İşçi Partisi Ankara İl Örgütü, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e Ergenekon davasında yaptığı savunmadan dolayı verilen 16yıl hapis cezasını protesto etmek için Adalet Bakanlığı’na yürüdü.
Yüzlerce İşçi Partisi üyesinin katıldığı eylem, polis barikatıyla karşılaştı.
İşçi Partisi Ankara İl Başkanı Teoman Alver, polis barikatı önünde bir konuşma yaptı.
“Meclis koridorlarında yapılan eylemlere göz yumanlar, haksızlığa ve kanunsuzluğa karşı gösterdiğimiz demokratik tepkiye bile tahammül edememişler, barikatlarla kanunsuzluklarını bir kez daha göstermişlerdir” diyen Alver, polisin barikat kurmasına tepki gösterdi.
Alver'in konuşması sık sık "Perinçek'e Özgürlük, Kahrolsun Faşist Diktatörlük", "Perinçek Çıkacak Hesap Soracak" sloganlarıyla kesildi.
Ankara İl Başkanı Teoman Alver, sözlerini şöyle sürdürdü:
SİLİVRİ’DE SAVUNMA SUÇ OLDU!
Silivri’de görülmekte olan “Ergenekon davası”nda, savunma yapmak suç oldu.
Mahkemede iddialara karşı savunma yapan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek hakkında açılan 5 ayrı davada, toplam 16 yıl, 7 ay, 28 gün hapis cezası verildi.
Yine aynı nedenlerle açılan ve devam etmekte olan diğer 6 davada, 14 yıldan 26 yıla kadar hapis cezası daha isteniyor.
Ayrıca, Perinçek hakkında savunmasında söylediği sözlere ilişkin, henüz dava aşamasına gelmemiş çok sayıda soruşturma da devam ediyor. Yani, savunma yapmanın bedeli, şimdilik 40 yıl hapis! İleride bunun kaç yıla çıkacağı belli değil!
DANIŞTAY KATİLİ “OSMANIM”A KORUMA!
Söz konusu davalar ve soruşturmalarda, Perinçek’in “Ergenekon davası”nda yaptığı savunmalarında, “Ergenekon davası” hâkim ve savcıları ile Abdullah Gül, Tayyip Erdoğan ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’a hakaret ettiği iddia ediliyor ve her birisi için ayrı ayrı ceza verilmesi isteniyor.
Hatta iddiaların arasında, savcıların “Osmanım” diye seslendikleri menfur Danıştay saldırısı faili Osman Yıldırım’a mahkeme hâkiminin 36 kez “Osman Bey” diye hitap etmesine karşı çıkan ve bunu eleştiren, Osman Yıldırım’ın “Danıştay katili” olduğunu söyleyen Perinçek’in, Osman Yıldırım’a “hakaret” ettiği dahi iddia ediliyor.
REDDİ HÂKİM TALEBİ DE SUÇ!
“Ergenekon davası”na bakan Özel Görevli Mahkeme Hâkimlerinin tarafsız olmadıklarını, Özel Görevli Savcıların Cumhuriyet adına değil, Fethullah adına görev yaptıklarını söyleyen ve “reddi hâkim” talebinde bulunan Perinçek’in; “... İki yargı var bakın. Bir Türk yargısı var, Türk yargısında ne oluyor? AKP, Cumhuriyet yıkıcısı olduğu için mahkûm ediliyor. Ben de o AKP’ye sırtını dayayan, AKP’nin Amerika’ya yaslanarak Türkiye’ye karşı yürüttüğü operasyonda sorumluluk üstlenen, inatla o sorumluluğu yerine getiren hâkimi reddediyorum…” sözlerinin cezası, 1 yıl 9 ay hapis!
