Lozan Adliye Sarayı’nda 6 Mart 2007 günü 12 saat süren duruşmanın ilk bölümünden sonra Türk ve İsviçre basınına açıklama yapan Doğu Perinçek, "Duruşmada sadece beni değil, Talat Paşa’yı da yargılıyorlar. Savcı ve hakimden sürekli Talat Paşa ile ilgili sorular geliyor. Sonunda dayanamayıp savcıya, ’Burada beni mi yoksa Talat Paşa’yı mı yargılıyorsunuz?’ diye sordum" dedi. Savcının ısrarlı soruları üzerine Talat Paşa’nın büyük bir devrimci olduğunu ve İstanbul’da işgal kuvveti olarak bulunan emperyalist İngilizlerin kurduğu mahkemede yargılandığını anlattığını belirten Perinçek, 24 Temmuz’da kurulan Talat Paşa hareketinin amacına ulaştığının bu duruşmada da görüldüğünü kaydetti. Duruşmada savcı ve hakimin "müthiş bir ön yargıyla hareket ettiğine" tanık olduğunu belirten Perinçek, hakime ve savcıya, dolaylı tercüme hatalarına neden olmamak için Almanca yanıtlar verdiğini, bu vesileyle hakim ve savcının hem Almanca hem de Fransızca tercümesiyle sorularına iki kez üst üste yanıt almış olduklarını söyledi. Perinçek, “Zayıf tarafımız Avrupa Birliği’nin almış olduğu kararlardır. Kuvvetli tarafımız ise Rus arşivleridir” dedi.
İsviçre’de sözde "Ermeni soykırımının emperyalist bir yalan" olduğunu söylediği için hakkında dava açılan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in Lozan’daki duruşması dün başladı.
Sözde Ermeni soykırımının emperyalist bir yalan olduğunu söylediği için Lozan’da yargılanan İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in davasına Türk gazeteciler ve Talat Paşa Komitesi üyeleri alınmadı. Doğu Perinçek’in avukatlarından Osman Aydın Şahin durumu “hukuk dışı” olarak değerlendirdi. “Doğu Perinçek’in vekili olmama rağmen duruşma salonuna girmeme izin verilmedi” dedi. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyesi Zeki Yıldan’da durumu “Uygar zannettiğimiz Batı ülkeleri yalnızca kendileri için varlar” sözleriyle yorumluyor. İzmir Barosu’nu temsilen Lozan’da bulunan avukat İrfan Koçana da bu davanın Türkiye tarafından dikkatli izlenmesi gerektiğini söyledi ve şu gerçeği dile getirdi: “Davanın hukukçular tarafından izlenmesi engelleniyor.”
Önceden yazılı akreditasyon yapılmamasını bahane eden güvenlik görevlileri, yabancı gazeteciler ile İsviçre’de yaşayan Ermenilerin salona girişlerine izin verdi.
ONU BİLE İÇERİ SOKMAK İSTEMEDİLER
İsviçre güvenlik görevlileri, Amerikalı tarihçi Prof. Dr. Justin McCharty’i de duruşmaya almak istemedi. Ancak, Türklerin yoğun baskısı sonucu mahkemeye girebilen Prof. McCharty, özel tanık sıfatıyla ifade verdi.
Perinçek’in dün başlayan duruşması 9 Mart gününe kadar devam edecek.
Perinçek, İsviçre’de yayınlanan Le Matin Gazetesi’yle yaptığı ve önceki gün yayınlanan söyleşisinde, elinde, 20. yüzyılın başlarında iki taraf arasında kıyımlar yaşandığını kanıtlayan belgeler olduğunu ve bunları mahkemeye sunacağını söyledi. Perinçek, sunacağı belgelerin yaşanan üzücü olayların asla soykırım olmadığını kanıtladığına dikkat çekti.
TÜRK’ÜN YAPISINDA SOYKIRIM YOKTUR
Ermeni diasporasının, başta ABD olmak üzere bazı Batı ülkelerinden destek alarak, Ermeni soykırımı yalanını yaymaya çalıştığını belirten Perinçek, Türk devlet yapısının hiçbir dönemde soykırımı temel almadığını vurguladı.
