Türk Bayraklı 1 Mayıs eski TÜYAP Alanında coşkuyla kutlandı. Saat 11.00 da Tünel’de toplanan çok sayıda yurttaş uzun bir yürüyüş kolu oluşturdu. İstiklal caddesi Beyoğlu’nda yapılan 1 Mayıs yürüyüşü esnaflardan ve yurttaşlardan büyük sevgi gördü.
Yürüyüşte “İş-Ekmek-Vatan, Yaşasın 1 Mayıs”, KİT’leri Satan Vatan Haini”, “Emek En Yüce Değerdir”, “Kahrolsun İMF, Bağımsız Türkiye”, İran Kardeştir, Amerika Kalleştir”, “Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi”, Ya İstiklal Ya Ölüm, Tam Bağımsız Türkiye” vb. sloganlar atıldı. Miting alanına giren kortej alanda 1 Mayıs marşıyla karşılandı. Mustafa Kemal Atatürk ve devrim şehitleri için yapılan saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu. İP Başkanlık Kurulu Üyesi ve İstanbul İl Başkanı Erkan Önsel açış konuşması yaptı. Önsel konuşmasında “Emek bütün servetlerin ve zenginliklerin kaynağıdır. Çalışma ve emek olmadan refah toplumu yaratılamaz” dedi. Önsel konuşmasına şöyle devam etti; “2006 1 Mayıs’ında işçi sınıfımızın talebi milli hükümettir. Milletin Ankarasını yeniden kurmaktır. Tarihte ay yıldız altında toplanmadan gerçekleşmiş bir zafer yoktur. Günün görevi milletin ve sınıfın öncülerini İşçi Partisi’nde birleştirmektir, İşçi Partisini büyütmektir.”
Orman – İş İstanbul Şube Başkanı Doğan Eryılmaz ise yaptığı konuşmada “Bu alanda al bayrak olduğu için buraya geldim” dedi.
Halk müziğinin değerli sanatçıları Selahattin Akarsu ve Fevzi Kurtuluş verdikleri konserle alanı coşturdular. Tiyatro sanatçısı Dilek Türker Nazım Hikmet’in Kuvayi Milliye’sinden şiirler okudu. Ardından davul zurnalı folklor gösterileri yapıldı. Miting boyunca yüzlerce ay yıldızlı al bayrak alanda dalgalandırıldı. Miting dağılırken yurttaşların yüzlerinde mutluluk vardı.
İşçi Partisi Başkanlık Kurulu Üyesi ve İstanbul İl Başkanı mitingde yaptığı konuşma söyle;
EMEKÇİLER, AYDINLAR, DEĞERLİ YURTTAŞLAR
Türk Bayraklı 1 Mayıs’a hoş geldiniz. İşçi Partisi İstanbul İl Başkanlığı olarak sizleri sevgiyle saygıyla selamlıyoruz. Emek bütün servetlerin ve zenginliklerin kaynağıdır. Çalışma ve emek olmadan refah toplumu yaratılamaz. Dünya öküzün boynuzunda değil, işçilerin ve emekçilerin elleri üzerinde durmaktadır.
Türkiye işçi sınıfına selam olsun!
İşçilerin, emekçilerin 1 Mayıs’ı kutlu olsun!
2006 yılının 1 Mayıs’ını selamladığımız bu tarihi süreçte dünyamızda ve ülkemizde büyük alt üst oluşlara, hesaplaşmalara doğru ilerliyoruz. Esasında büyük insanlığın ön cephesi Türkiye’de kurulmuştur. Türkiyemiz, aziz vatanımız insanlığın üstüne kabus gibi çöken Amerikan emperyalizmi ile cephe cepheye gelmiştir. ABD, Türkiye kilidini açmadan “rahat” yüzü göremeyecektir. Bu yüzden Türkiye, ABD açısından kesinlikle alt edilmesi gereken bir ülkedir. Bu durumda biz “Çılgın Türkler” yükselmekte olan milli devrimci dalganın, yüzyılın başında olduğu gibi yeniden ön cephesinde yer alıyoruz. Bu bir tercih sorunu değil nesnel tarihsel bir olgudur. ABD emperyalizminin stratejisi GOKAP (Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi) adıyla ortaya açıkça konmaktadır. Bu stratejide Ortadoğu’nun kilit ülkesi ne Irak, ne İran ne de başka bir ülkedir, kilit ülke Türkiye’dir. İşte bu yüzden Kuzey Irak’ta kukla bir devlet kurmuştur Amerika ve bu kukla devleti fiili olarak Şemdinli ve Diyarbakır’a sokmaktadır. Türkiye’yi parçalama planını çatır çatır yürürlüğe koymuştur Amerikan emperyalizmi. “Diyarbakır’da milletimizin kepenkleri kırılmaktadır.
