İşçi Partisi Genel Sekreteri Dr. Serhan Bolluk başkanlığındaki parti heyeti ile CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Güneydoğu Anadolu bölgesindeki topraksız köylülerle bir araya geldi. İşçi Partisi heyetinde Genel Başkan Yardımcısı Av. Nusret Senem, Kardeşlik Bürosu Başkanı Ali Mercan ve Av. Şakir Keçeli de yer aldı. Heyetin Cuma günü ilk durağı, topraklarına sahtecilikle el konulan Diyarbakır’ın Türkmenhacı köyüydü. Diyarbakır’dan Şanlıurfa’ya giden heyet, “Yıkılsın ağalık” sloganıyla eylem yapan yoksul köylülerle buluştu. Yediyol köyündeki buluşmaya, çevredeki 7 köy halkı da katıldı. Köylüler “Topraksız Köylüler Derneği” kurma kararı
aldılar.
‘Çözüm süreci’ sorusu
Heyet, Diyarbakır Havaalanı’na inince basına ziyaretlerinin nedenini açıkladı.
Basın toplantısında, bazı gazeteciler “çözüm” adı altında yürütülen süreci sordu.
CHP Milletvekili Kamer Genç, soruya “Siz hâlâ Tayyip Erdoğan’dan açılım mı bekliyorsunuz? Hâlâ Amerika’nın bu ülkeye hayırlı bir iş yapacağını mı umuyorsunuz?” sorusuyla karşılık verdi. Serhan Bolluk da gazetecileri, “Evet, biz çözüm süreci için buradayız. Çözüm şeyhlik, ağalık düzenini tasfiye etmek, topraksız köylüye toprak dağıtmaktır. İşte o zaman çözüm gerçekleşir” diye yanıtladı.
Toprak gaspını anlattılar
Basın toplantısının ardından, 20 araçlık konvoyla Bismil’in Türkmenhacı köyüne hareket edildi. öylüler, konuklarını köyün girişinde coşkuyla karşıladılar. Toplantının yapılacağı, köyün en büyük salonuna hepbirlikte yüründü. Sırayla söz alan köylüler Haydar Atabay, Abdullah Atabay, Oktay Atabay, Aziz Atabay ve Alevi köyünün dedesi Hasan Baykurt, 2006 yılından bu yana yaşadıkları toprak sorununu anlattı.
Köylülere dedelerinden kalan arazileri, Bismil’in zenginlerinden Mehmet Faruk Altay sahte verasetçiler bularak üzerine geçirmişti. Köylülerin açtığı davada, verasetçilerin çoğunun hayali isimler olduğu, gerçek olanların da durumdan haberdar olmadığı anlaşılmış ve verasetleri mahkeme kararıyla iptal edilmişti. Sahte verasetçilerden satın alma yoluyla arazileri üzerine geçirdiği anlaşılan Altay ise arazileri işlemediği halde devletten yılda yaklaşık 900 bin TL destek almaya devam ediyordu.
Üstelik, köylülerin avukatı da davadan çekilmesi için ölümle tehdit edilmişti. Köylüler yıllardır çözemedikleri sorunu ayrıntılarıyla anlattıktan sonra söz alan Kamer Genç ve Serhan Bolluk, konunun sonuna kadar takipçisi olacaklarını, sorunu başta Meclis olmak üzere, pekçok kuruma taşıyacaklarını bildirdi. Av. Nusret Senem ve Av. Şakir Keçeli de davaya bakan avukatla görüşerek, sorunun hukuki boyutunda köylülere Ankara’da yardımcı olacaklarını açıkladılar. Heyet, daha sonra Şanlıurfa’ya hareket etti.
