İsim: Rudolph Guiliani.
Kimlik kartı bir hayli yüklü, yürüttüğü işler dünya ölçeğinde:
- New York’un eski Belediye Başkanı
- ABD Başkanı Trump’ın danışmanı, az kalsın Dışişleri Bakanı oluyordu
- ABD’deki Yahudi lobisinin önde gelen isimlerinden
- ABD Derin Devletinin önemli adamı
- Trump’ın Netanyahu’ya yolladığı güvenilir siyasetçi
- Greenberg Traurig adlı lobi şirketinin sahibi
- Barzani ve Talabani için Kürdistan adına lobi faaliyeti yürütüyor. Guiliani, Barzani ve Talabani ile yaptığı lobi sözleşmesinde, “Kürdistan’ı temsil etmekten” duyduğu mutluluğu vurguluyor.
- Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile de lobi sözleşmesi var
- Zarrab davasında sanık avukatlarının danışmanı
- En son haber: Guiliani, Zarrab Davası konusunda, FBI Şefi ile görüştü. FBI, bilindiği gibi ABD’nin iç istihbarat örgütü.
Guiliani’nin son ilişkiler ağında yan yana gelen isimlere bakınız: Trump, Netanyahu, Tayyip Erdoğan, Rıza Zarrab, Barzani, Talabani.
YAHUDİ LOBİSİ İLE “DİPLOMATİK ÇÖZÜM” GÖRÜŞMESİ
Bu kadar önemli bir şahsiyet, ABD’deki Zarrab Davası dosyasına giren belgelere göre, 24 Şubat 2017’den hemen sonra Türkiye’ye geliyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşüyor. Görüşmenin konusu Zarrab davasında “diplomatik çözüm”de anlaşmak.
BEŞTEPE’NİN KAYITLARINDA YOK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Günlük Program Arşivi’nde, bu görüşmenin kaydı yok. Şarkıcı Yusuf ile görüşmenin dahi kaydı var, fakat Trump’ın Danışmanı konumunda olan Yahudi lobisinin önde gelen adamıyla görüşme kayıtlara konmamış. Görüşme halktan gizleniyor. Cumuhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump yönetimi ile Zarrab Davası konusunda yürüttüğü “diplomatik çözüm” kayıt dışı.
ABD KAYITLARINDA VAR
Türkiye Cumhurbaşkanlığı Arşivinde kaydı bulunmayan görüşmenin kayıtlarını ABD New York Savcılığı arşivlerinde buluyoruz.
Rudolph Guiliani, Tayyip Erdoğan ile görüşmeye ABD Adalet Bakanı ile görüşerek geliyor. Dönüşte yine Adalet Bakanına bilgi veriyor.
ABD Adalet Bakanlığı da, Tayyip Erdoğan ile görüşmenin bilgisini Zarrab Davası Savcılığına yolluyor.
İSİMLERİ ÖRTÜLEN YEDİ ŞÜPHELİ
Yine dava dosyasındaki kayıtlardan öğreniyoruz: Zarrab Davası, ABD Hükümeti ile Tayyip Erdoğan arasındaki görüşme gündeminin başında yer alıyor.
Zarrab Davası’nın yeni iddianamesinde yedi yeni şüphelinin eylemleri de yer alıyor. Ancak bu yedi şüphelinin adları anılmıyor. ABD basını, ismi şimdilik açıklanmayan bu yedi isimle ilgili olarak Tayyip Erdoğan’ın yakınlarını işaret ediyor.
ABD basınına göre, Zarrab Davası Washington yönetiminin Irak ve Suriye siyasetinin önemli araçlarından biri. Tayyip Erdoğan’ın bu dosya üzerinden yönlendirildiği yazılıyor.
PEŞİ BIRAKILMAYACAK SORULAR
Bu bilgiler karşısında, hangi vatansever susabilir?
Daha önemlisi: Şubat sonunda Trump’ın danışmanı ile Tayyip Erdoğan arasında Türkiye’de yapılan görüşme, niçin gizleniyor?
Aydınlık gazetesi, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’ne bu görüşmeyi soruyor. Niçin hâlâ yanıt yok?
Resmî kayıtlara girmeyen bu görüşmede, hangi “diplomatik çözümde” anlaşıldı?
Tayyip Erdoğan’ın ABD’nin Suriye’ye saldırısında Toma Hawk füzelerinden daha çevik davranması, bu “diplomatik çözüm”ün maddeleri içinde midir?
Hiç kimse bu soruların üzerini kapatabileceğini ummasın!
Bu soruların peşi bırakılmayacaktır.
Çünkü konu, Türkiyemizin güvenliğidir.