İŞÇİ PARTİSİ GENEL BAŞKANI DOĞU PERİNÇEK'İN "HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU" YAZI DİZİSİNİN BÜTÜNÜ!

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İşçi Partisi'nin halkla birlikte nasıl örnek belediyeler yaratacaklarını bir dizi yazı ile kaleme aldı. Bugüne dek yedi yazıdan oluşan bu diziyi bir bütün olarak inceleyebilmeniz için bir arada milletimizin dikkatine sunuyoruz.
...

Tarih:

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İşçi Partisi'nin halkla birlikte nasıl örnek belediyeler yaratacaklarını bir dizi yazı ile kaleme aldı. Bugüne dek yedi yazıdan oluşan bu diziyi bir bütün olarak inceleyebilmeniz için bir arada milletimizin dikkatine sunuyoruz.

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU/ BİR: ÖNCE İNSAN
Küresel mafya, Türkiyemizin büyük kentlerini metropol çöplüğü yapmak istiyor.
Küçük kentlerimiz ise, küçük çöplük olacak!
Mafya belediyesinde, insan çöp değerindedir ve çöp yapılmaktadır.
İşçi Partisi olarak buna isyan ediyoruz.
Çöp değiliz, insanız.
Kum yığını değiliz, insanız.
Önce insan diyoruz.
İnsan merkezli insancıl kentler kuracağız.

Otomobili kentlerin tahtından indirecek İnsanı tahta çıkaracağız
Altgeçit-üstgeçit, köprü-tünel, çukur-duvar, hepsi otomobil içindir.
Mafya belediyeleri otomobile tapıyor. Otomobil onların totemidir. Onlar otomobile taparken, halk trafik teröründe kırılıyor.
Halkçı belediye, otomobilin değil, işine giden insanın hizmetindedir. Okuluna giden öğrencinin, dostlarına kavuşacak yurttaşın hizmetindedir.
İnsanlarımız, yollarda saatlerce perişan olmayacak.
Metrodaki, otobüsteki, tramvaydaki, trendeki, yaya kaldırımındaki yurttaşın belediyesini kuracağız.
Otomobili Bizans tahtından indirecek, onun yerine insanı oturtacağız. Büyük kentlerimizin kralı otomobil değil, insan olacak! Otomobilin içindeki insan da bizim insanımızdır.
Yağmurda karda, bodrumda, çukurda, dere yataklarında evlerimizi su basmayacak, kanalizasyonlar patlamayacak, önce kenara itilen insanın belediyesini kuracağız.
Rantçılara, özel çıkarcılara değil, mahalle halkına hizmet vereceğiz.
Bugün mafya belediyeleri sıradan yurttaşa karşı kibirlidir, taş yüreklidir, onları iter kakar.
Bizi gönül insanları yönetecek ve biz gönüllerdeki insancıl yönetimi kuracağız.

Özelci değil kamucuyuz
Mafya belediyeciliği kamu hizmetinin belini kırdı. Belediyeler özelleştirildi, özel çıkara, rantçılara ve taşeronlara teslim edildi, insanın değeri kalmadı.
Özel çıkarcılık, insana karşıdır.
Rantçılık, insana karşıdır.
Özelci değil, kamucuyuz, halkçıyız, insandan yanayız.
Özel çıkarın değil, halkın belediyesini kuracağız.
Kaynaklar mafya rantçılarının banka hesaplarına akmayacak, halka hizmet için değerlendirilecek!

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU – 2 / DOĞAL KENT
İnsan yüz binlerce yıldır doğanın içinde yaşıyordu.
Özel çıkar sistemi, insanı betona gömdü.
Mafyanın çarpık kentlerinde insanlar kum yığını.
Denizlerimiz artık bizim değil, balıkların ve yosunların da değil.
Boğazlarımız, körfezlerimiz, ırmaklarımız, derelerimiz, pınarlarımız bizim değil.
Ormanlarımız, ağaçlarımız, uçan kuşumuz, yüzen balığımız özel çıkara kurban edildi.

