimin aydınlığıyla aydınlıktır.
Kim inkâr ederse etsin, herkes, o birikimden aldıklarıyla başıdiktir, özgüvenlidir ve kurucudur.
İşte şimdi Türk bayrağıyla ayağa kalkan Türk milleti, bu topraklarda yaşayan herkese bu mirası yeniden kazandırıyor.

İşte bizi hükümet yapacak birikim!
Kürdümüz şunu görecek ve anlayacaktır:
Türk bayrağı altında birleşerek devrime katılabiliriz.
Türk bayrağı altında hem Türkiye’nin, hem Cizre ve Uludere’nin efendisi olabilir, hükümet olabiliriz.
Türk milleti içinde eşit ve özgür yurttaş olabiliriz.
Bunun dışındaki seçenekler, emperyalizmin oyuncağı olmaktır, Ortadoğu’da ihanet çamuruna düşmektir.
Tarih, denklemini böyle kurmuş, bunu kimse bozamaz. ABD ve AB emperyalistleri işte bozamadılar; bozguna uğruyorlar.
Bu nedenlerle Türk bayrağı altında Türk milleti olmak, bir uygarlaşma, bir özgürleşme çağrısıdır.
İşte milyonlarca halkın ayağa kalktığı meydanlar bunu kanıtlıyor.
O meydanlarda bayrağını açan halk, iktidara yürüyor.
“Bir millet uyanıyor”, çok arkada kalan bir saptamadır.
Bir millet, hükümete yürüyor!
Kürdümüz, göreceksiniz o hükümete yürüyen milletin içinde, hem de en ön saflarda yer alacaktır.

İşte büyük şansımız!
Türk milletinden olmak, bu topraklarda güzellikleri paylaşmanın biricik tarihsel formülüdür.
Devrim bölünerek değil, Türk milletinde birleşerek yapılır.
Bu topraklarda emperyalizme karşı dalgalanan tek bayrak, iki yüzyıldır Türk bayrağıdır.
Devrim isteyen halkın hangi kökten gelirse gelsin, o bayrağın altında toplanması kaçınılmazdır. Ve zaten toplanıyor.
Büyük mirasların biriktiği bir coğrafyada, büyük geleneklerin oluşturduğu bir milletin yurttaşı olmak, hepimiz için büyük şanstır.
Bu büyük milletin bugün büyük ırmaklar gibi gürül gürül akan eşsiz güzelliklerini paylaşmak, niçin bağnazlık olsun? Asıl yobazlık, devrimin güzelliğine inatla diretmek değil midir?