İlber Ortaylı’nın Mustafa Kemal’in Birinci Dünya Savaşı’na ilişkin görüşlerine ilişkin söyledikleri hiçbir belge ve kanıta dayanmıyor. Aksine Atatürk, Osmanlı Devletinin eninde sonunda savaşa katılmak ve Almanya’nın yanında yer almak zorunda olduğunu beş ayrı tarihte belirtir. Zamanın Helferich, Rohrbach, Rudbrick, Lenin gibi önemli iktisatçıları ve tarihçilerinin de saptadığı üzere, savaşın dışında kalamayacak tek bir ülke varsa, o da Osmanlı Devletiydi. Çünkü savaşın en önemli nedeni, Osmanlı Devletinin paylaşılmasıydı. İngiliz, Fransız ve Rus strateji uzmanları da, Türkiye’nin Almanya dışında müttefiki seçme olanağı bulunmadığını da belirtirler.
İlber Ortaylı ile İsmail Küçükkaya’nın yaptığı uzun söyleşi kitap olarak çıktı. 1923 Cumhuriyetin ilk Yüzyılı 2023 başlığından da anlaşılacağı gibi, bu söyleşide İlber Ortaylı dostumuzun yakın tarihimiz üzerine görüşleri var. Söyleşinin kolaylığı şurada: Herhangi bir kaynak göstermeden akla gelen her şey söylenebiliyor. Bu tür söyleşiler, insanı her şeyi bilen konumuna da getirebiliyor.
Ortaylı, değerli tarihçilerimizden. Söylediklerinin toplumda ağırlığı olduğu anlaşılıyor. Biz, bu köşede yalnız Birinci Dünya Savaşı üzerine temel yanlışına değineceğiz.
- Ortaylı, Birinci Cihan Savaşı’nda Mustafa Kemal’in “savaşmaktan yana olmadığını” öne sürüyor (s.39). Kaynakları incelemeden ısrar ettiği görüş bu.
- İkincisi, Cihan Harbinin “dışında kalmanın” mümkün olduğu kanısında. Bunun için, İttihat Terakki hükümetinde “ince politika yönetecek kadro” göremiyor (s.44).
- Üçüncüsü, “Büyük harbin yıkım getirdiğine” vurgu yapıyor (s.44). Tarihi, varolan seçenekler içinde tartışmıyor.
Mustafa Kemal’in ısrarlı görüşü:
Savaşın dışında kalamazdık
Atatürk’ün 1905’ten 1938’e kadar bütün yazdıklarını ve söylediklerini incelersek, hepsi 30 cilttir, Birinci Cihan Harbi’nde savaşmaktan başka bir seçenek bulunmadığını ısrarla vurgular. Bu saptamasıyla çelişen açıklaması yoktur. Osmanlı Devletinin eninde sonunda savaşa katılmak ve Almanya’nın yanında yer almak zorunda olduğunu beş ayrı tarihte belirtir:
10 Ekim 1919: Sivas’tan Harbiye Nazırı Cemal Paşa’ya yolladığı yazısı.
3 Ocak 1920: Ankara Belediye Başkanı’nın verdiği ziyafetteki konuşması.
29 Şubat 1920: Ankara’dan Talat Paşa’ya yolladığı mektup.
24 Nisan 1920: Ankara’da Büyük Millet Meclisi’nin açılışının ertesi günü Meclis kürsüsünden anlattığı siyasal rapor.
24 Nisan 1921: Ankara’da Hakimiyeti Milliye gazetesinde yayımlanan görüşmesi.
Atatürk’e göre savaşa girmemizi zorunlu kılan nedenler
Atatürk’ten alıntıları buraya uzun uzun sıralama olanağımız yok, ama bu kaynaklara bakılmasını öneririm. Atatürk, Osmanlı Devleti’nin savaşa girmekten kaçınma seçeneğinin bulunmadığını bütün kanıtlarıyla ortaya koymuştur. Atatürk’ün soyut olarak sıraladığı nedenler dört maddede toplanabilir:
1. Tarihî vakalar,
- İstanbul’un gizli anlaşmalarla Çarlık Rusyası’na verilmiş olması,
- İtilaf Devletlerinin bir Ermeni cumhuriyeti oluşturma kararları,
- İngilizlerin daha dört ay önce Osmanlı Devleti’nin ısmarladığı modern savaş gemilerine elkoyması ve 7 milyon lirayı gaspetmesi,
2. Siyasal dengeler.
- İtilaf Devletlerinin Türkiye’ye düşmanlıkları,
- İngiltere ve Fransa’nın Rusya’yı Türkiye’ye tercih etmiş olmaları,
- Rusların İtilaf Devletleri’nin yanında olması,
- Almanya’nın İtilaf Devletleri’ne karşı savaşıyor olması.