Önce kamu
İşçi Partisi’nin yönettiği belediye, önce insan diyor.
İnsan doğada yaşayabilir. Kentleşme, doğa katliamı değildir.
Doğal kent, doğayla uyumlu kenttir.
Özel çıkara teslim olmuyoruz. Kamu çıkarı diyoruz.
Kamu çıkarı, havaya, suya, ağaca, çiçeğe, balığa ve kuşa değer veriyor. Çünkü önce insan diyor.

Temiz hava
Özel çıkarcılık, gaz, duman, egzoz kokusu üretiyor.
Kamu belediyesinde gaza ve dumana değil, temiz havaya özgürlük sağlayacağız.
Egzoz dumanına özgürlük tanımıyoruz, ciğerlerimize özgürlük getireceğiz.
Temiz hava Halk belediyesinde bedava olacaktır.
Yurttaşlarımız temiz hava için onlarca kilometre uzaklara gitmeyecek, kentlerde ciğerlerine temiz hava çekecektir.
Ciğeri olan bütün yurttaşlarımızdan İşçi Partisi’ne oy vermelerini talep ediyoruz.

Temiz su
Önce temiz su!
Avucumuzla çeşmelerden su içtiğimiz kentleri kuracağız!
Her evde, musluk suyu, içme suyu olacak!
Irmaklarımızı, derelerimizi, pınarlarımızı kurtaracağız.
Kıyılar halkındır, özel çıkara teslim etmeyeceğiz.

Derelere ve balıklara özgürlük
İstanbul Boğazı’nın, İzmir Körfezi’nin, Foça kıyısının balıkları dahi Levent Kırca’ya, Hüseyin Tugay Şen’e, Yavuz Efe’ye oy verecekler.
Balıklar ve ağaçlar, İşçi Partisi’nin yönettiği belediyelerde bayram yapacaklar.
Kentlerimizin içinde ırmaklar, dereler akacak, kent alanlarımızın en az dörtte biri orman, bahçe ve park olacak! Kuğular, ördekler kamucu belediyelerimizde şenlik yapacak.
Deprem tehlikesi yüksek olan fay hatları üzerinde yeşil alanları oluşturacağız. Bu alanları ormanlaştıracak, park ve bahçelere dönüştüreceğiz.

Ağaçlara ve çiçeklere özgürlük
Yeşili, griye ve kahverengiye boğdurmayacağız.
Ağaçları testereye, baltaya teslim etmeyeceğiz.
Doğa kirlenmesi, insan kirlenmesidir. Buna izin vermeyeceğiz.
Önce doğa diyoruz!
Betona değil, yeşile,
Duvara değil ağaca ve dereye öncelik veriyoruz!
Çiviyi değil, çiçeği seviyoruz.
Çınar altlarında insan sıcaklığı
Bahçesiz, parksız mahalle olmayacak.
İnsanlarımız, çınar ağaçlarının gölgesinde birbirleriyle muhabbet edecek, insan sıcaklığını yaşayacak.
Bütün bunları başarmak için, mafya belediyelerinden, rantçılardan vazgeçmek durumundayız.

İnsan yığını değil, ferah kent
Milli hükümet, tarımı destekleyecek, köyleri çağdaşlaştıracak ve sanayiyi ülke düzeyine yayacak ve bölgeler arasında dengeli gelişmeye yönelecektir. Böylece kentlere göçe son verecek, hatta büyük kentlerden kırsal alana göçü özendirecektir.
Böylece büyük kentler insan yığını olmaktan kurtulacak ve ferahlayacaktır.
Kendimizin değil Kentimizin belediyesi
Özelcilik ile kamuculuk karşı karşıyadır.
Cumhuriyetçilik, kamuculuktur; elseverliktir.
Bensever değil, elseveriz.
Kendimizin değil kentimizin belediyesini kuracağız.
Kent, baronların değildir; hepimizindir.
Hepimizin kenti doğal kenttir.
Bütün yurttaşlarımızı, ağaçlar, çiçekler, kuşlarla birlikte,
Temiz su,
Temiz hava,
Temiz ve doğal kent için,
Halkın belediyesini hep birlikte kurmaya çağırıyoruz.

