İşçi Partisi, emek konfederasyonlarının aldıkları 26 Mayıs'ta Genel Eylem ve İş Bırakma kararını yaşama geçirmek için çalışmalara başladı. Bu kapsamda 8 Mayıs 2010'da Ankara'da "İl Başkanları Toplantısı" düzenlendi. Toplantıya İl Başkanlarının yanı sıra il örgütlerinde sendikal ve kitle örgütleri alanında çalışmalardan sorumlu yöneticiler, merkez büroların üyeleri, Öncü Gençlik, Öncü Kadın, Emekçi Gençlik örgütlerinin yöneticileri katıldılar. Toplantının açılış konuşmasını yapan Genel Sekreter Hasan Basri Özbey şunları söyledi;
2009 Sonbaharından bu yana, halk hareketi, işçi, kamu emekçisi, serbest meslek sahipleri ve gençlik mücadelesi yükseliyor. Bu mücadeleler, emekçi halkı ve bütün milleti birleştirecektir. Halkın mücadelesindeki yükseliş, derinleşen kriz ortamında daha geniş yığınları kucaklayacak ve daha ileri biçimlere ilerleyecektir.
Tekel Direnişi başta olmak üzere, kamu çalışanları sendikalarının 25 Kasım Genel Eylemi, itfaiyecilerden, eczacılara çeşitli kesimlerin sokağa çıkmasının yarattığı olumlu durum, altı konfederasyonun 26 Mayıs 2010 günü genel eylem yapma kararı almalarını sağlamıştır.
1 Mayıs’ta milyonların alanlarda buluşması, iktidarı hedeflemeyen, muhalif bir görüntü vermekle birlikte, 26 Mayıs’ı güçlendirecek önemli bir adım olmuştur.
Önümüzdeki yakıcı görev, Tayyip Erdoğan iktidarından kurtulmaktır. Yıkılacaklardır! Bu kaçınılmaz sondan kurtulma şansları yoktur. Ancak Tayyip-Gül İktidarının yıkılması kadar önemli olan yerine neyin geleceğidir.
Ülkemiz, 1920’lerden bu yana ilk kez yeniden bir devrimci durum dönemine girmektedir. Türkiye’nin gündeminde olan devrim, bir temenni değil sürecin nesnel sonucudur. Türkiye ya devrimle kurtulacak, ya da ayakları altında kalacaktır.
Önümüzdeki devrimci süreci yönetebilecek program ve kadroya sahip bir tek İşçi Partisi vardır. Türkiye halkı, Partimizi zor günlerin güvencesi olarak görmektedir. Halk, bu çıkmazdan bilincinin ve gönlünün bir köşesinde sakladığı İşçi Partisi’ni iktidara getirerek kurtulmayı keşfedecektir.
Şimdi sadece yıkmayı değil kurmayı da planlamak ve uygulamak zamanıdır. Bu ancak doğru önderlikle, halk hareketini büyüterek mümkündür. Yükselen halk hareketi, toplumun diğer kesimlerini ve güçlerini de harekete geçirecek onların da görevlerini yapmalarını sağlayacaktır.
“Tayyip Erdoğanların yıkılması”, “Milli Hükümet”, “Batı’dan kopuş” sürecinin olgularını görmek, buna göre strateji belirlemek ve kavramak yakıcı sorundur. Bunun için 40 yıllık devrim ve iktidar formüllerimizi, girmekte olduğumuz devrimci durum dönemine uygun hale getirip Milli Hükümete gidecek yol haritamızı çiziyoruz ve uygulamaya geçiyoruz.
GÖREV: 26 MAYIS’A SİYASAL, ÖRGÜTSEL VE PRATİK ÖNDERLİK
26 Mayıs, bir veya birkaç günlük eylem değil yeni bir sürecin başlangıcı ve adıdır. Halk hareketinin yükselişinde, çıtayı yükseltecek ve sürekliliği sağlayacaktır. Bu itibarla 26 Mayıs çalışması, halk hareketini yükseltme, büyüterek sürdürme ve zaferle taçlandırma sürecinin büyük bir adımı olacaktır.
