İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek:İSVİÇRE KANUNU KALDIRMAK İÇİN KOMİSYON KURMUŞTU!

Doğu Perinçek, Lozan’da yargılanırken, o zamanki Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Lozan’da İsviçre Adalet Bakanı Blocher’e ne dedi? İsviçre’deki mücadele hangi eşiğe gelmişti, Tayyip Erdoğan yönetimi ne yaptı? Berlin mitingine karşı Büyükelçiliğin Alman polisiyle işbi...

Tarih:

Doğu Perinçek, Lozan’da yargılanırken, o zamanki Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Lozan’da İsviçre Adalet Bakanı Blocher’e ne dedi? İsviçre’deki mücadele hangi eşiğe gelmişti, Tayyip Erdoğan yönetimi ne yaptı? Berlin mitingine karşı Büyükelçiliğin Alman polisiyle işbirliği. Tayyip Erdoğan Kızılcahamam’da kimleri, niçin azarladı? Avrupa Parlamentosu kararı ve Türkiye’deki infazcıları? Fransa Meclisi nerden güç alıyor? AHİM’ye Tayyip Erdoğan yönetimi ve Beşiktaş yargısının mesajları.

Cemil Çiçek’in İsviçre Hükümetine Ermeni soykırımı desteği
Lozan Mahkemesi’nin Ermeni soykırımı davasında karar verdiği akşam, İsviçre devlet televizyonu 1. kanalını (STV 1) izliyoruz. Ana haber bülteni mahkeme kararıyla başladı. Arkasından İsviçre Adalet Bakanı Blocher ile bir görüşme yansıtıldı.

İsviçre hükümetine garanti verdiler
Avrupa gazetecileri Blocher’e sordular:
- Peki Türkiye hükümeti bu kararı nasıl karşılayacak?

Daha sonara Cumhurbaşkanı adayı olan İsviçre’nin etkin devlet adamı Blocher’in cevabını herkes bilmelidir:

“Meslektaşım Türkiye Adalet Bakanı Cemil Çiçek duruşmalar sırasında buradaydı, görüştük. Kendisi bana Doğu Perinçek’in aşırı muhalifleri olduğunu belirtti. Türkiye hükümetinden ciddi bir tepki olmayacak.”

İsviçre devlet televizyonu 1. Kanalı Ana Haber bülteni kayıtları, tarihi bir belge ve Tayyip Erdoğan iktidarının suç kanıtıdır.

Suç, Ermeni hükümetiyle İsviçre’de yaptıkları gizli görüşmelerde sürdürüldü. O sırada Cenevre’de Dünya Ticaret Örgütü’nde Türkiye’yi temsil eden Büyükelçi Deniz Bölükbaşı, o gizli görüşmeler İsviçre’de nasıl yapılır diye hayretini ifade ediyor (Dışişleri İskelesi, Doğan Kitap).

Tayyip Erdoğanlar, Talat Paşa Komitesi’nin Ermeni soykırımı yalanına karşı mücadelesini sırtından hançerlemiştir.

İsviçre kanunu kaldırmak için komisyon kurmuştu
Lozan’da 2005 yılı 24 Temmuz günü, Hürriyet gazetesinin saptamasıyla 5 bin kişinin katılımıyla yaptığımız miting, kurultay ve basın toplantısından sonra İsviçre’de hava değişmişti. İsviçre Senatosunda (Länderrat) bulunan Ermeni soykırımını kabul tasarısını temelli gündemden kaldırdıklarını ilan ettiler. Bu açıklamayı yapan Senato Uluslararası Komisyon Başkanı Steiner bu kararı bizim eylemimiz üzerine aldıklarını belirtti.

Arkasından İsviçre Adalet Bakanlığı, Ceza Kanununda bulunan soykırımı inkâr suçuna ilişkin maddeyi değiştirmek için bir komisyon kurdu. Komisyon Başkanı olan Adalet Bakanlığı Müsteşarı Leupold, ya maddeyi tamamen kaldıracaklarını veya yalnız Yahudi soykırımı için uygulamasını öngören bir formül bulacaklarını söyledi.

Doğu Perinçek’in avukatı Prof. Moreillon da komisyona üye olarak çağırıldı. Hatta İsviçre gazeteleri, “Bari Doğu Perinçek’i de komisyona alsaydınız” gibi yazılar yazdılar.

İsviçre’nin en büyük partisi olan Merkez Demokrat Parti (SVP) Başkanı Ueli Maurer de, 30 Temmuz 2005 günü İsviçre Bayramında yaptığı konuşmada, Ermeni soykırımına ilişkin Milli Meclis Kararını değiştirmek gerektiğini açıkladı.

Önce takipsizlik kararı verilmişti
2005 yılı 19 Eylül günü İsviçre’ye sorgu için çağırıldım. Lozan Sorgu Yargıcı Jacques Antenen, 3 saatlik sorgudan sonra İsviçre televizyonlarına çıkarak Doğu Perinçek’in suçsuz olduğunu ve bu konuda dava açılmayacağını bildirdi. İsviçre Televizyonu 1. kanalı (STV 1), bu haberi “Doğu Perinçek, İsviçre devletini dize getirdi” başlığıyla verdi.

