Doğu Perinçek: İnönü ve Bayar'da vuruşmayalım Atatürk'te birleşelim

Genel Başkanımız Dr. Doğu Perinçek, 27 Mayıs dönemindeki siyasi saflaşmayı sürdürerek değerlendirme yapmanın hatalı olduğunu belirtti.

Tarih:

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 27 Mayıs dönemindeki siyasi saflaşmayı sürdürerek değerlendirme yapmanın hatalı olduğunu belirtti. 27 Mayıs’a 2020 yılının gerçekleri üzerinden bakmak gerektiğini kaydeden Perinçek, “Bugünün Türkiye’sinin sorunlarını çözecek kuvvetleri bir araya getirmek açısından değerlendirmeliyiz. İsmet İnönü de, Celal Bayar da Atatürk’ün Başbakanıdır, her ikisi de İstiklal Savaşı madalyalı Cumhuriyeti kuran isimlerdir. Atatürk’ün yaptığı gibi bugün de ikisini birleştiren strateji ve siyasetler geliştirmek zorundayız.” dedi. Perinçek, geçmişten günümüze yaşadığımız ayrışmaların, sorunların kökeninde 1945’lerde Atatürk’ün programından sapmak ve "Küçük Amerika” macerasına atılmak olduğunu vurguladı.


27 Mayıs’ın yıl dönümünde televizyondaki tartışmalar yine “27 Mayıs’ı darbe olarak görenler- görmeyenler” veya “darbeyi lanetleyenler ve lanetlemeyenler” düzeyine indirildi. CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın programına katılan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise, 27 Mayıs’tan bugüne çıkarılacak dersler yönüyle konuyu değerlendirdi. Doğu Perinçek, 27 Mayıs’ı doğru analiz etmenin o dönemin siyasi kutuplarında saf tutarak ve ayrışarak mümkün olmadığını ifade etti. Perinçek, bugün 27 Mayıs’taki bölünmeye değil, Atatürk’ün önderliğindeki gibi İsmet İnönü ve Celal Bayar isimlerinde birleşmeye ihtiyaç duyduğumuzu vurguladı: “Bugün 27 Mayıs temelinde bir saflaşmayı doğru bulmuyo rum. 27 Mayıs’a 2020 yılından bakmayı öneriyorum. Bugünün Türkiye’sinin sorunlarını çözecek kuvvetleri bir araya getirme açısından meseleyi ele alalım. Bugünkü cepheler, 27 Mayıs’ı savunanlar ile ona karşı olanlar arasında değil, saflaşmayı böyle koymak yanlıştır. O dönemde bir tarafta İsmet İnönü bir tarafta Celal Bayar var. Aslında her ikisi de Atatürk’ün başbakanları, ikisi de İstiklal Savaşı madalyalı Cumhuriyetin kurucuları, ikisi de devrimlere öncülük etmiş. Atatürk’ün yaptığı gibi bugün de ikisini birleştiren strateji  ve siyasetler geliştirmek zorundayız. Atatürk’te birleşmeliyiz!”

 

 

KÜÇÜK AMERİKA SÜRECİ BİZİ AYRIŞTIRDI


Doğu Perinçek, 27 Mayıs sürecindeki çatışmanın kaynağının 1945 sonrası Kemalizm’den kopma ve Atlantik sistemine bağlanma olduğunu vurguladı: “1945’den sonra bir bölünme oldu. Amerika’nın 1945’de içimize girmesiyle Türkiye iki kampa ayrıldı. Türk Devrimini yapanlar; İsmet Paşalar, Nihat Erimler bir tarafta; Celal Bayarlar, Adnan Menderesler diğer tarafta. Çok ilginçtir 1945’de CHP’nin, İsmet Paşa’nın genç bakanı Nihat Erim ‘’Türkiye’yi küçük Amerika yapacağız’’ dedi. Üçüncü Cumhurbaşkanımız Celal Bayar da 1950’de “Türkiye’nin küçük Amerika olacağını” söyledi. Dolayısıyla Atatürk’ün Devrimci, Halkçı, Devletçi, Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Laik programından saptık, Amerika’nın küçüğü olma programına geçtik ve o program da bizi böldü, birbirimize düşürdü. Atatürk’ten kopmak Türkiye’ye büyük zararlar verdi. ”

 

 

SANDIK ZEMİNİNİN ORTADAN KALKMA TEHLİKESİ


Perinçek,  sandıkla iktidara gelip sandıkla iktidardan gitmenin herkesçe kabul edildiğini, ancak 27 Mayıs’a giden süreçte seçim yapılma zeminini ortadan kaldıracak olayların yaşandığını hatırlattı:  “O zaman 18 yaşında, bir Demokrat Parti milletvekilinin de oğluydum. Turan Emeksiz öldürülüyor, gençlik ayağa kalkıyor. 29 Nisan’da Nedim Özpolat öldürülüyor. Rektörler yerlerde sürükleniyor. Tahkikat komisyonu kuruluyor ve bunlara yargının yetkileri veriliyor. İsmet İnönü taşlanıyor. Gazeteciler  Cüneyt Arcayürek, Metin Toker hapislere atılıyor. Böylece sandıkla tekrar iktidarı belirlemenin koşulları ortadan kaldırılmak istendi. 27 Mayıs ise sandığı kaldırmadı aksine 1961’de sandığı milletin önüne koydu. İlk seçimde de Demokrat Parti’nin deva mı Adalet Partisi iktidarın ortağı oldu”