8. Genel Kurultayımız, Partimizin önüne “Milli Hükümet için halk hareketinin başına” geçme görevini koymuştur. Bunun koşulları vardır. Öncelikle, birikimimizin büyüklüğünü unutmadan, tarihsel görevimizi zihnimize kazıyacağız. Halkın İşçi Partisi’nin önderliğinde toplanması, Partimizin kendi tarihsel görevini kavramasına ve hayata geçirmesine bağlıdır. Partimizin “yaparım” kararlılığını ortaya koyması ve sorumluluk üstlenmesi her işin başıdır.
Parti örgütlerimiz buna uygun tutum almaya kararlı olduğunu göstermeye başlamıştır. 1 Mayıs mitinglerine güçlü ve disiplinli katılımların sağlanması, Partinin adalelerini germeye başladığını göstermektedir. Şimdi önemli bir sınavın arifesindeyiz.
2007 deneyimi göstermiştir ki, milyonlarca halkın mücadeleye atılması yetmiyor. Partinin bu mücadeleyi iktidara yöneltecek gücü toplaması ve önderlik rolünü yerine getirmesi gerekiyor. Halk hareketi içindeki önder konumumuzu güçlendireceğiz.
26 Mayıs Genel Eylemi’nin güçlü olması, katılımın azami düzeye varması ve nihayet başarıya ulaşması sadece konfederasyonların iradesine bırakılamaz. Bu görev, her şey ve herkesten önce Partimize aittir. Bu itibarla örgütlerimiz, 26 Mayıs Genel Eyleminin asli sahibi, sorumlusu, siyasal önderi olduğumuz anlayış ve kararlılığı ile çalışacaklardır.
En önde yer alacağız ve mücadeleyi örgütleyeceğiz. Görevimiz, krizin ezdiği emekçi sınıfları ve millî güçleri mücadeleye seferber etmek, halk önderlerini ve kitleleri örgütlemek, krizden çıkış programı çevresinde birleştirmek ve iktidar hedefine yöneltmektir. Kitle hareketinin gelişme yatağına yönelmesi için, Partimiz mücadelede en öne geçecek, mücadelenin hem hamallığını üstlenecek, hem de kurmay görevlerini yerine getirecektir.
HEDEF
Hedef, şalterlerin inmesi, kepenklerin, kontakların kapanması, trenlerin durması, okulların boşalması; özetle 26 Mayıs’ta ülkede yaşamın durması, halkın eylemi hissetmesi ve bütün bunlarla Tayyip Erdoğanların fiyakasını bozarak, sersemletmektir. Bunun koşulları vardır. İrademizi koyup gecemizi gündüzümüze katarak, planlı, hedefli, seferber eden çalışma ile başaracağız.
26 MAYIS’IN PROGRAMI
26 Mayıs Genel Eylemi’nin programını konfederasyonlar adına Türk İş Genel Başkanı Sayın Mustafa Kumlu, Tekel eylemi sırasında 14 madde olarak açıkladı. Emekçilerin sorunlarını doğru biçimde tespit eden ve çözüm öneren bu programa 15. Madde olarak “Hükümetin Yıkılması”nı ve iktidar hedefini ekliyoruz.
PARTİ ÖRGÜTLERİNE GENELGE
Toplantıda alınan kararlar doğrultusunda Parti örgütlerine bir genelge gönderildi. Genelge şöyle;
Merkez Yürütme Kurulumuz, önümüzdeki 6 aylık dönemin görevlerini belirlemiş ve planlama yapmıştır. Bu görevler ve plan, “8 Mayıs İl Başkanları Toplantısı”nda ayrıntılı olarak ele alınmış, tartışılmıştır. Görevleri aşağıda sıralıyoruz.
İl Örgütlerimiz, bu görev ve planı, illerine uyarlayacak ve derhal çalışmaya başlayacaklardır.
I. HALK HAREKETİNİN BAŞINA!
1. 26 Mayıs’a siyasi, örgütsel ve pratik önderlik:
a. GÖRÜŞMELER VE YÖNETİŞİM
• İl Yönetim Kurullarımız, 26 Mayıs Eylem Komitesi’dir. İllere özgü bir eylem planı hazırlanacaktır.
• İllerde faaliyet yürüten bütün sendikalar ziyaret edilecek, eylem planımız sunulacak, süreci birlikte planlama olanakları yaratılacaktır.
• İllerimizdeki meslek odaları, esnaf odaları, ziraat odaları, üretici birliklerinin sürece aktif olarak katılmaları için görüşmeler yapılacak, ortak toplantılar düzenlenecektir.
