100 bin “Beni de alın” dilekçesi 26 Ocak 2010’da Beşiktaş Adliyesi’ne veriliyor. Saat 9’da Adliye’nin önünde Sümerelog Muazzez İlmiye Çığ’ın yapacağı açıklamanın ardından dilekçeler avukatlar eşliğinde 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne verilecek. Dilekçelerin verilmesinin ardından saat 10’da Ergenekon ana davasını izlemek üzere Silivri’ye hareket edilecek.
Başta Banu Avar, Osman Şahin, Bedri Baykam, Seyit Nezir, Rıza Zelyut, Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, Prof. Dr. Atilla Altunel, Prof. Dr. Zerrin Bayraktar, Kurtul Altuğ, İbrahim Balaban, Muzaffer Akyol, Hüseyin Haydar, Ekrem Kahraman, Halil Nebiler olmak üzere aydınlar tüm yurttaşları kendi dilekçelerini vermeye davet ediyorlar. Bunlar çağrı yapan ilk isimler. Liste uzayıp gidiyor.
Aydınlar çağrı metninde şöyle diyorlar:
“Ülkemizin değerli yurtsever aydınları, siyasi parti genel başkanları, rektörleri,
bilim insanları, komutanları, gazetecileri ‘Ergenekon’ adı verilen soruşturma kapsamında özgürlüklerinden mahrum edilmişlerdir. Tutuklulukları, cezaya dönüşmüştür. “Bu yurtseverlerin tek suçu, Atatürk Devrimini taammüden savunmak, vatanı ve milleti canlarından çok sevmektir. “İtiraf ediyoruz! Bizler de Atatürk Devrimini taammüden savunuyoruz, vatanımızı ve milletimizi canımızdan çok seviyoruz. Eğer bu suçsa, bizi de alın, bizi de yargılayın!”
“Bütün yurtsever aydınlarımızı, halkımızın değerli öncülerini, vatanımızın ve milletimizin varlığına, bağımsızlığına ve geleceğine yönelmiş olan emperyalist tehdide karşımücadele eden, yurttaşlarımızı 26 Ocak 2010 Salı günü saat 9’da bu dilekçeyi hep beraber Beşiktaş Adliyesinde 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunmaya davet ediyoruz.”
100 bin dilekçenin içinde Muazzez İlmiye Çığ’ın yanı sıra Levent Kırca, Tarık Akan, Müjdat Gezen, Ferhan Şensoy, E. Tümgeneral Osman Özbek, Ataol Behramoğlu, Nihat Genç, Mustafa Özarslan, Seden Kızıltunç, Ahmet Leventoğlu, Tuncer Cücenoğlu gibi pek çok aydının imzası yer alıyor.
Dilekçe verenler arasında 2009’un Ekim ayında kaybettiğimiz Türk sinemasının usta yönetmeni Halit Refiğ’in de yer alıyor. Halit Refiğ Temmuz ayında Aydınlık’a verdiği röportajda “Benim vatanseverlikten neyim eksik ki bana ilişen olmuyor?” demiş, Aydınlık muhabirinin “Beni de alın mı demek istiyorsunuz” sorusunu şöyle yanıtlamıştı: “Tabii, çünkü bu ülke için değerine, namusuna, bilgisine çok inandığım birçok dostum bugün cezaevlerinde çile çekmektedir...”
Muazzez İlmiye Çığ ve Ressam Ekrem Kahraman basın açıklaması öncesinde yurttaşlara çağrıda bulundu. Muazzez İlmiye Çığ yurttaşlara şöyle seslendi:
“Çok değerli insanlarımız Cumhuriyet Devrimi Kanunları uygulansın dedikleri için haksız yere aylardır Silivri’de yatıyorlar. Diyorum ki, bu haksızlığı gören bütün halkımız oraya gelsin. Sesimiz daha yüksek çıksın. Beşiktaş Adliyesi’nin önünde buluşalım.”
Ekrem Kahraman ise Ergenekon tertibinin gelecekte bütün toplumu yaralı hale getireceğini söyleyerek yurtsever aydınların bir an önce serbest kalması için yetkili kurumlara çağrıda bulundu. Toplumu da gerçekleri görmeye davet eden Kahraman, tüm yurttaşları 26 Ocak’ta Beşiktaş Adliyesi’nin önüne çağırdı.
Onbinlerce yurttaşın imzaladıkları dilekçe şöyle;
ATATÜRK DEVRİMİNİ SAVUNMAK VE YURTSEVERLİK SUÇSA;
BENİ DE ALIN!
CMK 250. MADDEYE GÖRE ÖZEL YETKİLİ
İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE,
Silivri / İstanbul
Dosya no : 2008/ 209
Suç : Atatürk Devrimini savunmak, vatanı ve milleti canından çok sevmek
Suç tarihi : Halen devam etmektedir.
Ülkemizin değerli yurtsever aydınları, siyasi parti genel başkanları, rektörleri, bilim adamları, komutanları, gazetecileri “Ergenekon” adı verilen soruşturma kapsamında özgürlüklerinden mahrum edilmişlerdir. Tutuklulukları, cezaya dönüşmüştür.
Bu yurtseverlerin tek suçu, Atatürk Devrimlerini taammüden savunmak, vatanı ve milleti canlarından çok sevmektir.
İtiraf ediyorum! Ben de Atatürk Devrimlerini taammüden savunuyorum, vatanımı ve milletimi canımdan çok seviyorum. Eğer bu suçsa, beni de alın, beni de yargılayın!
Saygılarımla.
Program:
26 Ocak 2010 Salı günü saat 09.00’da İstanbul’da Beşiktaş Adliyesi’nin önünde buluşulacak. Bir basın açıklamasıyla dilekçeler avukatlar nezaretinde Mahkeme’ye verilecek.
Ardından saat 10.00’da Silivri’ye hareket edilecek, Ergenekon Davası’nın öğleden sonraki oturumu izlenecek.