Doğu Perinçek, Rus Devlet Haber Ajansı RIA Novosti'ye konuştu

Genel Başkanımız Dr. Doğu Perinçek, Türkiye-İran-Rusya Cumhurbaşkanlarının Ankara'da gerçekleştirdiği üçlü zirveyle ilgili açıklamalarda bulundu

Tarih:

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Rusya Devlet Haber Ajansı Rossiya Segodnya (RIA Novosti) Türkiye Temsilcisi Aliona Palazhchenko'ya Türkiye-İran-Rusya Cumhurbaşkanlarının Ankara'da gerçekleştirdiği üçlü zirveyle ilgili açıklamalarda bulundu.

 

 

"Barış Koridoru” değil Barış Çıkmazı!

 

Ankara Zirvesi, İdlib’te terör örgütlerini "tamamen ortadan kaldırmak” amacıyla işbirliği kararlılığını ilan etti (Ortak Bildiri, Madde 6). Bu, çok önemli ve üç ülkenin terörü silahla temizleme iradesini ifade ediyor.

 

 

Suriye’nin Egemenliğinin anlamı

 

Sayın Putin’in "Suriye’nin terörü silahla temizleme harekâtını desteklediğini" ifade etmesi de çok önemlidir. Biricik çözüm budur. Çünkü Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü, teröre karşı ancak Suriye Devletinin silahıyla sağlanabilir ve güvence altına alınabilir. Kritik nokta budur. Ancak Tayyip Erdoğan yönetiminin henüz bu noktaya gelmediğini görüyoruz. Suriye devletinin egemenliği vurguları, aslında Suriye topraklarında yalnız ve yalnız Suriye Devletinin silahlı gücünün geçerli olduğunu içerir. Egemenliğin aracı, ordudur. O nedenle Suriye’nin egemenliği kavramının içinin doldurulması, Suriye ordusunun biricik çözüm gücü olduğunu kabul etmeyi gerektirir.

 

 

“Barış Koridoru”ndaki çözümsüzlük

 

Sayın Ruhani, köklü çözüm için Suriye’nin bütünlüğüne vurgu yaparken, Sayın Tayyip Erdoğan’ın "Barış Koridorunu" bir çözüm olarak görmesi, ciddî bir sorun oluşturdu. "Barış Koridoru", bir çözüm değil fakat çıkmaz. "Barış Çıkmazı” demek daha doğru. Çünkü o koridorda hangi devletin egemenliği olacak, hangi hukuk geçerli olacak, hangi devletin silahlı gücü, yaptırım gücü olacak?


“Barış koridorunda” Projeye göre, Suriye’nin egemenliği, hukuku ve silahlı gücü geçerli olamayacağına göre, Türkiye egemenliği ve hukuku mu geçerli olacak? Görüldüğü gibi o koridor, sorunları ağırlaştırmaktan başka bir şeye yaramaz. Barış Koridorunda barış yok, fakat istikrarsızlık ve çözümsüzlük var.

 

 

Altın tepsi içindeki fırsat

 

Suriye, Genel Af çıkartarak ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine yazdığı mektupta PKK/YPD önderliğindeki SDG’yi terörist ilan ederek ve aynı zamanda PKK terörünü temizleyeceğini açıklayarak, Türkiye Hükümetine altın tepsi içinde fırsat sundu. Ankara Zirvesinden bu fırsatın değerlendirilmesini beklerdik ve hâlâ bekliyoruz.

 

 

Olumlu gelişmelerden güç alan yapıcı siyaset

 

Zirvenin olumlu yönü ise, sahadaki gayrimeşru özyönetim girişimlerine (PKK’nın kantonları) ve komşu ülkelerin (Türkiye anlaşılıyor) güvenliklerini tehdit eden oluşumlara karşı kararlı mücadele tavrının benimsenmesidir (Madde 5).

 

Fırat’ın Doğusuna yönelik Suriye’nin egemenliğini savunan irade birliği de olumludur (Madde 4).

 

Irak ve Lübnan’ın yeni gözlemciler olarak kabulü, Astana Sürecinin Batı Asya Birliği yönünde ilerlediğini gösteriyor (Madde 11).

 

Türkiye'nin, ABD’ye tanıdığı iki haftalık süre Eylül sonunda tamamlanıyor.

 

O tarihten sonra "Barış Koridoru” denen çıkmaza girildiğini umarım Tayyip

 

Erdoğan yönetimi kabul etmek durumunda kalacaktır.

 

Süreci yapıcı müdahalelerle sürdürmek en doğru siyasettir. Bu açıdan önümüzdeki İran Zirvesi’nde Suriye’nin kendi ülkesini birleştirmesine yardımcı olacak gerçekçi çözüm yolunda etkili kararlar alınmasını bekliyoruz.