• Krize Çözüm Kurultayları sonucu oluşturulan birliktelikler harekete geçirilecektir.
• Sendika, meslek odaları ve kitle örgütlerinin önderleri içinde birlikte hareket etmeye en uygun olanlarla, hedefli, özel ilişkiler geliştirilecektir.
b. YOĞUNLAŞMA ALANLARI: İlimizde, öncelikle yaşamı durduracak, halkın genel eylemi hissedeceği iş kolları ile bölge halkının yaşamını etkileyen yerel sorunlara konu alanlar tespit edilecek ve çalışmaya buralardan başlanacaktır. Öncelikli hedef ulaşım, enerji, haberleşme, eğitim ve sağlık işkollarıdır.
c. ULUSAL GÜÇLER: Başta ADD’ler olmak üzere ulusalcı örgüt ve platformlarla görüşmeler yapılacak, birlikte çalışılıp, sürece aktif olarak katılmaları sağlanacaktır.
d. ÇALIŞMA TARZI: Parti binalarını terk ediyoruz. Genel Merkez kadrolarımız da buna dâhildir ve sahada çalışmanın başında olacaklardır.
e. BİLDİRİ: Merkezi olarak hazırlanacak olan bildiri, il örgütlerimiz tarafından çok sayıda bastırılacak ve dağıtılacaktır. Bildiriye yerel meselelerle ilgili eklemeler yapılabilecektir.
2. Köylü Hareketi ve Kurultaylar
Köylü mücadelesi, halk hareketi içinde büyük önem taşımaktadır. Bu gücü artırmak ve örgütlemek için Köylü Kurultayları düzenliyoruz. Tekirdağ ve Aydın İl Örgütlerimiz Mayıs ayı içinde kurultayları planlamış ve çalışmaya başlamışlardır.
Trakya, Çukurova (Adana – Mersin - Hatay), İçanadolu (Niğde), Akdeniz, Karadeniz ve Doğu Anadolu (Kars – Erzurum - Malatya vd) illerimizde köylü kurultayları için örgütlerimiz gerekli hazırlıkları yapacaklardır.
3. Yerel Mücadelenin Başına
İl Örgütlerimiz, illerindeki yerel gelişmeleri tespit edip yakından takip edecekler ve mücadelenin başına geçeceklerdir. İl örgütlerimiz, yerel mücadele konularının uzmanı olacaklardır. Başarıyı getirecek çözümü ortaya koyacaklardır. Bunu yerel sorunun muhatapları ve önderleriyle birlikte çalışarak yapacaklardır.
4. 6 Ayda 1000 Öncü
6 ayda 1000 öncüyü kazanmak hedefiyle, ilimizdeki öncü tanımlamasına uygun önderler, şahsiyetler titizlikle belirlenip çalışmaya başlanacaktır. Öncülerin partiye katılmaları “transfer çalışması” değil, halk hareketinin başına geçecek karargahı güçlendirme atağıdır. Sadece kuru görüşmelerle değil mücadeleyi birlikte örgütlemek, birlikte karargah oluşturmak teklifi ile gideceğiz. Onlara “gelin mücadeleyi birlikte örgütleyelim, birlikte yönetelim” çağrısı yapılmalıdır. Bu çağrı, davet değil, görev çağrısıdır. Kendimize, partimize güvenelim ve bu özgüvenle göreve davet edelim.
5. Birimlerde İktidar Olmak
Birimlerde iktidar hedefli çalışma esas alınacaktır. Bu yerel iktidar odaklarında çalışmanın yanı sıra aynı zamanda hedef birimdeki yönetici ve önderlerin partiye kazanılmasıdır.
II. ERGENEKON’A KARŞI MÜCADELE
Ergenekon tertibine karşı mücadele yaşamsal önemdedir. Türkiye’nin geleceğinin öncelikli belirleyicilerindendir. Aynı zamanda halk hareketinin de bir parçasıdır. Bu bağlamda Ergenekon tertibine karşı kitlesel mücadeleyi yükselteceğiz.
a. DAYANIŞMA EYLEMLERİ: Tutuklu yakınlarının İstanbul’da başlattıkları eylemlere bütün gücümüzle destek olacağız. İstanbul, Ankara, İzmir örgütlerimiz ve uygun olan diğer illerimizde, tutuklu yakınlarının düzenlemelerine aktif olarak katılacağız. Katılmanın yanı sıra düzenlemelere ön ayak olmak, yardımcı olmak görevimizdir. Buna ilişkin örnek alınabilecek bir yönergeyi ekte gönderiyoruz. Bu yönde yapılacak düzenli etkinlikler giderek büyük bir kitle hareketine dönüşecektir.