Perinçek, Ermeni diasporasının, Türkiye üzerinde siyasi baskı kurulmasını sağlamak için, soykırım yalanı arkasına gizlendiğini sözlerine ekledi.
İsviçre'de mahkeme karşısına Rusça ve Ermenice'den oluşan belgelerle çıkan İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek "Ermeni soykırımı emperyalist yalandır" tezini savundu.
Perinçek, yanında getirdiği yaklaşık 90 kilo tutan Rusça ve Ermenice belgeleri mahkemeye teslim etti. Ermenistan'ın ilk devlet başkanı olan Ohannes Kaçaznuni'nin 1923 yılında Bürkreş'te gerçekleşen Taşnaksutyun Partisi'nin konferansına sunduğu raporda "İngilizler, Fransızlar, Ruslar Ermenileri Büyük Ermenistan vaatleriyle aldattı. Bizler gönüllü birlikler kurarak Türk-Kürt ve Müslüman katliamları yaptık. Türkler'in ne yaptıklarını biliyoruz. Bu nedenle Türkler haklıdır, Taşnak Sütyan Partisi'nin yapacağı bir şey kalmadı, intiharı öneriyorum, partiyi kapatalım'' deniliyor.
İSVİÇRE KARIŞTI
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in duruşmasından 4 gün önce İsviçre Adalet Bakanı Christoph Blocher ile Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in Bern'de bir araya gelmesi İsviçre'yi karıştırdı. Tages Anzeiger ve Le Matin Gazetesi'nde yer alan haberde, İsviçre'nin demokratik bir ülke olduğu belirtildikten sonra Türk Adalet Bakanı ile İsviçre Adalet Bakanı'nın Perinçek davasından 4 gün önce görüşmesinin "kuvvetler ayrılığı ilkesine" zarar verdiği belirtildi. Bu haberlerin ardından İsviçre dışişleri ve adalet bakanlıklarından yapılan açıklamada, Perinçek olayının görüşülmediği, yargıya müdahalenin söz konusu olmadığı ifade edildi.
BERAAT EDER
Sabah 09.00'da başlayan duruşma verilen öğle arasından sonra 14.00'te devam etti. Kamuoyunda esen hava Perinçek'in cuma günü beraat edeceği yönünde. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Lozan Antlaşmasının 82'nci yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde İsviçre'nin Winterthur kentinde 7 Mayıs 2005’te düzenlenen bir panel sırasında, "Ermeni sokırımı emperyalist bir yalandır'' dediği gerekçesiyle savcı tarafından gözaltına alınmıştı.
164 KİŞİLİK HEYET DESTEK VERİYOR
Perinçek'e destek için Lozan'a giden 164 kişilik heyette KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Rektörü Bertaş Açıkgöz, İÜ eski rektörü Kemal Alemdaroğlu, emekli generaller Yaşar Müjdeci ve Servet Cömert gibi isimler bulunuyor. Heyettekilerin boynunda Türk Bayrağı işlemeli atkılar ve Talat Paşa Komitesi yazan tanıtım kartları var.
KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Ermeni diasporasının saldırılarının devam ettiğini söyledi.
“MASKE DÜŞMÜŞTÜR”
İşçi Partisi Genel Başkanı Perinçek utanç davasının görüldüğü Lozan Mahkeme Binası’ndan çıktıktan sonra kendisine destek olmak için gelenlere teşekkür etti.
Olaya tepki gösteren basın mensupları Perinçek’e destek vermek için Türkiye’den ve Avrupa ülkelerinden Lozan’a gelenlerin bulunduğu Rippon Meydanı’nda toplandı. Türkiye’den ve Avrupa’nın birçok ülkesinden Perinçek’e destek için Lozan’a sabah saatlerinde gitmek isteyenler ise sınırda İsviçre polisinin engeliyle karşılaştı. Gece yola çıkan Avrupa’da yaşayan Türkler tam 4 saat sınırda bekletildi. Böylece “uygar” geçinen Batının “uygarlık” maskesi, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in yargılanması vesilesiyle bir kez daha düşmektedir. “Ermeni soykırımı yoktur” demeyi, yani fikir açıklamayı suç sayan zihniyetin “yargılaması” da böyle olur. Ermeni soykırımını inkarı suç sayan tutum, ancak böyle kamuoyundan saklanarak ve kaçırılarak uygulanabilir.”