Toplam olarak bakıldığında Afrika’dan Çin’e kadar uzanan coğrafyada Türkiye düşürülmeden GOKAP’ın başarı şansı olamayacaktır.
Değerli yurttaşlar!
Bir vatan parçalanırken, bir millet bölünürken işçi sınıfımız ne yapacak?
Hangi tutumu alacaktır? Kuşku yok ki milletimizin en milli sınıfı olan işçi sınıfımız vatan savunması’nın devrimci öncüsü olacaktır. İşçi sınıfı çağımızda yeryüzünün en ileri uygarlık programına sahiptir. Kendisiyle birlikte bütün sınıfların ortadan kalkacağı büyük uyum dünyasının bilimsel dünya görüşüne sahiptir. Yüzlerce yıl sürecek bu uzun tarihi yolu, işçi sınıfı mensup olduğu milletin ve üzerinde yaşadığı vatanın tarihi görevlerinin üzerinden atlayarak yürüyemez. Aksine işçi sınıfı tarihin önüne koyduğu sorunları çöze çöze ve öncü görevler yaparak zafere ulaşabilir.
Kahraman emekçilerimiz!
Sizler milletimizin yüz akısınız. İşinizi ekmeğinizi vatana sarılarak savunuyor ve mücadele ediyorsunuz. Limanlardan, ,Tekellerden, Telekom’lardan, Tüpraş ve Köy Hizmetlerinden, Sekalardan yükselen “Vatan Satılamaz” nidaları bütün Türkiye’yi sarmış ve kucaklamıştır. Vatan size minnettardır. İşçi sınıfımız en vatansever sınıf olduğu için bugün Türk bayraklarıyla bu 1 Mayıs alanındayız.
Kadıköy alanında Türk bayrağı yasaktır. Orada her şey vardır. Bir tek Türk bayrağı yoktur. Anarşistlerin kara bayrağını orada açmak serbesttir, eşcinseller de bayrak açabilir orada ancak milletimizin bağımsızlık sembolü olan al bayrak o alanlarda yasaklıdır.
Vatanın bağımsızlığı tehlike atındayken Türk bayrağı altında toplanmak bütün milletin birincil görevidir. Türk Silahlı Kuvvetleri sınırlarımıza güvenlik için yığınak yapmakta iken ABD’nin aleti haline gelen bölücülere karşı operasyon hazırlıkları içerisindeyken Kadıköy mitingine destek olmak millete ve vatana sırt dönmektir. Milletin güveninin kaybederek kazanabileceğimiz hiç bir şey yoktur.
Değerli yurttaşlar!
Türkiye dört yüz milyar dolar iç ve dış borca batırılmıştır. Hacizciler en başta ABD emperyalistleri vatanımızın kapısına gelip dayanmıştır. “Ya borcunu öde ya da Mehmetçiğin kanıyla öde” demektedir. Türk ordusu komşularımıza Irak, İran, Suriye üzerine sürülmek isteniyor. Ordusu-Devleti olmayan ayaklar altında kalacaktır. Amerikan emperyalizm bizi devletsiz, ordusuz, çırılçıplak savunmasız, diz çökertip esir almak istiyor. 1 Mayıs 2006’nın çarpıcı, insanları geceleri uykusuz bırakan gerçekleri bunlardır. Şimdi soruyorum sizlere;
Türk bayrağı olmadan neyin altında toplanacaksınız? Milleti hangi bayrak altında toplayacak ve vatanı hangi bayrak altında savunacaksınız?
Vatanın bütünlüğüne kasteden düşmanla işçi ve emekçi hakkına saldıran aynı düşmandır. İşçi sınıfını sendikasızlaştıran ve işsiz ordusu yaratan program batıdan Avrupa Birliği’nden dayatılan programdır. Avrupa Birliği’nden fonlanarak ve para alarak işçi hakları savunulabilir mi, sendikal mücadele verilebilir mi? Bölücülerle Kadıköy meydanında yan yana durarak emekçi hakları savunulamaz. Aksine bölücülerle beraber olanlar emekçilerin sendikal ve ekonomik haklarına çok ağır zarar vermekten başka bir iş yapamazlar. Vatanına karşı eylem içerisinde olanlar iflah olmaz.