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU – 3 / KADINLAR ÖNDE
Nâzım Hikmet, “Yedi tepeli şehirde bıraktım gonca gülümü” diyor.
Gonca güllerin solduğu metropol çöplükleri
Bugün kentler, gonca güllerin solduğu çöplüklere dönüşmektedir. Günümüz metropollerinde kadın terk edilmiştir ve kafese tıkılmıştır.
Küresel merkezlerden dayatılan Yerel Yönetim Yasaları, belde, mahalle ve köyle birlikte kadını da yok saymıştır.
Kadın hayatın dışına itilmiştir; kenarlara, kaldırımlara ve karanlıklara sürülmüştür.
Metropolde kadın, yalnızca alışveriş robotudur. O da parası varsa.
Kapitalizmin özel çıkar sistemi, aşkı yok etmiştir. Gönüllerin bir olduğu gerçek sevgiyi, sadakat ve vefayı her gün katletmektedir. Kadın-erkek ilişkilerindeki bütün güzellikleri çamura gömmektedir. Kadın bataklığa terk edilmiştir.

Kadına öncelik devrim yasası
Halk belediyesinde kadın öndedir.
Kadına öncelik bir devrim yasasıdır, Cumhuriyet ilkesidir.
Çağdaşlığın, eşitliğin, özgürlüğün güvencesi kadındır.
Çocuklarımızın geleceği, kadınların özgürlük ve eşitliğindedir.
Kent ve mahalle hayatını güzelleştiren, kadındır.
Toplumda, çalışma hayatında, eğitimde, sporda, sağlıkta, sanatta, yolda ve mahallede kadına öncelik, çağdaş ve özgür yaşamın temel güvencesidir.

Kadının onuru toplumun onurudur
Halkçı belediye, erkek ile kadın arasındaki eşitsizlikleri toplum hayatının her alanından bütün ekonomik, toplumsal ve kültürel temelleriyle kaldırmak için seferberlik yürütecektir.
Kadının onuru, toplumun onurudur. Kadın onuruna saygının toplum hayatında olağanlaşması için, eğitimin, sanatın ve kültürün bütün olanakları değerlendirilecektir.
Belediye çalışanlarının en az yarısı kadın olacaktır. Çalışan kadının hakları gerçekleştirilecek, eşit işe eşit ücret sağlanacaktır.
Kadına karşı şiddet, hakaret, aşağılama ve haksızlıkların bütün toplumsal temelleriyle kaldırılması için, her alanda kadınların etkin katılımıyla mücadele yürütülecektir. Gerekli kurum ve organlar oluşturulacaktır.
Şiddete ve haksızlığa uğrayan kadınların korunması, toplum hayatına ve üretime katılması için kurumlar ve evler kurulacaktır. Şiddete ve haksızlığa uğrayan kadına yaşamını insanca sürdürmesi ve hakkını araması için her alanda destek olunacaktır.
Kadınların kültürel ve siyasal hayatta önder ve yaratıcı roller üstlenmesinin önündeki engeller temizlenecektir. Bu amaçla mahallelerde yeterli kreş ve yuva açılacaktır.
Kadınları bedenlerini satmaya zorlayan ve aileleri büyük acılara iten ekonomik ve toplumsal koşulların giderilmesi için belediyenin bütün olanakları seferber edilecektir.
Aile korunacaktır. Aile içinde kadının kişilikli, çağdaş, eşit ve önder konumda olması, en temel kültür ve eğitim ilkesidir.
Kadınla özgürleşen ve güzelleşen mahalle hayatı
İnsancıl kentin temeli mahalledir.
Mahallenin hayat kaynağı ise kadınlardır.
Halk belediyesinin her mahallesine mutlaka park, bahçe, çocuk bahçesi, spor salonları ve alanları, kültür merkezleri, tiyatro, düğün ve toplantı salonları yapılacaktır.
Belediye hizmeti, mahalleden, sokaktan başlayacaktır.
Mahallenin eğitim, kültür, spor ve eğlence hayatına kadınların etkin ve önder katılımı, belediye hizmetinin başarı ölçüsüdür.