3. Silahlı tarafsızlık için gerekli vasıtaların bulunmayışı,
4. Türkiye’nin coğrafî mevkii.
Dünya tarihçileri ve iktisatçıları ne diyor
İlber Ortaylı’nın Mustafa Kemal’in görüşlerine ilişkin söyledikleri hiçbir belge ve kanıta dayanmıyor. Ama daha önemlisi, yakın çağ tarihçisi olarak Birinci Dünya Savaşı’na ilişkin temel bilgisi gerçekle bağdaşmıyor.
Birinci Dünya Savaşı’nın dışında kalamayacak tek bir ülke varsa, o da Osmanlı Devletiydi. Çünkü savaşın en önemli nedeni, Osmanlı Devletinin paylaşılmasıydı. Savaş sonrası haritaya baktığımız zaman da, bunu görürüz.
Birinci Dünya Savaşı dönemin Helferich, Rohrbach, Rudbrick, Lenin gibi önemli iktisatçıları ve tarihçileri hep aynı tahlili yapmışlardır. Yalnız onlar değil, İngiliz, Fransız ve Rus strateji uzmanları dahil, Birinci Cihan Savaşı öncesi gerçeği herkes için aynıdır. Türkiye, paylaşıldığı için savaşa girmek zorundaydı ve Türkiye’nin Almanya dışında müttefiki seçme olanağı da yoktu.
Birkaçını sıralayalım:
- K. Helferich, Der Weltkrieg, s. 53.
- Rohrbach, Krieg und die deutsche Politik.
- Lenin, “Oportünizm ve İkinci Enternasyonal’in Çöküşü” başlıklı ünlü yazısında yer alan ilgili bölüm için bkz. Doğu Perinçek, Lenin Stalin Mao’nun Türkiye Yazıları, 3. basım, Kaynak Yayınları, İstanbul, Temmuz 1992, s. 99.
- Özellikle okunmasını öneririm: Yusuf Akçura, “Osmanlı Devleti umumi harpte tarafsız kalabilir miydi”, Türk Tarih Encümeni Mecmuası, 1 Haziran 1928. Bu yazı Ahmet Hazerfen tarafından eski Türkçe yazıdan Latin harfli yazıya çevrildi Teori dergisinin Aralık 2001’de yayınlanan 143. sayısında yer alıyor.
- Yine Yusuf Akçura’nın “Siyaset ve İktisat Hakkında” başlıklı yazısı.
- E.E. Adamof, Çarlık Belgelerinde Anadolu’nun Paylaşılması, dördüncü basım, Kaynak Yayınları, İstanbul, Mart 2001, s. 73 vd.
- Mahmut Esat Bozkurt, Atatürk İhtilali I-II, Kaynak Yayınları, İstanbul, s. 269 vd.
- Yusuf Hikmet Bayur, Türk İnkılâbı Tarihi, c. 3, kısım 1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2. baskı, Ankara 1983, s. 268.
-- Akdes Nimet Kurat, Türkiye ve Rusya, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1990, s. 171 vd.
Türkiye’nin savaşa katılması ve Almanya tarafında yer alması dışında bir seçeneği yoktu. “İnce politika”, ancak savaşa katılmanın tarihi ve savaş sırasında izlenecek çizgiye ilişkin olabilirdi. O zamanki hükümetin bu konudaki hataları tartışılabilir.
YARIN: BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI KONUSUNDA ÇEŞİTLİ YAZAR VE AYDINLARIMIZIN GÖRÜŞLERİNİ TARTIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ.
SAVAŞ YIKIM MI GETİRDİ, DEVRİM Mİ: BU DA ÖNEMLİ BİR SORU.
Atatürk’ün Bütün Eserleri, c.4, s.254; c.21 [Nutuk, Vesikalar] s. 182-183.
Hüsrev Gerede’nin Anıları, Hz. Sami Önal, Literatür Yayınları, İkinci basım, İstanbul, Kasım 2002, s.155.
Atatürk’ün Bütün Eserleri, c.6, s. 411.
Atatürk’ün Bütün Eserleri c.8, s.53 vd.
Atatürk’ün Bütün Eserleri , c.11, s. 143 vd.
Geniş bilgi için bkz. Doğu Perinçek, “Cihan Savaşı ve Türk Devrimi”, Teori, sayı 143, Aralık 2001 ve “Cihan Savaşı ve Talat Paşa, Teori, sayı 194, Mayıs 2006, s.28-66.