SÖYLEYEN FEHMİ KORU, CEZA DOĞU PERİNÇEK’E
“Ergenekon davası”nın, ABD Başkanı Bush ile Tayyip Erdoğan arasında “Oval Ofis”te 2007 yılında yapılan görüşmede planlandığının açıklandığını belirten Perinçek’in;
“…Fehmi Koru diyor: Kasım 2007 günü Oval Ofiste basıldı Ergenekon soruşturmasının düğmesine, hangi ceza muhakemeleri usul kanununda bir soruşturmanın düğmesine, ABD başkanı basıyor. Amerikan kanununda bile bu yoktur. Amerikan kanununda bile Amerikan başkanı bir soruşturma düğmesine basamaz. Ama bir düğmeye basıyor. İşte bu çadır mahkemesinin düğmesine orada basılmış. Ben ‘çadır mahkemesi’ demiyorum. Tayyip Erdoğan ‘çadır mahkemesi’ diyor...” şeklindeki açıklamasına, “müştekiler”den birinin de Recep Tayyip Erdoğan olduğu belirtilen iddianamede istenen ceza, 1 yıl 2 ayan 2 yıl 4 aya kadar hapis!
SAVUNMA DOKUNULMAZLIĞI YOK SAYILIYOR!
Doğu Perinçek’e verilen hapis cezaları gayrimeşru ve kanunsuzdur. Nitekim Türk Ceza Kanunu’nun, “savunma dokunulmazlığı”na ilişkin 128. maddesine göre; “Yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olarak somut isnatlarda ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde ceza verilmez”.
Doğu Perinçek’in dava konusu edilen ve cezalandırılan sözleri, görülmekte olan siyasi içerikli ceza davasında yapılan savunmalarda söylenmiştir.
TÜRKİYE’Yİ SAVUNMAK CEZALANDIRILIYOR!
Doğu Perinçek’e verilen hapis cezaları yalnızca kişinin kendini savunma hakkının sınırlanmasıyla açıklanamaz. Doğu Perinçek, Ergenekon tertibi kapsamında tutuklu bulunduğu 4 yıl boyunca tüm duruşmalarda aynı zamanda Türkiye’yi savunmuştur. Genel Başkanımız Ergenekon tertibinin Türkiye’yi hedef alan bir Amerikan projesi olduğunu saptamış ve savunmasını buna göre yapmıştır.
ÇÖKEN TERTİBE YENİ CEZA YOLLARIYLA YAMA!
İşin aslı şudur:
Sayın Perinçek, Türkiye’nin milli güçlerine karşı düzenlenen ve bir düşman operasyonu olan tertip kapsamında yaklaşık 4 yıldır tutuklu, 10 aydan bu yana 3,5 metrekarelik hücrede!
Sürdürülen yargılamada, iddialar, uydurmalar, iftiralar tek tek çürütüldü.
Artık, bu iddialara dayalı olarak ceza verilmesi mümkün değil.
Öyleyse, tutuklu bulundurulduğu süreyi, hücrede gerçekleştirilen bu yargısız infazı karşılayacak başkaca cezalar uydurulması gerekiyor.
İşte, tertipçilerin telaşı budur!
CEZALAR “YENİ” HSYK’NIN ATADIĞI HÂKİMDEN
Onun içindir ki, savunmaları nedeniyle Doğu Perinçek’e verilen bu ceza kararlarının hepsinin altında, yeni HSYK tarafından atanan aynı yargıcın imzası bulunmaktadır.
Bu kararlar Türk Yargısının, Türk Hukukunun kararları değildir. Uygulanan Gladyo hukukudur, faşizmin kurallarıdır.
CEZALAR YASALARA DA AYKIRI!
Türk Ceza Kanunu’nun, “savunma dokunulmazlığı”na ilişkin 128. maddesine göre; “Yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde ceza verilmez”.
Sayın Perinçek’in dava konusu edilen sözleri, siyasi içerikli ceza davasında yapılan savunmalarda söylenmiştir. Bu bakımdan ceza kararları, yasalara da aykırıdır.
SİLİVRİ-HASDAL DUVARLARI YIKILACAK
Sayın Perinçek’e verilen bu cezalar, hukuksuzluğun, kanunsuzluğun Silivri Kal’asının duvarlarını aşıp ülke sathına yayıldığını bir kez daha göstermektedir.
Ancak, tertipçilerin çabaları boşunadır. BOP Eşbaşkanlığı yıkılacak, Türkiye ABD güdümünden kurtulacak ve Silivri-Hasdal duvarları yıkılarak Perinçek ve tüm yurtseverler özgürlüklerine kavuşacaklardır.