İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Koray, Ankara milletvekili adayı Prof. Dr. Ümit Akkoyunlu ve Prof. Dr. Nejat Kaymaz bugün (16 Haziran 2007) İP Genel Merkezi’nde Öğrenci Seçme Sınavları (ÖSS) konulu bir basın toplantısı düzenlediler. Prof. Dr. Semih Koray şöyle konuştu:
Yarın yapılacak olan Öğrenci Seçme Sınavı’na yaklaşık 1 milyon 800 bin öğrenci katılacak. Gençlerimizin meslek alanlarına dağılımını belirlemede en önemli rolü oynayan ÖSS, hem öncesinde doğurduğu hazırlık süreçleri, hem de yol açtığı sonuçlarla, genç insan gücümüzü yıkıma uğratmaktadır.
Orta öğretimimiz, neredeyse bütünüyle üniversite giriş sınavında başarı hedefine kilitlenmiştir. Ancak ÖSS’de başarılı olmak için bin bir zahmetle edinilen beceriler, ÖSS dışında hiçbir yerde işe yaramayan becerilerdir. Gençlerimizi, hayata hazırlamada kullanılabilecek çok değerli eğitim yılları bu yüzden boşa gitmektedir. Açık öğretim de dahil herhangi bir üniversiteye giremeyen öğrencilerin bir yılda yaptıkları yaklaşık 3 milyar 600 milyon saatlik toplam çalışma, yarattığı hayal kırıklığı ve başarısızlık duygusu dışında başka hiçbir işe yaramadan heba olup gitmektedir. Üniversiteyi kazanan öğrenciler açısından ise bu çalışma, bırakalım üniversite eğitimine bir temel oluşturmayı, tam tersine eğitim açısından giderilmesi gereken yanlış ve derin izler bırakmaktadır. Bu çalışma için seferber edilen öğretmenlerin emeğini, ailelerin çektiği maddi ve manevi sıkıntıları, bu etkinliğe tahsis edilen bina ve benzeri maddi olanakların hepsini, zarar hanesine eklersek, uğranılan insan gücü israfı çok büyük boyutlara ulaşmaktadır.
ÖSS, öğrencilerimizi, hem kendi merak ve yetenekleri, hem de ülkenin ihtiyaçları açısından yanlış meslek alanlarına savurmaktadır. ÖSS, bu açıdan bir insan borsası gibi çalışmaktadır. ÖSS’de alınan puanlar, hemen hemen hiç ziyan edilmemektedir. Oysa öğrencilerin, merak ve ilgileriyle, aldıkları puanı ziyan etmeden girebilecekleri bölümler arasındaki örtüşmenin yeterince büyük olmadığı açıktır. Bu sistem, puan ziyan etmemek uğruna, ciddi ölçüde öğrencilerin ziyan olmasına yol açmaktadır. ÖSS’nin yol açtığı alan dağılımının ülkenin yetişmiş insan gücü gereksinimiyle olan ilgisi de bütünüyle rastlantısal kalmaktadır. Çünkü bütün borsalar gibi, ÖSS borsası da miyoptur. Öğrencilerin seçimini yönlendiren unsur, ilgili meslek alanının 15-20 yıl sonra ülkemizin inşası açısından taşıyacağı önem olacağı yerde, bir önceki senenin taban puanları olmaktadır.
ÖSS FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLAMIYOR
Tüm öğrencilerin aynı sınava giriyor olması, kuşkusuz ÖSS’nin “fırsat eşitliği” sağladığı anlamına gelmemektedir. Bugün bir çocuğun hangi ana okuluna gittiği, neredeyse hangi üniversitelerin hangi bölümlerine girebileceğini büyük ölçüde belirler duruma gelmiştir. İlk ve ortaöğretimde, öğrencileri hayata hazırlama hedefinin yerine üniversite giriş sınavına hazırlama hedefinin geçmesi, “fırsat eşitliğine” hizmet etmemektedir. Tam tersine, eğitimin, başlangıç koşullarındaki eşitsizliği daha da pekiştirici etkisini güçlendirmektedir.
ÖSS ADIM ADIM KALDIRILACAK
İşçi Partisi olarak bizim anlayış ve programımıza göre, insan gücümüz, ulusumuzun en önemli zenginlik kaynağıdır. İnsan gücümüzü israf etmek de, yapılabilecek israfların en kötüsüdür. Çünkü bu, kısmen de olsa telafisi olmayan bir israftır. Eğitim alanında dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, gençlerin merak ve yetenekleriyle ülkenin gereksinimlerinin uygun biçimde birleştirilmesidir. Bu nedenle, İşçi Partisi iktidarı altında, ÖSS’nin ortaöğretimin içini boşaltan etkisine son verilecek, ÖSS adım adım kaldırılacaktır. Üniversiteye giriş usulleri, gençlerimizi hayatın her alanında yol gösterici ve nitelikli bilgi ve becerilerle donanmış Cumhuriyet yurttaşları olarak yetiştirmeyi hedefleyen bir ortaöğretime dayalı hale getirilecektir. Ekonomik, toplumsal ve kültürel kalkınmanın ihtiyaçlarına cevap veren meslek eğitimi geliştirilecektir.
MESLEK SEÇİMİ EĞİTİM SÜRECİNİN BÜTÜNÜNE YAYILACAK
İnsan gücümüzün yetiştirilmesi, ülkenin öngörülen gereksinimleri doğrultusunda özenle planlanacaktır. Eğitimin her kademesinde keşfedilen ve işlenen yetenekler, bu plan doğrultusunda seferber edilecek, meslek seçimi, eğitim sürecinin bütününe yayılacaktır. Eğitimin her kademesinin sonunda, her öğrencimiz, seçeneksizlikle ya da kendi kişiliğinin sınanması olarak algılamak zorunda bırakıldığı tek bir sınavla değil, her biri içine sinen birden çok seçenekle karşı karşıya kalacaktır. “Fırsat eşitliği”, eğitime yüklenen bu işlevin yurdun her köşesinde yetkin biçimde yerine getirilmesiyle sağlanacaktır.
Partimizin bu yaklaşımının ardındaki temel unsur, eğitimi “kişisel bir yatırımdan” ibaret gören anlayışı reddederek, eğitimi ulusun geleceğinin belirlenmesindeki en önemli kamu değeri olarak görmesidir. Diğer alanlarda olduğu gibi, bu alanda da, İşçi Partisi’nin bütün diğer partilerden olan farkı burada yatmaktadır.