İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in İsviçre aleyhine AİHM'de açtığı davaya Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin, Perinçek lehine davaya katılması üzerine, Hükümete bu davanın başarıya ulaştırılabilmesi için önerilerde bulunduğu bir basın toplantısı yaptı. Özbey, basın toplantısında şu önerilere yer verdi:
• Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde devam eden “Perinçek-İsviçre” davası, soykırım yalanına son vermek için bir fırsattır.
• Doğu Perinçek’in haklılığını resmen ilan eden Hükümet, davaya katılmakla yetinemez. Aktif destek vermeli, soykırım yalanına karşı etkin mücadele yürütmelidir.
• Davanın ve soykırım yalanına karşı mücadelenin başarısı için Doğu Perinçek başta olmak üzere, Talat Paşa Komitesi’nin eylemleri dolayısıyla suçlanarak, tutuklanmış bulunan yurtsever aydınlarımız serbest bırakılmalıdır.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır. 1915’te soykırım yapmadık vatanımızı savunduk” dediği için İsviçre’de para cezasına çarptırılmıştı.
Bu kararın ardından, Sayın Perinçek’in, İsviçre aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde açtığı davaya Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, Sayın Perinçek’in lehine katılmış bulunmaktadır.
HÜKÜMET: “PERİNÇEK HAKLI”
Türkiye Cumhuriyeti adına AİHM’ye yapılan başvuruda, Doğu Perinçek’in ifade özgürlüğünü kullandığı ve haklı olduğu ifade edilmiştir. Türk Hükümeti, Sayın Perinçek’in, 1915 olaylarının ‘soykırım’ olarak sınıflandırılmasına meydan okuduğunu ve ‘Soykırım iddiaları uluslararası bir yalandır’ diyerek, ‘soykırım’ iddialarının sahiplerini rahatsız eden şok edici açıklamalar yaptığını, Perinçek’in İsviçre’de açıklama yapmasından hemen sonra İngiltere Hükümetinin de benzeri açıklamalar yaptığını, 2011’de, ‘Ermeni soykırımı’nı resmen tanıyan ilk ülke olan Fransa’nın da, ‘Ermeni soykırımı’nı inkâr etmeyi suç sayan kanunu kesin olarak reddettiğini belirterek, İsviçre’nin Perinçek hakkında verdiği kararla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal ettiğinin kabulünü ve İsviçre’nin Perinçek’e tazminat ödemesini talep etmektedir.
SOYKIRIM YALANINA KARŞI MÜCADELEDE YENİ AŞAMA
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yaptığı başvuruyla, “Ermeni Soykırımı” yalanına karşı yürütülen haklı mücadelemiz kritik bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır.
Hükümetin AİHM’ye başvurusu, Sayın Doğu Perinçek’in şikâyeti ile başlayan, Mahkemenin kabul etmesiyle olumlu bir yola giren davada, Türkiye’nin elini güçlendirmiştir.
2015’E HAZIRLIK
Emperyalist merkezler ve Diaspora, sözde soykırımın 100. yıldönümü dedikleri 2015 yılına, bütün dünyada Türkiye’yi mahkûm ettirecekleri bir aşama olarak hazırlanmaktadır.
Soykırım suçuyla mahkûm edecekleri Türkiye’yi bütünüyle teslim almak istemektedirler.
TÜRKİYE’NİN DAVASI
Bu dava sadece Sayın Doğu Perinçek’in değil, Türkiye’nin davasıdır.
Dava, Türkiye’nin başarısı için önemli bir fırsat sunmaktadır.
Hükümet, bu davaya sadece bir dilekçe göndererek katılamaz. Türkiye, bu siyasi davaya, Hükümetiyle, hukuk ve diplomasi birikimiyle, halkımızın gücüyle katılmalıdır.
DAVANIN KAZANILMASININ ÖNEMİ
AİHM, davayı öncelikle sonlandırma eğilimindedir ve çok önemlidir.
