İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Hasan Basri Özbey, 9 Şubat 2009 günü Ankara'da bir basın toplantısı yaparak, CHP'nin son "her mahalleye Kuran kursu açılımını" değerlendirdi. Özbey'in açıklaması özetle şöyle;
• CHP, çarşaf açılımı, tek parti dönemine hücumlar ve nihayet her mahalleye Kuran kursu projesiyle, yerel yönetimleri yeniden AKP’ye teslim etme yolunda!
• CHP’nin açılımları, AKP’yi güçlendirmektedir!
• Kuran Kursu açmak belediyelerin görevi olamaz! Din, ana baba kucağında öğrenilir!
• 29 Mart seçimlerinde tüm yurtsever güçler, güçbirliği yaparak, yerel yönetimleri AKP ve bölücülerden kurtarma hedefine kilitlenmelidir!
Milletimizin dini duygularını istismar etme kuyruğuna CHP de katılmış bulunmaktadır. Bu alanda bol bol yalanlar söylenmekte; insanlarımız Allah adına aldatılmak istenmektedir!
CHP, bir süre önce çarşafı topluma model olarak sunmuştu. Baykalların Ortaçağa yelken açan bu “açılımı”, gericilerin 60 yıllık “tek parti dönemi” teraneleriyle Atatürk dönemine saldırıyla devam etti. Bu açılımlar cümle gericilerin takdirini kazandı.
HAÇLI İRTİCA TAKLİTÇİLİĞİ İLE ATATÜRK’Ü ARKADAN VURMAK
İrtica taklitçiliği şimdi de işi “her mahalleye Kuran kursu projesi”ne vardırmıştır.
Baykalların reddi miras çizgisi CHP’yi, Kemalist Devrim’in aydınlanma ve laiklik doruğundan, irticayı taklit çamuruna düşürmüştür.
Atatürk’ün Devrimci mirasına ve kırıp attıkları Altı Ok’a karşı mevzilenmenin son adımları da atılmakta, Atatürk Cumhuriyeti’ni arkadan vurmaya devam etmektedirler.
OY AVCILIĞI HAYALİ
Hiç kimse AKP ile aynı kulvarda yarışarak, AKP’lileşerek, Cumhuriyet Devrimi’ni, Atatürk’ü savunamaz ve Türkiye’nin önündeki sorunları çözemez. Oy da alamaz!
Sosyal demokratlar, yüzde 47 oyların dinci propagandayla alındığını düşünüyorlar. Şimdi onlar da yüksek oy almanın sırrını keşfettiler. Bu gericilik karşısında ezikliktir.
AKP’yi örnek alarak oy alacağını sananlar, AKP’nin oyunu çoğaltır ve Türkiye’nin bu felaketlere sürüklenişi önünde kendi de sürüklenir gider.
Bu zavallı ve aciz vaatler, oy avcılığından da öte Atatürk düşmanlığını kuvvetlendirmektedir.
ATATÜRK DEVRİMİ’NE SALDIRI MEVZİSİ
Görünen o ki; Altı Ok’u tarihi bir hatıra olarak sandığa kaldıranlar, Atatürk’le son bağlarını da koparmak istemektedirler. Girdikleri mevzi, Atatürk Devrimi’ne saldırı mevzisidir.
Çarşaf ve her mahalleye kurs cephaneleriyle “tek parti dönemine” karşı saldırıya geçenler, aslında iflas eden sistemin yedek kuvveti olarak cepheye sürülmektedirler.
UMUTLAR KARA ÇARŞAFTA
“Tek parti dönemi” düşmanlığında, çarşaf ve Kuran kursu açılımında irtica ile yarışa giren CHP’nin, AKP’den farklı bir ekonomik, politik çözümü de yok, hatta hiçbir çözüm önerisi yok! Bütün umutlar kara çarşafta!
TÜRKİYE’NİN GERÇEK GÜNDEMİ
Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi ile yüz yüzedir. Türkiye’nin gerçeği ekonomik krizdir, milli ekonominin çökmesidir, yolsuzluktur, yoksulluktur, işsizliktir.
Sistem partilerinin bu kriz karşısında hiçbir çözümleri yoktur.
Belediyelerimizin kamusal işlevlerinin yok edildiği, yolsuzluklarla yağmalandığı koşullarda krize çözüm üretemeyenlerin, her mahalleye kuran kursu açma vaatleri zavallılıktır.
HALKÇI BELEDİYE HALKEVİ AÇAR, KURAN KURSU DEĞİL
Kuran kursu açmak belediyelerin görevi olabilir mi? Atatürk’ün Belediyeleri, halkevleri, sanat evleri, spor salonları, parklar, yollar açar!
DİN ANA BABA KUCAĞINDA ÖĞRENİLİR
“Her mahalleye Kuran kursu” girişimi, laik, aydınlanmacı, bilimsel eğitime, eğitimin birliğine darbedir. Atatürk’ün şu sözü unutulmamalıdır: “Din ana baba kucağında öğrenilir!”
MUTLU AİLE, SICAK YUVA
Bugün çocuklarımızın gereksinimi, henüz ergin dahi olmadan Kuran kurslarına gitmek değil; sokaktan, açlıktan, yoksulluktan kurtulmak, aydınlanmacı, bilimsel, çağdaş, parasız eğitim almaktır. Çocuklarımızın özlemi mutlu aile, sıcak yuvadır. Onlara vaadimiz bu olmalıdır!
BİRİCİK SEÇENEK: ATATÜRK DEVRİMCİLİĞİ
Bir yanda Haçlı İrtica ve bölücülük, bir yanda irticayı taklide soyunan reddi mirasçılar! Hepsi de kriz karşısında aciz ve çözümsüzdür.
Türk milleti bu seçeneklere mahkûm edilemez.
Halkımız bunlara mecbur değildir. Türkiye, Kemalist Devrim’i tamamlamaya mecburdur.
Biricik seçenek ve çözüm Atatürk Devrimciliğidir.
Atatürk Devrimciliğinin biricik temsilcisi ise İşçi Partisi’dir!
Atatürk’ün halkçılığı, aydınlanmacılığı, devrimciliği, İşçi Partisi’ndedir!
İşçi Partisi krize karşı çözümü olan tek partidir!
BELEDİYELERİ AKP VE BÖLÜCÜLÜKTEN KURTARMAK
Yerel seçimler bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Bütün yurtseverler güçbirliği yaparak emperyalistlere, Haçlı İrticaya ve bölücülüğe esaslı bir cevap verebilirler.
İşçi Partisi bu amaçla İl genel Meclisi seçimlerine bütün Türkiye’de kendi adaylarıyla katılıyor. Bunun yanı sıra Belediyelerimizi AKP’den ve bölücülerden kurtarmak için her seçim çevresinde, en güçlü aday etrafında en geniş birliği sağlamak için çalışıyor.
29 Mart Seçimlerinde bütün yurtsever güçler, bu hedefe kilitlenmelidir!
Bunun için belediye başkanlığı seçimlerinde, oylar, hangi partiden olursa olsun, gericilik ve bölücülüğe karşı kararlı tutum alan adaylarda, İl Genel Meclislerinde İşçi Partisi’nde birleştirilmelidir.