İP Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey: Türkiye’ye Füze Kalkanı Yerleştirilmesine İzin Vermeyeceğiz!

İl Örgütünün toplantısına katılmak üzere Adana’ya gelen İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, 13 Kasım 2010 günü düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin Türkiye’ye füze kalkanı yerleştirme planlarını değerlendirdi. Özbey açıklamasında özetle şun...

Tarih:

İl Örgütünün toplantısına katılmak üzere Adana’ya gelen İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, 13 Kasım 2010 günü düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin Türkiye’ye füze kalkanı yerleştirme planlarını değerlendirdi. Özbey açıklamasında özetle şunları söyledi;

Amerika, İran ve Rusya başta olmak üzere dost Asya ülkelerini hedef alan savaş füzelerini Türkiye’ye yerleştirmek istiyor. Tayip Erdoğanlar, Çek Cumhuriyeti ve Polonya’nın reddettiği Amerika’nın füze kalkanının, Türkiye’ye yerleştirilmesini kabul etmeye hazırlanıyor.

TÜRKİYE’NİN DEĞİL, AMERİKA’NIN ÇIKARI
Füzelerin, Türkiye’nin güvenliği ve çıkarlarıyla en küçük bir ilgisi yoktur. Aksine güvenliğimiz için tehdittir.
Amerika Bölgemizde on yıldır bir saldırı savaşı yürütmektedir. Irak ile Afganistan’ı işgal etmiştir. İran’a yönelik saldırı hazırlığı içindedir. Amerika, Rusya ve Çin başta olmak üzere, bütün bir Asya kıtası ile husumet halindedir.
Oysa İran komşumuzdur, hiçbir sorunumuz yoktur. Rusya, Çin, Hindistan gibi diğer Asya ülkeleri de aynı şekildedir. Kısacası Amerika kendi çıkarı için Türkiye’yi ateşe sürmektedir. Komşu ve dost ülkelerle aramıza kama sokulmak istenmektedir.

GÜVENLİĞİMİZ TEHDİT ALTINDA
Türkiye’nin güvenliği tehdit altındadır. Ancak tehdidin kaynağı, komşularımız ve diğer Asya ülkeleri değil, ABD ve NATO’dur.

NATO'NUN YENİ STRATEJİSİ:
ABD’NİN MÜDAHALE ALANINI GENİŞLETMEK
19-20 Kasım'daki NATO Zirvesi'nde üyelerin onayına sunulacak olan Yeni Stratejik Kavram, NATO’ya çok geniş bir coğrafyada müdahale zemini yaratıyor. Böylece NATO’nun, Amerika hesabına küresel ölçekte müdahale aracına dönüştürülmesi hedeflenmektedir.
Bilindiği üzere, 1999 yılında gerçekleşen Yugoslavya harekâtı NATO'nun alan dışı müdahalesine ilk örneği oldu.

FÜZE KALKANININ HEDEFİ BÜTÜN AVRASYA
Kurulması planlanan füze kalkanı, İran’a en yakın noktadan başlamak üzere Avrupa’ya doğru genişleyecek. Kara terminalleri Türkiye’de kurulana kadar, ABD’nin deniz füzesavar terminalleri devrede olacak. 24 Amerikan savaş gemisinde bulunan bu terminaller Akdeniz ve Karadeniz’e konuşlanacak.
Amerikan savaş gemilerinin Karadeniz’e geçmesi, Montrö anlaşmasının ihlali olacaktır. Bu durum, Rusya-Türkiye ilişkilerini bozacaktır.
ABD’nin kısa vadeli açık hedefi İran olarak açıklansa da, ABD’nin asıl hedefi bütün Avrasya ülkeleridir. Füze savunma sistemi bu nedenle Avrasya’nın kilidi Türkiye’ye yerleştirilmek isteniyor. Böylece Türkiye’yi, Rusya’dan, Çin’den, İran’dan, Azerbaycan’dan, Suriye’den, kısacası bütün Avrasya’dan koparmak ve bölgede Amerikan jandarması haline getirmek amaçlanıyor. Üstelik bu durum Türkiye’yi açık hedef durumuna getiriyor.