Perinçek-İsviçre davası, emperyalizmin soykırım yalanıyla Türkiye’ye karşı yürüttüğü saldırının en zayıf noktasını oluşturmaktadır. Çünkü “Soykırım yapılmamıştır” demenin suç sayılmasını, yani açık bir fikir suçunu kimseye anlatmaları mümkün değildir.
Bu davayı kazanacağız. İsviçre Hükümetini mahkûm ettireceğiz.
Bu aşamadan sonra ise, emperyalist yalana karşı mücadelemizi daha ileri bir mevziden yeni ataklarla sürdüreceğiz.
AİHM’de kazanılacak başarı, bu emperyalist oyunu bozma yönünde önemli bir adım olacaktır. Bu başarının paralelinde, güçlü bir biçimde sürdürülecek eylem çizgisi, Batı ve Dünya kamuoyunda etkili olacak ve bu oyun bütünüyle bozulacaktır. Önümüzdeki dönemde bu konudaki emperyalist saldırıyı püskürtmemizin tek yolu budur.
HAKLI OLAN DA, YARGILANAN DA PERİNÇEK
Bilindiği üzere, Avrupa Parlamentosu, 2005 yılında Türk Hükümeti’nden, soykırım yalanına karşı etkili bir mücadele yürüten Talat Paşa Komitesi’nin dağıtılmasını istemişti.
Ardından, “Ergenekon soruşturması” kapsamında Talat Paşa Komitesi’nin faaliyetleri suçlama konusu yapılmıştı.
Sayın Doğu Perinçek ve arkadaşları, şimdi Hükümetin haklı bulduğu bu eylemleri nedeniyle de yargılanmaktadırlar.
HÜKÜMETE ÇAĞRI
Hükümete acil çağrımız şunlardır:
1. Soykırım yalanına karşı etkili mücadele edilmelidir: Hükümet ve Dışişleri Bakanlığı, devletin bütün olanaklarını ve özellikle yurtdışında yurttaşlarımızın gücünü de seferber ederek, siyaset, diplomasi, hukuk alanında bu yalana karşı etkili bir mücadele açmalıdır.
2. Davaya aktif destek verilmelidir: Hükümet, AİHM’deki davaya aktif olarak müdahil olmalı, Sayın Perinçek’e hukuki, siyasi, diplomatik her alanda destek olmalıdır.
3. Doğu Perinçek ve tüm yurtseverler serbest bırakılmalıdır: Hükümetin AİHM başvurusu ile Ergenekon soruşturması çelişkidir. Bu çelişkiye derhal son verilmelidir.
Davanın ve soykırım yalanına karşı mücadelenin başarısı için, hukuksuzluğa son verilmeli ve Sayın Doğu Perinçek serbest bırakılmalıdır.
Ayrıca Sayın Perinçek’in AİHM’deki dava sürecine katılması da, davanın başarısında büyük önem taşımaktadır.
Bu mücadelede en önemli görevimiz olan “Aydınlatma” açısından da, Ermeni arşivlerindeki araştırmalarıyla soykırım yalanını kanıtlayan ve bugün hukuksuz olarak Silivri’ye tutulan Sayın Mehmet Perinçek de serbest bırakılmalıdır.
Sayın Doğu Perinçek başta olmak üzere, Talat Paşa Komitesi’nin eylemleri nedeniyle suçlanarak tutuklanmış bulunan tüm yurtsever aydınlarımız serbest bırakılmalıdır.
Yurtseverlerin serbest bırakılması, Türkiye’yi, bu emperyalist yalana karşı mücadelede ve özel olarak AİHM’de güçlendirir.
Öte yandan haklarında yurtdışına çıkış yasağı konulmuş olanların yasakları kaldırılmalıdır.
4. Talat Paşa Komitesi soruşturmasına son verilmelidir: Kanunsuz olarak yürütülen, Türkiye düşmanı Talat Paşa Komitesi soruşturmalarına son verilmelidir.
HÜKÜMET GÖREVE
Hükümetin AİHM’ye başvurusu, yeni bir başlangıç olmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, önümüzdeki süreçte haklı mücadelemize en güçlü desteği vermeye çağırıyoruz.
Hükümet, bu konuda gerekenleri ivedilikle yapmalıdır.