Yediyol’da hazırlık
Heyeti taşıyan araçlar Yediyol’a girdiğinde, bir alkış tufanı koptu ve kadın erkek, genç yaşlı yüzlerce köylü hepbir ağızdan “Kahrolsun ağalık, yaşasın Cumhuriyet” sloganını haykırdı. Köylülerin ellerinde kartondan hazırladıkları dövizler vardı. Kiminde “Ağalığa son, hakkımızı isteriz”, kiminde “kahrolsun ağalık” yazıyordu. Bazı köylüler, çocuğunu Türk bayrağına sarmıştı, bazıları yanında arazileri 12 yıl
ekip biçtiklerinin belgesini getirmişti. Duvarlardaki “Toprağımız öldü taziyemiz var”, “Toprağımızı geri isteriz” yazıları ve yanına çizdikleri ay yıldız dikkat çekiyordu. Köy meydanında heyet için bir masa çoktan hazırlanmıştı. Coşkulu kucaklaşmanın ardından ilk söz hakkı topraksız köylülerindi.
‘Ana sütü gibi hakkınız’
Köylü önderlerinden Abdullah Kara ve İbrahim Alkan, konuşmaya 1978 yılında Ecevit’in çıkardığı yasayla kendilerine nasıl toprak verildiğini anlatarak başladı. 12 yıl ekip biçmiş, aile boyu çalışmış, kimseye muhtaç olmadan yaşamışlardı. Köylerinde bayram havası vardı. Ancak Hazine’den kiraladıkları topraklar Özal döneminde türlü oyunlarla ellerinden alınmıştı. O gün bugündür diyar diyar gezip mevsimlik tarım işlerinde çalışıyorlar, aylarca evlerinden, çocuklarından ayrı yaşıyorlardı. Küçük çocuklar babalarını tanımıyordu bile. Üstelik Özal’ın ellerinden alıp ağalara kiraladığı arazileri, AKP iktidarı çıkardığı torba yasayla ağalara satacaktı. Bundan sonra toprak
için mücadele etmekte kararlıydılar. Ama nasıl? Konuklarından yardım istediler. Sözü önce Kamer Genç aldı. Anlatılanlardan çok etkilendiğini belirten Kamer Genç, “Bu topraklar sizin hakkınız, ana sütü kadar helal. Bu meseleyi Meclis’e taşıyacağım. Bunun kavgasını vereceğim” diye konuştu. Oy istemeye gelmediğini vurgulayan Genç, köylülere şöyle seslendi: “Ancak aklınızı başınıza alın.Bu toprakları size Ecevit verdi, Özal aldı. Bu hükümet Özal’ın devamı. Siz mücadele edin, biz de destek olalım.”
‘Topraklar köylüye’
Söz sırası Serhan Bolluk’taydı. Bolluk, “Biz İşçi Partisi olarak 40 yıldan beri ağalığa karşı mücadele eden partiyiz. Hem Hazine’ye ait, hem de zamanında toprakları zorbalıkla gasp eden ağaların elindeki fazla arazileri alıp yoksul ve topraksız köylüye dağıtmak, partimizin programında var” diye konuştu. “Mücadelenizi sonuna kadar destekleyeceğiz. Size söz veriyoruz” diyen Bolluk, “Siz de bu topraklar elinize geçene kadar mücadele edeceğinize söz veriyor musunuz?” diye sorunca, köylüler hep bir ağızdan “Veriyoruz” diye haykırıp, “Yıkılsın ağalık, yaşasın Cumhuriyet” sloganını attılar. Av. Nusret Senem ve Av. Şakir Keçeli de konunun hukuki boyutlarını araştıracaklarını ve yardımcı olacaklarını söylediler.
Topraksız Köylüler Derneği kuruluyor
İşçi Partisi heyeti ve köylüler dün Şanlıurfa’da kahvaltılı toplantıda basın mensuplarıyla bir araya geldiler. Yerel medyanın büyük ilgi gösterdiği toplantıda, köylülerden Ahmet Duyar, ağalığa karşı mücadele bayrağını yükselteceklerini vurgulayarak, “Topraksız Köylüler Derneği” (TKD) kuracaklarını müjdeledi. Aralarında oylama yaparak Ahmet Duyar’ı başkan seçen köylüler, 15 kişinin de dernek yönetiminde görev almaya talip olduğunu belirttiler. Ahmet Duyar,
derneğin bölgede büyük heyecan yaratacağını söyledi. Köylüler ilk etapta Şanlıurfa Valiliği’ne dilekçe vererek ellerinden alınan toprakların kendilerine geri verilmesini isteyecekler.