Halkevlerinin öncü kadınları
Mahallenin kültür, spor, sanat ve eğlence hayatı Halkevleriyle kurumlaştırılacaktır.
Halkevlerinin bütün yönetim ve çalışma kurullarının, üyelerinin en az yarısı kadınlardan oluşacaktır.

Toplumun eğitiminin özü: Kadının eğitimi
Kadının eğitimi, toplumun eğitiminin özüdür.
Halk belediyesi, Halkevlerinde kadının eğitimini birinci görev olarak yerine getirecektir.
Eğitimin amacı, kadının toplumdaki onurlu, özgürleştirici, üretici, yaratıcı ve etkin yerini almasıdır.

Sağlıklı kadın ve çocuk: Sağlıklı toplum
Sağlık hizmeti, Halk belediyesinde mahallelerden başlayacaktır.
Kadın sağlığı, toplum sağlığının esasıdır.
Koruyucu sağlığa öncelik verilecektir. Halk sağlığının korunması, mahalledeki kadından ve çocuktan başlayacaktır.
Bu amaçla Belediye Hastaneleri kurulacak ve mahallelere gezici sağlık hizmeti sunulacaktır.
Yaşlı kadınlar, ölümü beklemekten kurtarılacaktır. Her mahallede yaşlıların mahalle hayatından uzaklaşmadan, mahalle halkıyla iç içe dinlenmeleri, iş yapmaları, sanat ve kültür hayatına katılmaları için olanak ve kurumlar oluşturulacaktır.

Kadınlar en öne!
İşçi Partisi olarak, kadınlarımızı Halk belediyelerini kurmak için göreve çağırıyoruz.
Kadın onuru ve kadınların öncülüğü için kadın-erkek bütün halkımıza sesleniyoruz.
Türkiye’de Öncü Kadın için, İşçi Partisi’nde görev alalım ve yerel yönetim seferberliğine katılalım.
Hak verilmez alınır.
Kadınların özgürlük, eşitlik ve onuru için, kadınlar en öne!
Haydi Mustafa Kemal’in kadınları, Atatürk’ün kızları görev sizindir.

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU – 4 / ÜRETKEN KENT
Günümüz kenti,
- Tüketen kenttir.
- Borçlanan kenttir.
- Rantçıları ve mafyayı sırtında taşıyan kenttir.
- Yorulan kenttir. Çalışanların yollarda, taşıtlarda tükendiği kenttir.
- Suç üreten kenttir.
- Üretici olmayan nüfusun yığıldığı “obez” kenttir.
Çalışanlar, kent hayatının kenarlarına itilmiş, varoşlara tıkılmıştır.
Kentin tahtına emekçiler, üretenler, sanayiciler ve esnaf değil, mafya oturtulmuştur.
Üretkenlik, rantçılara ve mafyaya kurban edilmiştir.

Kentlerde çalışanların ve üretenlerin iktidarı
Kentlerde çalışanların ve üretenlerin iktidarını kuracağız.
Kent hayatı üretkenliğe göre düzenlenecektir.
Ev ile iş arasındaki dağlar kaldırılacaktır.
Yollar, trafik canavarının değil, işine giden yurttaşın olacaktır.
Büyük kentlerimizde ulaşımı felç eden, her gün milyonlarca saat zaman kaybına ve enerji savurganlığına yol açan, ömür törpüleyen bugünkü ulaşım yapısı değiştirilecek, toplutaşımacılık, bu arada yeraltı ve yerüstü raylı ulaşım projeleri hayata geçirilecektir.
Üretimi ve üreticiyi desteklemek amacıyla ulaşım, elektrik, ısınma gibi kamu hizmetleri ucuzlatılacak ve zamanla parasız hale getirilecektir.
Halk belediyesi üretimin ve üreticinin hizmetinde olacaktır.
Kaynaklar sadakaya değil, işsize iş olanağı yaratan üretim ve hizmet projelerine ayrılacaktır. Yeni iş alanları yaratan girişimci desteklenecektir.
Havadan para kazanma aracı olan kent rantları halkın kaynağına dönüştürülecektir. Hazine arazileri, kentte üretkenliğin ve refahın hizmetine sokulacaktır.

