Türkiye’nin 81 il merkezinin ve 600 küsur ilçe merkezinin hangisinde mahkemenin önünde barikat var? Barikat kurduğunuza göre, ‘burada mahkeme yok, gelin yıkın’ diyen sizsiniz! Yargı Türk milleti adınadır. Türk milletini bölmek ve anayasadan silmek için yürütülen tertibe hiç kimse yargı adını veremez. Türk milleti, 8 Nisan günü, milletin egemenliğine karşı kurulan barikatı yargılamıştır.
Bütün barikatlar yıkılmak için yapılır.
İnsanlık tarihine bakınız, bütün barikatlar yıkılmıştır.
Barikatların birinci tunç yasası budur.
Barikatların fotoğrafı
Yine tarihe bakıyoruz, önünde fotoğraf çektirmek için yapılmış bir barikat yoktur. Reklâm panoları ile barikatları birbirine karıştırmamak gerekir.
Kaldı ki, fotoğraf çektirmek istiyorsanız, barikatı yıkacaksınız. Çünkü yıkılmamış barikatın önünde çektirilen fotoğrafın hatıra değeri yoktur.
Nitekim en etkili barikat fotoğrafını barikatın üzerinde can verirken Rudin çektirmiştir. Türgenyev’in romanından da öğreniyoruz ki, barikatları aşmanın bir bedeli oluyor.
Barikatların önündeki milletin adı
O barikatlar yıkılacaktı, çünkü sıradan barikatlar değildi.
Türk milleti Silivri Kalasına kendi varlığının hapsedildiğini yaşayarak öğreniyor.
Türk milletini anayasadan silmeye kalkanlar, dün Silivri Kalasının önündeki milleti gördüler. Adını da öğrenmiş olmalılar.
Barikatlar yıkıldığına göre
Dün Rota yazısı şöyle başlıyordu:
“Evet örgüt var!
Örgüt barikatlarınızı yıkıyor.”
Zaten örgüt olmasa, barikat kuran da olmazdı.
Barikat yıkıldığına göre, F polisleri ve F savcıları çoktan araştırmaya başlamışlardır.
Biz barikatların yıkılacağını biliyorduk, çünkü örgütün olduğunu biliyoruz. İşçi Partisi zulmün barikatlarını yıkmak ve halkın yönetimini kurmak için kurulmuştur.
Dünya tarihi de yaşadığımız deneyimi doğrulamaktadır: Bugüne kadar hiçbir barikat örgütsüz yıkılmamıştır.
Bu da barikatların ikinci tunç yasası oluyor.
Barikatın önündeki barikat
Pazartesi günü yalnız BOP Eşbaşkanlığının barikatı yıkılmadı.
Bireysel çözüm peşinde çabalayanların, Atatürk Devrimini yıkan rejimin efendilerine ve emperyalist devletlerin liderlerine mesajlar yollayarak çare arayanların barikatları da yıkıldı.
Silivri Kalasının önüne “beş gazeteciyi ve sekiz milletvekilini” kurtarmak için gelen tek bir yurttaş yok. Halk, o duvarlara zulmü yıkmak ve Ergenekon’dan çıkmak için dayandı.
Türk milleti, Ergenekon’a hapsedilmişken, Ergenekon’dan bireysel kaçış çabaları ve hatta bölücülükle el ele çözüm arayışları da mahkûm olmuştur.
Ergenekon tertibini, Ergenekon yalanlarını, Türk milletinin tarihine yapılan bu hayasız saldırıyı yerle bir eden köklü çözüm gündeme oturmuştur. İşte halk, “Hepimiz Ergenekoncuyuz” diyor.
Ergenekon tiyatrosu bitmiş, Ergenekon’dan çıkış yürürlüğe girmiştir.
Barikatın arkasındaki pusu
Barikatları kuranlar, barikatları yıkanları “mahkemeyi bastılar” diye suçluyorlar.
Orada bir mahkeme bulunduğunu kime kabul ettirebilirsiniz!
Mahkeme olsaydı, önüne barikat kurar mıydınız?
Türkiye’nin 81 il merkezinin ve 600 küsur ilçe merkezinin hangisinde mahkemenin önünde barikat var?
Barikat kurduğunuza göre, o barikatın arkasında mahkeme değil, başka bir şey var.
Halk, barikatın arkasında mahkeme olmadığını artık biliyor.
Halk, altı yılın deneyimiyle gördü ki, o barikatın arkasında kendisine pusu kurulmuştur.
Barikat kurduğunuza göre, ‘burada mahkeme yok, gelin yıkın’ diyen sizsiniz!
Eğer ille de bir baskından söz edilecekse, Türk milletine pusu kuranlar, kurdukları pusu da basılmıştır.
Türk milletinin yargısı
Yargı Türk milleti adınadır.
Türk milletini bölmek ve anayasadan silmek için yürütülen tertibe hiç kimse yargı adını veremez.
Saltanat sahiplerinin Cumhuriyeti yargılamak için kurdukları düzene yargı denemez.
Türk milleti, 8 Nisan günü, milletin egemenliğine karşı kurulan barikatı yargılamış ve yıkmıştır.
Türk milletinin barikat savaşlarını izlemeye devam edin.