35 köylümüz canını verince, kimler şen şakrak güldü? 3 gün yas ilan edenler niçin kahkaha atıyor? İhanetin 21. yüzyıldaki tanımı? Lenin’in Enternasyonali ve Barack Obama’nın enternasyonali? Öcalan, BDP yöneticilerini nasıl değerlendiriyor? Onurun yeri ve yurdu? Sağını ve solunu şaşıranlar? Samanlığa saklanan farenin onuru?
BDP yöneticileri, 35 köylümüzün Irak sınırında bombalanmasından sonra “Uluslararası Camiayı” davet ettiler.
Şen şakrak gülüyorlar
Ama o davetten önce televizyonda izlediğim bir görüntü var: Köylülerimizin ölüm haberinden sonra bir masanın çevresinde toplanmışlar. Yanlarına Ertuğrul Kürkçü’yü Levent Tüzel ve Nuray Mert’i almışlar. Hepsi şen şakrak, kahkahalarla gülüyorlar. Anlaşılan kamera önünde olduklarını bilmiyorlar. Kahkahalar üzerine kahkahalar.
Hani 3 gün yas ilan etmişlerdi. Uludere’de hiç öyle gülmüyorlardı; neredeyse gözlerinden yaş boşanacak. Ama 35 köylünün ölüm haberinden sonra kendi aralarında pek şenler!
İhanetin güncel tanımı
Çünkü ihanete dalmak için fırsat doğdu.
İhanet ne?
İhanet “Uluslararası Camiayı” çağırmak!
İhanet “Uluslararası Adalet Divanı” yargılaması talep etmek.
İhanet, yaşanan süreci Atlantik emperyalistlerine, Atlantik yargısına, Atlantik’in askeri güçlerine teslim etmek!
Barack Obama’nın enternasyonali!
İhanet, enternasyonal. Ama Lenin’in enternasyonali değil, Barack Obama’nın enternasyonali!
İhanet, Irak’taki ihanet!
İhanet, Afganistan’daki ihanet!
İhanet, Libya’daki ihanet!
İhanetin adı, “Uluslararası Camia” goygoyculuğu!
Yani Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’ün mensup oldukları camianın hizmetkârlığı!
Sağını solunu şaşıranlara uyarı
BDP’nin bu “Uluslararası Camia” müracaatları, umarım bazı sağını solunu şaşıran Solcu kardeşlerimiz için uyarıcı olur.
PKK ve BDP, baş edemeyecekleri bir güce karşı silahlı mücadeleye girmişlerdir ve bütün görevleri, en sonunda “Uluslararası Camia” dedikleri emperyalizmin Türkiye’ye her alanda fiili müdahalesini sağlamaktır.
Peki Sol, emperyalizme karşı savaşmayacaktır da, Türkiye’ye karşı mı savaşacaktır?
Öcalan’ın BDP yöneticileri hakkındaki değerlendirmeleri
Hiç arzu etmezdim, ama BDP yöneticileri, çok bilinçsiz, çok hesapsızlar.
Anadolu’da “buldumcuk olmak” diye bir deyim vardır; buldumcuk oldular.
Tarih, buldumcuk olmayı affetmez!
Meğerse Abdullah Öcalan’ın onlar hakkında söyledikleri ciddiye alınmalıymış. Öcalan, isimlerini ben yazmayacağım, hiçbirinin utanmasını istemem, ama o BDP yöneticileri için 23 Mart 2011 tarihli görüşmede, avukatlarına şöyle değerlendirmeler yapıyor:
Falanca için ŞARLATAN!
Filanca için SATILMIŞ!
Feşmekanca için ZIRTAPOZ! (Haber Türk gazetesi, 26 Kasım 2011).
Uluslararası Camia’ya Türkiye’ye müdahale çağrısında bulunanların kişiliklerini, kendi liderleri işte böyle niteliyor!
Uluslararası Camia’ya hizmetkârlık onuru!
İnsanın şerefi, her yerde, her durumda ve herkese karşıdır.
TC’ye karşı bir onur varsa, o onur, Apo’ya karşı da vardır.
Ama gerçek bir yurtseverin, gerçek bir devrimcinin onuru, her şeyden önce Uluslararası Camiaya karşı onurdur.
Samanlığa saklanan farenin onuru!
Uluslararası Camiayı, Türkiye’ye müdahale için davet etmek, ihanettir; Türkiye’ye ihanettir ve Kürt halkına ihanettir.