Üretkenliğe zarar veren kent şişmanlamasına son
İşçi Partisi’nin Milli Hükümet Programı, kentlerimize üretici olmayan nüfus yığılmasına son verecek çözümler içeriyor.
Vatan bütünlüğü ve refahın yayılması için, bölgeler arasında dengeli kalkınmayı gerçekleştireceğiz. Bu amaçla kamu yatırımlarını öncelikle geri kalmış bölgelere yönlendireceğiz. Bölgeler arasında dengeli kalkınma, sanayinin bütün ülkeye yayılmasını sağlayacaktır.
İşçi Partisi’nde kurulan belediyeler, kentlere nüfus yığılmasını önleyen, kentleri ferahlatan ve böylece üretkenleştiren siyasetler izleyecek, hantal kentleşmeye son verecektir.
Kentlerimizin çevresindeki küçük yerleşim birimleri ve köylerimiz, yaşam için çekici hale getirilecektir.
Verimli tarım topraklarında sanayi kurulmasına ve betonlaşmaya izin verilmeyecektir.
Halk belediyesi, yatırımlarında üretimin geliştirilmesine öncelik verecek, üreticiyi özendirecek ve üretim koşullarını elverişli kılacaktır.

İş yapma mutluluğu
Kent hizmetlerinde belirleyici olan, üreticinin mutluluğu, sağlığı ve eğitimidir.
İş yapmak, herkes için mutluluk, özgürlük ve özgüven kaynağıdır.
Bütün yurttaşlarımızın, engelliden yaşlıya kadar, sağlık ve yeteneğine göre bir iş ve hizmet yapması için gerekli kurum ve çalışmalar örgütlenecektir.
Köyde ve kentte çalışan üreticilerden esnaf ve sanayiciye kadar üretimde ve hizmette işlevi olan bütün yurttaşlarımızı, üretken kent için, İşçi Partisi’nde görev almaya, Halk Belediyesi için çalışmaya çağırıyoruz.

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU-5 / ÖZGÜR MAHALLE ÖZGÜR KENT
Kent mafyaları ve cemaat şeyhleri, kentlerimizi ve mahallelerimizi zincire vurdular. Belediyeleri de mafyalaştırdılar.
Kamu hizmetlerini ve kamunun mallarını özelleştirdiler. İhale komisyoncularına yağmalattılar.
Belediye kaynaklarının tarikatlara, şeriatçılara sermaye olarak akmasını sağladılar. Gericiliği beslediler.

Belediyelerle birlikte özgürlük de şirketlere teslim
Dünya Bankası ve uluslararası şirketlerin programlarını uygulayarak, belediyeleri borç batağına soktular.
Belediyelerin yerini şirketler aldı.
Bırakın halkın söz sahibi olmasını, denetim hakkını bile ortadan kaldırdılar. Zaten özelleştirilen hizmetleri halk nasıl denetleyecek? “Az kâr ettiniz, daha fazla edin” mi diyecek?
Belediyelerde işler komisyoncuların elinde. Belediyede işe girmek için, gene torpil, kartvizit, rüşvet sistemi işliyor. Halka hizmet için kullanılması gereken paralar, yerli ve yabancı şirketlere, komisyonculara, eşe dosta dağıtılıyor.
Çünkü mafya-cemaat partileri, çalışan, üreten, değerleri yaratan çoğunluğa değil, üretilenlere el koyan küçük bir azınlığın çıkarına hizmet ediyorlar.
Devleti ve belediyelerimizi mafyanın ve tarikatların elinden kurtaracağız!
Devlet milletin, Belediyeler halkındır!
Özgürleşmenin ilk şartı budur.