Değerli yurttaşlar!
Ankara’da haçlı irtica iktidardadır!
İktidarda mafya, tarikat, hortumcu takımı oturuyor. Milletimizin çözmesi gereken en kritik sorun budur. Millet Ankarasız kalmıştır. Görev milletin Ankarasını yeniden kurmaktır. İşçi Partisi bu kritik soruna kilitlenmiştir. Tayipler Ankara’ya ABD tarafından paraşütle indirilmiştir. Onları oradan göndermek ve milli hükümet kurmak Türkiye’nin çıkışı olacaktır.
2006 1 Mayıs’ında en başta işçi sınıfının öncülerine sesleniyoruz:
Ülkemizin iki yüz bin civarında olan öncüsünü kazanma harekatı başlatılmıştır.
Halk önderleri, muhtarlar, belediye meclis üyeleri, belediye başkanları, milletvekilleri, bilim insanları, sanatçılar, aydınlar,- köylü önderleri, işçi önderleri İşçi Partisi’ne katılmaktadır. Bu 1 Mayıs alanında yer alan bütün öncüleri bu harekata davet ediyorum. Günün görevi İşçi Partisine katılmak ve onu büyütmektir.
Değerli Yurttaşlar!
Artık birbirimize kara bilgiler yükleme dönemine son veriyoruz. Herkes pek çok şeyi bilir oldu. Şimdi çözüm programını millete anlatma zamanıdır.
İşçi Partisi 55 maddelik Milli Hükümet Programını açıklamıştır. Bu program milletimizin topyekun pratik mücadelesinden çıkarılmıştır.
Bunlar;
1. İşçi sınıfımızın iş-ekmek-vatan mücadelesi
2. Yoksul Köylülerimizin toprak ağalığına karşı Bismil’in Aslanoğlu köyünde, Sinanlı köyünde ve Erzurum’un Çat ve komşu köylerinde yürüttüğü mücadeleler.
3. Ermeni Soykırımı Yalanına karşı her yeri Lozan’a ve Berlin’e çeviren bağımsızlık mücadeleleri.
4. Milli ekonomiyi ve tarımı Batı emperyalist sistemine karşı savunan mücadeleler.
5. Başta yakın komşularımız İran, Irak, Suriye olmak üzere Avrasya cephesindeki ittifak kurma mücadeleleri.
6. Avrupa Birliği’ne karşı yürütülen mücadeleler.
7. KKTC’yi vatanımızın bağımsızlığıyla birlikte savunma mücadelesi.
Milletimizin topyekun mücadelelerinden çıkartılan Milli Hükümet Programı Taslağı milletimizin öncülerinin görüş ve önerilerine açıktır. İşçi Partisine katılma ve onu büyütme görevi Milli Hükümet olmanın ilk adımlarıdır.
Değerli Yurttaşlar!
Tarihte ay yıldız altında toplanmadan gerçekleşmiş bir zafer yoktur bundan sonra da olmayacaktır. 22–23–24 Temmuz 2005 Lozan’da 18–19 Mart 2006 Berlin’de, bağımsızlık mücadelesi ve onun Dünya çapındaki yankıları ay yıldız altında toplanarak gerçekleştirildi.
Bismil’de Aslanoğlu ve Sinanlı köyleri, Erzurum’un Çat ve komşu köylerinde al bayrakla ayağa kalkan yoksul köylülerimiz, kent aydınlarına “Yıkılsın Ağalık, Yaşasın Cumhuriyet” sloganıyla adeta demokrasi dersi vermiştir. Ay yıldızlı al bayrak bütün zaferlerin teminatıdır.
Namık Kemallerden Talat Paşalara, Mustafa Kemal Atatürk’e kadar dört büyük Türk Devriminin tunç kanunu, milletin fedakar öncülerinin devrimci fedailer örgütünde birleşmesidir. “Türk milletini ayağa kaldıracak olan manivela Fedailer Örgütüdür.”
İşçi sınıfımızın 2006 1 Mayıs’ında talebi milli hükümettir. Bütün mücadele milli hükümet olma ekseninde yürütülecektir. Bugünkü görev ise İşçi Partisine katılmak ve onu büyütmektir.
Hepinizi en derin saygı ve sevgilerimizle kucaklıyoruz.
YAŞASIN 1 MAYIS!