ABD SALDIRILARINA NATO ÜYESİ ÜLKELERİ DE ALET ETMEYİ AMAÇLIYOR
Yeni Stratejik Kavramda, NATO'nun mevcut operasyonlarının yeterli olmadığı üzerinde duruluyor ve NATO üyelerinin ortak savunmaya daha fazla katkıda bulunmaları isteniyor. Bu yolla ABD, kontrolünden çıkan NATO müttefikleri üzerinde yeniden denetim kurmayı ve saldırılarına alet etmeyi amaçlıyor.

ABD FÜZE KALKANIYLA DÜNYAYI KENDİNE BAĞIMLI HALE GETİRECEK
ABD’nin ülkemize yerleştirmek istediği füze kalkanının temel amacı, Türkiye'yi kontrol altında tutmaktır. ABD, NATO üzerinden Türkiye'de kuracağı füze kalkanını adım adım diğer ülkelere de yayma ve bu yolla dünyayı kendine bağımlı hale getirme niyetinde.

ABD İSTEDİĞİ ÜLKEYE SALDIRMAK İÇİN ZEMİN YARATIYOR
Yeni Stratejik Kavram’da, NATO'nun temel görevleri; caydırıcılık ve üye ülkelerin her türlü saldırıya karşı koruma kapasitesini geliştirmek olarak sıralanıyor. Koruma kapasitesini geliştirmekle, gerçekte, önceden saldırı kastediliyor. Bu, önleyici savaş anlayışı üzerine kurulu olan Amerikan ulusal güvenlik stratejisinin ta kendisidir. Buna göre, NATO kendine yönelik herhangi bir tehdit hissettiğinde, bunu önceden önleyecek. Bu ise, Amerika'nın, NATO aracılıyla kendine yönelik aktif bir saldırı olmadan dahi harekete geçmesine olanak veriyor.

TÜRKİYE, ÇÖKÜŞE GİDEN ABD’YE MECBUR DEĞİL
ABD, bu planları uygulayacak güçte değildir. Çöküşe gitmekte, maceralara atılmaktadır..
Türkiye, Amerika’nın jandarması değildir. Topraklarımız küresel eşkıyanın silah deposu haline getirilemez! Milletimiz, Amerikan çıkarları için ateşe atılamaz.
BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, kaderini bağladığı ABD’nin dayatmaları karşısında boynu eğik olabilir. Ama Türkiye ABD’ye mecbur değildir. Türkiye başını dik tutabilir ve tutacaktır.

NATO’DAN ÇIKALIM
NATO, Türkiye’nin savunması ve güvenliği açısından bir koruyucu değil, tam tersine bugün toprak bütünlüğümüzü ve iç barışımızı bozmak isteyen bölücü terörün hamisidir.
Abdullah Öcalan da NATO’dan, Kürt sorununa müdahil olmasını istemektedir.
Füze kalkanı girişimi bir kez daha göstermiştir ki; NATO’dan çıkmak, Türkiye için artık bir güvenlik ve varlık sorunudur.
NATO’dan çıkalım!
Komşularımızla ve Asya ile dayanışmamızı güçlendirip, Batı Asya Birliği’ni kuralım!

GÖREV BAŞINA!
İşçi Partisi, görev başındadır. 40 yıldır Türkiye’ye yönelen her türlü tehdide karşı kararlılıkla mücadele etmiştir.
Şimdi de, ABD’nin “Füze Kalkanı” belasını önlemek için, bütün gücüyle mücadele etmektedir.
İşçi Partisi, Milletimizin büyük gücünü seferber ederek, Amerika’nın füze kalkanının Türkiye’ye yerleştirilmesine izin vermeyecektir.
Bütün vatanseverleri ayağa kalkmaya, emperyalizme karşı mücadelenin merkez karargâhı İşçi Partisi’nde birleşmeye çağırıyoruz.
Vatanseverler görev başına!