Özgürlük sokaklardan mahallelerden başlayacak
Halk Belediyesinin yönettiği kentlerimizde yurttaşın özgürlüğü, sokaklardan, mahallelerden başlayacak; kent meydanlarına kadar uzanacaktır.
Yurttaşlarımız kadını ve erkeğiyle, yaşlısı ve genciyle sokakta, parkta, bahçede, kıyıda, gezide, eğlence yerlerinde ve alanlarda eşleriyle, çocuklarıyla, dostlarıyla, sevdikleriyle barış ve huzur içinde el ele, gönül gönüle yaşayacaktır.
Kentlerimizde ve semtlerimizde Özgürlük Meydanları oluşturulacak, Özgürlük kürsüleri kurulacaktır.
Yurttaşlar görüşlerini sözle, yazıyla, müzikle, resimle, afişle ve her olanağı değerlendirerek açıklayacak ve barış içinde tartışacaklardır.
Halk Belediyesi, Köy ve Mahalle Meclislerine, demokratik kitle örgütlerine, sendikalara, meslek kuruluşlarına, kadın ve gençlik örgütlerine, toplum girişimlerine, kültür, sanat, eğlence ve eğitim kurumlarına radyo, gazete, dergi ve televizyonla yayın olanakları sağlayacaktır. Bu amaçla Kent televizyonları kurulacaktır.
Mahallelerde ve alanlarda yurttaşlarımızın görüş, öneri ve eleştirilerini özgürce açıklamaları için Duvar Gazetesi olanakları sağlanacaktır. Bu duvarlara yurttaşlar afişlerini, ilanlarını, resimlerini ve yazılarını özgürce ve parasız olarak asacaklardır.

Kadınlarla ve gençlerle özgürleşen mahalle hayatı
İnsancıl kentin temeli mahalledir.
Mahallenin hayat kaynağı ise kadınlardır ve gençlerdir.
Mahallenin kültür, spor, sanat ve eğlence hayatı Halkevleriyle geliştirilecek ve kurumlaştırılacaktır.
Kadınların ve gençlerin toplum ve siyaset hayatına etkin ve önder katılımı, belediye hizmetinin başarı ölçüsüdür.
Bütün yurttaşlarımızı Özgür Mahalle Özgür Kent için İşçi Partisi’nin Yerel Seçim mücadelesine etkin olarak katılmaya çağırıyoruz.

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU-6: ÇAĞDAŞ KENT
Mafyanın kölesi değiliz, çağdaş yurttaşız. Cemaat şeyhlerinin müridi değiliz, Cumhuriyet yurttaşıyız.
Devleti ve belediyeleri mafyaların ve tarikatların pençesinden kurtaracağız.

Serbest piyasada kent manzarası
Üst üste kibrit kutuları gibi yığılmış binalar, güneş görmeyen sokaklar, penceresinden beş metre ötesi gene duvar olan evlerin iç içe girdiği mahalleler, açıkta akan lağım dereleri, tarihsel ve kültürel zenginliklerimizin çöplük içindeki yıkıntıları: Kamu yararını değil, bireysel kârı esas alan kent manzaraları bunlardır.

Ferah kent
İşçi Partisi, serbest piyasanın ve rantçılığın yol açtığı hastalıklı kent yapısını planlı ve köktenci uygulamalarla değiştirecek; insanı, toplumu ve doğayı gözeten, halkçı kent projelerini ve imar planlarını yürürlüğe koyacaktır.
Köyler ve küçük yerleşim birimleri çekici hale getirilerek büyük kentlere yığılma önlenecektir.
Verimli tarım topraklarında sanayi kurulmasına ve betonlaşmaya izin verilmeyecektir. Kentler ve sanayi merkezleri tarıma elverişsiz topraklarda kurulacaktır.
Hedef, nüfusu birkaç yüz bini geçmeyen, insan ilişkilerinin zengin ve toplumsal dayanışmanın güçlü olduğu, doğayla iç içe, toplumsal hizmetlerin halka kolayca götürülebildiği, kültür ve sanat hayatı canlı, halkın siyasal hayata katılma olanaklarının geliştiği, doğrudan demokrasi uygulamalarına elverişli, ferah kentler ve uydu kentler oluşturmaktır.
Halkı depreme, sele, toprak kaymasına ve yangına karşı korumak için gerekli kentsel dönüşümler gerçekleştirilecektir. Büyük kentlerimizi emperyalist metropollerin çöplüğü ve batakhanesi haline getirecek “uluslararası bütünleşme” projelerinin uygulanmasına izin verilmeyecektir.
Kentler içindeki imalathane ve fabrikalar kent dışına çıkarılacak, bunlar çevre ve insan sağlığı açısından sıkı bir denetim altında tutulacaktır.
Tarıma elverişli en verimli toprakların fabrika ve apartman arsasına dönüşmesi önlenecektir.
Havadan para kazanma aracı olan kent rantları halkın kaynağına dönüştürülecektir.