b. İMZA KAMPANYASI: Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinim bildirisi anlamlı ve önemlidir, büyük yankı uyandırmıştır. Ergenekon tertibine, hukuksuz, kanunsuz uygulamalara karşı toplumun her kesiminde ciddi tepkiler vardır ve büyümektedir. Bu kapsamda Üniversitelerimizde, diğer kitle örgütü ve meslek örgütleriyle ortaklaşa imza kampanyaları açacağız. Ortak metin zaruri değildir. Metinleri, çalışmayı ortaklaşa yürüteceğimiz dostlarımızla birlikte hazırlayabiliriz.
III. 19 MAYIS’A GÜÇLÜ KATILIM
Öncü Genlik, kitle örgütünün düzenlediği 19 Mayıs etkinliklerine aktif olarak katılacaktır. Gençlerimizin açıklayacakları program çerçevesinde bütün il örgütlerimiz aktif destek sunacaklardır. Partimiz bütün olanaklarını, gençliğimiz için seferber edecektir.
IV. ŞEHİT CENAZELERİ
Şehitlerimizin cenazeleri, sadece tören değil hükümet karşıtı eylemlerdir. Hükümet üyeleri cenazelere katılamaz haldedir. Katılanlar ise yüzlerce kişilik koruma ordularıyla gidebilmektedirler.
Daha dün, şehit olan bir askerimizin babasının “Oğlumun şehit olmasından dolayı gururluyum. Ordumuza ve milletimize feda olsun! Ama bizi yönetenlere hakkımı helal etmiyorum, kahrolsunlar!” sözleri bütün televizyonlarda yayımlandı. Örgütlerimiz şehit cenazelerine aktif olarak katılacaklar ve şehitlerimizin ailelerinin yanında olacaklardır.
V. AYDINLIK: 6 AYDA 20.000’E!
Aydınlık, en önemli mücadele silahımız. Her hafta partimizi ve milletimizi aydınlatıyor, yönlendiriyor. Ancak Aydınlık’ı satmak, okutmak noktasında yeterli gayreti göstermiyoruz. Buna karşın son 6 ayda satışı 5000 artış göstermiştir. Bu artışın büyük kısmı bayi satışıdır. Bayi satışlarındaki ciddi artışa karşın elden satışlarımız yetersizdir. Bu durumu düzelteceğiz.
Bunun için Aydınlık’ın toplam satışını 6 ayda 20.000’e çıkartacağız. Bunun il örgütlerimiz açısından anlamı mevcut satış rakamlarını %50 artırmalarıdır. Bu artış bayi satışlarının artmasını da sağlayacaktır.
Satışı artırma yol ve yöntemlerine ilişkin tecrübelerimiz fazladır. Yeter ki isteyelim, irade gösterelim; bu halde 20.000 hedefinin küçük kalacağını hep birlikte göreceğiz.
VI. KAMU EMEKÇİLERİ ÇALIŞMASI
Kamu çalışanı partili arkadaşlarımız 22 Mayıs 2010 günü Ankara’da toplantı düzenlemektedirler. İllerdeki bütün işkollarında çalışan arkadaşlarımızın 22 Mayıs toplantısına katılmaları zorunludur. İl Başkanlıkları katılımı takip edip denetleyeceklerdir.
Öte yanda kamu çalışanları konfederasyonunun büyütülmesi emek hareketinin doğru rotada, doğru önderlik ve programla büyümesi başarı kazanması için çok önemlidir. Ancak il örgütlerimizin yeterli özen, dikkat ve çabayı göstermedikleri görülmektedir. Bu durumu da değiştireceğiz. Hem birimlerde iktidar olma, halk hareketinin başına geçme görevlerini belirleyip hem de emek örgütüne duyarsız kalmak bir arada olamaz. Bundan böyle İl Örgütlerimizin baş meselelerinden biri kamu çalışanları konfederasyonunun büyütülmesi olacaktır.
Kolay gelsin!
Feda olsun!
Devrimci selamlar.
Hasan Basri Özbey
Genel Sekreter