İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Av. H. Tugay Şen, 24 Mart 2011 Perşembe günü (bugün) TBMM’de görüşülecek olan Libya’ya asker gönderme tezkeresine karşı Cumhuriyet Meydanı Merkez Postanesi önünde kitlesel basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından TBMM’ne telgraf çeken Şen, şunları belirtti:
Libya’da “demokrasi ve özgürlük” yalanları ile sivil halkın üzerine günde 1400 ton bomba atılmaktadır. Aynı yalanlarla Irak ve Afganistan’da milyonlarca Müslüman halkı katlettiler, işkence yaptılar, binlerce kadına tecavüz edip çocukları yetim bıraktılar, bebekleri öldürdüler. Afganistan’da yaşanan vahşet de Türk halkının belleklerine kazındı.
ABD, batı ve onun eş başkanları, dünyayı aldatmaya, kandırmaya çalışıyorlar. Türk Milleti ve dünya çok iyi biliyor ki, bu vahşetin, bu katliamın gerçek nedeni, Libya’nın zengin doğal kaynakları ve petrolüdür. Fransa İçişleri Bakanı itiraf etti; “Sarkozy haçlı seferini başlattı, ona önderlik etti” dedi.
Rusya Başbakanı Putin de bunun bir haçlı seferi olduğunu açıkladı.
Amerikan Başkanı Bush da Irak’a saldırdığında da bunun bir haçlı seferi olduğunu söylemişti.
Bütün bu gerçeklere rağmen, Abdullah Gül, Libya yönetimini istifaya ve haçlı ordularına teslim olmaya çağırdı. Recep Tayyip Erdoğan ise, Türk ordusunun da haçlı ordusuna katılması için Meclise tezkere gönderdi.
Bugün Mecliste, şu anda haçlı tezkeresi görüşülmektedir. Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan, görevlerini yapıyorlar. Abdullah Gül, ABD ile gizli anlaşma yapmış, Tayyip Erdoğan ise, ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanı olduğunu 34 kez televizyonlarda açıklamıştı.
Ortadoğu halklarının liderliğine soyunan büyük lider rolünü oynayan, caka satan Recep Tayyip Erdoğanların maskesi düşmüştür. Bugün Meclise getirdikleri tezkere, Müslüman halklara düşmanlık, haçlılara kardeşlik belgesidir.
Ezilen halkların düşmanı Büyük Ortadoğu Projesi Eş Başkanı Tayyip Erdoğan’a soruyoruz;
Hani “Van münit” ti?
Hani Ortadoğu’nun Müslüman halkları kardeşindi?
Hani “NATO’nun ne işi var”dı Libya’da?
Daha dün öğrendik, Türkiye Libya’da haydut devlet ABD’nin hamiliğini yapacakmış, çıkarlarını koruyacakmış.
Haçlı tezkeresi, sivilleri katletmenin ve haydutluğun izin belgesi değil mi? Cinayete, tecavüze, işkenceye izin belgesi değil mi?
Tezkere Meclis tarafından onaylanmadan Türk savaş gemileri Libya’ya vardı bile. Haydut devlet ABD’nin, Türk Ordusu’nun haçlı ordusuna katılması talebi, Meclis iradesinin önüne geçmiştir. Nerede milli irade?
Buradan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sesleniyoruz:
Milletvekillerimiz, Türk Milleti’nin iradesine sahip çıkmalı, haçlı tezkeresini reddetmeli ve Türk Ordusuna geri dön emri vermelidir.
Bin yıl önce bu topraklardan bir kişi dahi haçlı ordusuna katılmamıştır. Bin yıl önce Türk milleti defalarca haçlı ordusunu döktüğü kanda boğmuş, bu topraklara gömmüştür.
1974 Barış Harekâtında ABD ve Batının tüm tehditlerine ve ambargosuna rağmen Türkiye’ye yardıma koşan Libya’ya borcumuzu haçlı tezkeresine hayır diyerek ödeyelim.
Buradan Milletvekillerini uyarıyoruz!
Irak, Afganistan ve Libya’dan sonra Suriye, İran ve Türkiye, haçlı ordusunun hedefindedir. ABD’nin yirmi dört Müslüman ülkeyi parçalayarak rejimlerini değiştirme projesi olan Büyük Ortadoğu Projesi uygulanmaktadır. Yarın aynı yalanlarla haydut devlet ABD ve haçlı ordusu Türkiye’ye saldıracaktır. Haçlı tezkeresinin onaylanması haçlı ordusunu Türkiye’ye davet etmektir.
Tezkereye izin verme, Libya’ya giden Türk Ordusunu geri çağır.
Değerli basın emekçileri, yurttaşlar,
TBMM ABD’nin dayattığı 1 Mart tezkeresinde onurlu bir duruş sergilemiş ve Türkiye’yi ABD’nin kuyruğuna takılıp Irak bataklığına sürüklenmekten alıkoymuştur. İnanıyoruz ki, TBMM, 1 Mart tezkeresinde olduğu gibi, bu yeni haçlı tezkeresine de geçit vermeyecektir. Libya’nın ve Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne sahip çıkacaktır.