Ahlakî çürümeye son
İnsanı vatanına, topluma, üretime ve kendisine yabancılaştıran emperyalist kültüre karşı sürekli mücadele yürütülecektir. Vatansızlaşmayı, milletsizleşmeyi, anarşizmi, bencilliği, malı kaldırarak köşeyi dönme ruhunu, havadan kazanmayı, açgözlülüğü, kapkaççılığı, vurgunculuğu, başkalarının sırtına basarak yükselmeyi, post kapmayı ve mevki düşkünlüğünü kışkırtan, toplumu paramparça eden, yalnızlaştıran ve yırtıcılaştıran emperyalist ve kapitalist yozlaşmaya karşı; vatanseverliği, çalışkanlığı, paylaşma mutluluğunu, insan ve doğa sevgisini, hoşgörüyü, barışı temel alan toplumcu ahlakın ve değerlerin yayılması ve kök salması için çalışılacaktır.
Toplumu çürümeden kurtaracağız!
Temiz toplum, dürüst yurttaş!
Aydınlanmış ve çağdaş Kent!

HALK BELEDİYESİNİN YEDİ DORUĞU-7: GÜZEL KENTTE GÜZEL YAŞAM
Güzellik, insanın en eski sevdasıdır.
Güzellikler içinde güzel yaşamak istiyoruz.
Kentlerimizi, beldelerimizi, köylerimizi ve mahallelerimizi güzelleştirmek, Halk Belediyesinin görevidir.
Her işimizi güzel yapacak ve güzellikler üreteceğiz.

Güzel Türkçe
Güzelleşme dilimizden başlar.
Halkın Belediyesi, eğitimde, çarşıda, sanayide, kültürde, sanat, eğlence ve sporda yabancı dillerin Türkçeyi bozan etkilerini önlemek, Türkçemizin bir uygarlık ve bilim dili olarak bütün gelişme olanaklarını değerlendirmek amacıyla İşçi Partisi’nin “Uygarlık Dili Türkçeyi Geliştirme Programı”nı uygulayacaktır.
Türkiye’de kurulan bütün şirketlerin, basın kuruluşlarının, derneklerin ve diğer kurumların yabancı dilden değil Türkçe isim, unvan, marka vb. kullanmaları özendirilecektir.

Cumhuriyetin millî, halkçı ve devrimci kültürü için seferberlik
Yedi yaşından yetmiş yaşına kadar bütün toplum, Cumhuriyetin millî, halkçı ve devrimci kültürüyle eğitilecektir.
İşçi Partisi belediyelerinde düşünce ve sanat hayatını boğan baskı ve yasaklar kaldırılacak, kültür ve sanat yalnız parası olanların edinebildiği bir mal olmaktan çıkarılacak, kamunun olacaktır. Bugünkü düzende ayrıcalık konusu olan spor, kültür ve sanat kurumlarından yararlanma olanakları bütün halkın hizmetine sunulacaktır.
İşçi Partisi, değişik bölge ve yörelerden gelen insanlarımızın farklılık gösteren tarihsel, kültürel ve sanatsal zenginliklerini hiçbir kısıtlamaya uğramaksızın sergilemelerini, geliştirmelerini güvence altına alacak olanakları sağlayacaktır. Her mahalleye ve her köye Kültür Sarayı ve her mahalleye Spor Salonu ve Alanı yapılması, Halk Belediyesinin ilk hedefleri arasındadır.
Halkın Belediyesi, gençler için bilim ve teknoloji kurumları oluşturacak, her türlü yeniliği izleyebilmeleri için kurslar düzenleyecektir.
Her mahalleye kültür ve spor salonu, ekonomik kriz döneminde ülke ekonomisinin canlı tutulması ve herkese iş sağlanması için de önemli bir etken olarak değerlendirilecektir.