İsviçre’de büyük bir zafer kazanmıştık. En önemlisi İsviçre hükümeti, kanunun değiştireceğini açıklamıştı. Böylece Ermeni soykırımı yalanı, bu konuda en aşırı düzenlemeyi yapan İsviçre’de bozguna uğruyordu. Mücadelemiz, İsviçre’de kanun değiştiren bir eşiğe ulaşmıştı.

Dışişleri Bakanlığı ve AKP’li milletvekilleri
Talat Paşa Komitesi toplantısında
Bu ortamda 2006 Ocak ayında Pera Palas’ta yaptığımız Talat Paşa Komitesi toplantısına Dışişleri Güvenlik Dairesi Başkan Yardımcısı Nevzat Uyanık Dışişleri Bakanı adına konuştu. Aynı toplantıya AKP Milletvekili Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş da katıldı ve Komite’nin üyesi oldu. Daha sonra TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger, Kırıkkale milletvekili Vahit Erdem ve birçok AKP milletvekili daha Talat Paşa Komitesi’ne üye oldular ve Mehmet Dülger Komite’nin sözcüsü olmayı kabul etti. Berlin mitingi ve yürüyüşünü hep birlikte gerçekleştirmeyi kararlaştırdık.

2006 başında müdahale geliyor
2006 yılı Ocak sonunda birden hava değişti. Tayyip Erdoğan Kızılcahamam toplantısında, Nevzat Yalçıntaş’ı ve diğer AKP milletvekillerini “siz nasıl Rauf Denktaş ve Doğu Perinçek’in arkasından yürürsünüz” diye azarladı. Gazeteler aynen böyle yazdı.

18 Mart 2006 günü Berlin’de yapacağımız miting ve yürüyüş öncesinde Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi M. Ali İrtemçelik, Alman polisiyle birlikte mitingi baltalayacak gayretlere katıldı ve gazetelere açıklamalar yaptı.

Daha sonra bir Dışişleri yetkilisi bana, İrtemçelik’e bizzat Tayyip Erdoğan’ın talimat verdiğini belirtti. Sayın Deniz Bölükbaşı, “Dışişleri İskelesi” başlıklı kitabında İrtemçelik’in dürüst bir insan olduğunu belirtiyor. Umarız İrtemçelik, kendisine yapılan baskı konusunda kamuoyunu aydınlatır.

Lütfen değerlendiriniz, Alman İdare Mahkemesi ve Yüksek İdare Mahkemesi, Alman polisinin miting yasağını iki kez kaldırıyor. Fakat Tayyip Erdoğan’ın Büyükelçiliği Alman polisiyle birlikte mitingi baltalıyor.

Avrupa Parlamentosu’nun
Talat Paşa Komitesi kararı
AKP hükümetinin birden Ermeni soykırımı yalanına karşı mücadele edenlere cepheden savaş açması, 2006 Ocak ayında Avrupa Parlamentosu’na da yansıyan müdahale üzerine oldu. Avrupa Parlamentosu’nun Alman Hıristiyan Demokrat Grup Başkanı Marcus Feber Talat Paşa Komitesi’nin faaliyetini önlemek için öneri verdi ve basın toplantısı yaptı. Atlantik sistemi harekete geçmişti ve Tayyip Erdoğan yönetimi derhal disipline uydu. Eylül 2006’da Avrupa Parlamentosu, Talat Paşa Komitesi’nin dağıtılmasının Tayyip Erdoğan yönetiminden istenmesine karar verdi.

Beşiktaş yargısı hangi görevi yapıyor
Ergenekon İddianamesi, Talat Paşa Komitesi’nin faaliyetini suç eylemleri arasında uzun uzun anlatmaktadır.

Beşiktaş Savcısı Cihan Kansız, her tutuklamada uzun uzun Talat Paşa Komitesi’ni sormaktadır. En son İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin ve arkadaşlarıyla Aydınlık Genel Müdürü Mehmet Sabuncu ve arkadaşlarına bu soruyu yöneltmiştir.

5 yıldır aynı zamanda ihanetle savaşıyoruz
Şimdi Ermeni soykırımı, yeniden Fransa Meclisi’nin gündeminde. Yarın Ermeni soykırımını inkar suçu görüşülüyor. Görüntülere hiç bakmayın, AKP iktidarı ve Beşiktaş yargısı, Ermeni soykırımcılarının baş destekçisidir. Biz, bunları 2006’dan bu yana 5 yıldır yaşıyoruz.

Dışişleri Bakanlığı görevlileri farklı. Onlar AKP iktidarına rağmen bizimle birlikte mücadele etmişlerdir.

Ve İsviçre yargısının Doğu Perinçek hakkında verdiği mahkûmiyet kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde önümüzdeki aylarda karara bağlanacak. Doğu Perinçek, ABD merkezli bir tertiple, aynı zamanda Ermeni soykırımına karşı mücadelesi nedeniyle 3,5 yıldır hapistedir. Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi’ne bundan daha açık bir mesaj olabilir mi?

BOP Eşbaşkanlığı Türkiye’yi Ermeni soykırımı konusunda da içerden vurmaktadır.