Sağlıklı, mutlu ve ahlaklı yurttaş yetiştirmek için amatör spor
Gençlerimize ve her yaşta yurttaşımıza spor yapmaları için gerekli olanaklar sağlanacak, amatör spor kurumları ülkemizin her köşesinde yaygınlaştırılacak ve desteklenecektir. Gençlerimiz ve yurttaşlarımız, spor yarışmalarında düşmanlık ve bireyciliği kışkırtan kapitalist yozlaşmanın etkilerinden arındırılacaktır. Bedence ve ruhça sağlıklı, mutlu ve ahlâklı yurttaşlar yetiştiren, toplumda dostluğu, dayanışmayı ve kardeşliği güçlendiren bir spor kültürü geliştirilecektir.

Tarihi eserleri yarınlarımıza kazandırmak
Tarih sevgisinin özü, emeğe sevgi ve bağlılıktır. Tarih dediğiniz aslında birikmiş emekten başka bir şey değildir. Geleceği kurmak için, elimizdeki birikimi tanıma bilincini geliştirmek, yerel yönetimlerin esas görevlerindendir. 1876, 1908 Devrimleri, özellikle 1920 Devrimi Türkiye’de hep tarih keşiflerinin kapısını açmıştır. Türk Devriminin bu geleneğini bütün topluma mal edeceğiz.
İşçi Partisi önderliğindeki Halk Belediyesi, geçmişin emeğini keşfetmek için tarih, kazıbilim, tarihsel eserleri korumak, müzecilik çalışmalarına gençliğin ve bütün toplumun katılımını sağlayacaktır.

İŞÇİ PARTİSİ HALKÇI BELEDİYE İÇİN ACİL İŞLER PROGRAMI!
1. Milli Hükümet önderliğinde çıkarılacak “Nereden Buldun Yasası” kararlı olarak uygulanacak, rüşvet ve yolsuzluk yoluyla yağmalanan kamu kaynakları ve yasadışı yollardan elde edilen servetler kamu kaynağına dönüştürülecektir.

2. Belediyelerdeki rüşvet, yolsuzluk ve vurgunların başta gelen nedeni olan müteahhitlik ve ihale sistemine son verilecektir. İnşaat ve hizmetler, belediyenin kendi kurumları eliyle yapılacaktır.

3. Şirketleşmeye derhal son verilecek, böylece kamu mallarını özelleştirmenin en önemli araçlarından biri ortadan kaldırılacaktır. Mevcut şirketlerin mal varlıkları belediyeye aktarılacaktır.

4. Kent halkına, belediye gelir ve harcamaları konusunda aylık raporlar verilecektir. Raporlar, özlü, açık ve anlaşılır olacak; anlamayı güçleştirecek hiçbir karmaşık ifadeye yer verilmeyecektir. Raporlar halka, yerel medya ile, cadde ve meydanlardaki panolar kullanılarak ve mahallelerde yapılacak toplantılarla halkın bilgisine sunulacaktır.


5. Belediye çalışanlarının ücret, maaş ve sosyal hakları iyileştirilecektir. Belediye yöneticileri ve çalışanları, namuslu, halkını ve yurdunu seven, kamu yararını her şeyden üstün tutan bir anlayışla ve halka hizmet ruhuyla eğitilecektir.

6. Belediye başkanı dahil, yöneticilerin maaşları en yüksek işçi ücretinin iki katını geçmeyecektir. Yöneticiler göreve gelirken ve görevden ayrılırken mal bildiriminde bulunacaklardır.

7. Rüşvet ve yolsuzluk batağını besleyen kırtasiyecilik, kayırmacılık ortadan kaldırılacaktır. Belediye işleri, araya adam koyma, aracı bulma gibi yöntemlerden bütünüyle arındırılacaktır. Herkesin belediyelerdeki işlerini doğrudan kendisinin takip edebileceği ve hızla sonuçlandırabileceği basit, açık, yeterli personelle güçlendirilmiş bir yönetim gerçekleştirilecektir.

8.Dünya Bankası gibi emperyalist sömürü kurumları belediyelere sokulmayacaktır.
9. Yatırımlar ve hizmetler, kamu kaynakları kullanılarak ve gerektiğinde emek seferberliğiyle çözülecektir.