Sorularınız ve Yanıtlarımız

Parti ile ilgili sıkça sorulan sorulara cevaplarımız

Partinin geçmişi hakkında bilgi verir misiniz?

Parti Tüzüğü’nün Temel İlkeler bölümünün 3. maddesinde; “Vatan Partisi, 150 yıllık Devrimimizin Namık Kemal’lerden Mustafa Kemal’lere uzanan Öncü Parti geleneğinin ve bu sürecin ayrılmaz parçası olan emekçi partilerin ürettiği düşünsel ve örgütsel birikimin devamı ve mirasçısıdır.” denilmektedir.Devamı için tıklayınız...

Doğu Perinçek Abdullah Öcalan'la Neden Görüştü?

Perinçek, 1989 Ekim ayında ve 1991 Nisan ayında Abdullah Öcalan ile iki kez görüştü. Perinçek, o zaman Vatan Partisi Genel Başkanı değil, 2000’e Doğru dergisinin Genel Yayın Yönetmeni idi. Türkiye’nin hemen hemen bütün önde gelen gazetecileri, Güneri Cıvaoğlu, Fatih Altaylı, Hasan Cemal, Mehmet Ali Birand, Cengiz Çandar ve diğerleri de, Apo ile görüşmeler yaptılar. En son MİT Müsteşarı Emre Taner’in Apo ile görüşmesi basına yansıdı.Devamı için tıklayınız...

Kemalizm ile sosyalizmin ilişkisini açıklar mısınız?

Türkiye’nin milli demokratik hareketinde, iki ana akım görürüz: Biri, Yeni Osmanlılar (Tanzimatçılar değil), Genç Türkler ve Kemalistlerin temsil ettiği akımdır; diğeri sosyalist harekettir. Altı Ok, Kemalist Devrim’in son döneminde formülleştirildi, ancak yalnız Kemalist akımın değil, aynı zamanda sosyalistlerin de asgari programıdır. Çünkü: Birincisi, bugün devam eden devrim sürecinde ve Türkiye’nin nesnel zemini üzerinde üretilmiştir. Milli demokratik devrimi tamamlamak, Türkiye’nin önündeki devrimci aşamadır ve sosyalizme kesintisiz olarak ilerlemenin de olmazsa olmaz koşuludur.Devamı için tıklayınız...

Bazı sol örgütler niçin partinize saldırıyor?

Ayakta kalan saygın devrimciler hep bizimle birlikte oldular Solun itibarlı, ciddi, bağımsızlıkçı kesimleri hiçbir zaman partimize saldırmaz. Partimizin dostlarına, yayın organlarındaki aydın ve sanatçı birikimine bakarsanız, Türkiye’nin en değerli devrimci aydınlarının bizimle birlikte çalıştıklarını, dayanışma içinde olduklarını, bize güvendiklerini görürsünüz. Örneğin dün Cemal Süreya’lar, Turan Dursun’lar, Necati Cumalı’lar, Melih Cevdet’ler... Bugün Ulusal Güçbirliği’nde yer alan ve yayın organlarımızda bizimle dirsek dirseğe çalışan değerli aydınlarımız. Seçimlerde de aynı gerçek görülür, Türkiye solunun önde gelen, dimdik ayakta duran seçkin aydınları ve sendikacıları, her seçimde partimize oy çağrısı yaptı. Bu, 1960 sonrası tarihin en geniş bileşimidir. Devamı için tıklayınız...

Sosyal demokrasi ile Kemalizm arasında ne fark var?

Emperyalizm de iki ayakla yürüyor. Sosyaldemokrasi, bu ayaklardan ikincisi. İlk Dünya Savaşı döneminden beri böyle. Willy Brandt’lar, Mitterand’lar, Tony Blair’ler iktidara geldiği zaman, tekelci burjuvazinin diktatörlüğünü uygulamaya devam ediyorlar. Emperyalizmin “Sol” kanadı olan sosyaldemokrasi, 1980’lerin eşiğinde uygulamaya konan neoliberal politikaları da benimsedi ve uyguladı. Türkiye’de sosyaldemokrasi Kemalizmin reddedilmesiyle ortaya çıktı Türkiye’de sosyaldemokrasi, Kemalist Devrim’e önderlik eden partinin, devrimci karakterini yitirmesi sonucu ortaya çıktı. Kemalist Devrim’in kireçlenmesi ve tutuculaşmasıyla bağlantılı. CHP, Atatürk’ün ölümünden sonra kurduğu düzenin üzerine oturup tutuculaşmaya başladı. Buna rağmen, 1960’lara kadar yine de Kemalist Devrim’i reddetmedi. Devamı için tıklayınız...

Partiniz ve Aydınlık Gazetesi, kimsenin bilmeyeceği haberler yayımlıyor. Bu bilgiler nereden geliyor?

Partimiz ve Aydınlık Gazetesi, açıkladıkları bilgileri 30 yıldır dişle tırnakla çalışarak topluyor; yoksa bilgiler tekerleğe binip geliyor değil. Bu bilgilerin Partimize ulaşmasının sırları şunlardır: 1. Emperyalizme karşı Türkiye safında olmak, halkın çıkarlarını ve geleceğini savunmak. Böylece Türkiye’nin ve halkın yararına olan açıklamaların geleceği adres oluyoruz 2. Doğru tahlil ve siyasete sahip olmak. Bu sayede hedefi ve zamanlamayı doğru saptamak ve tehditleri göğüslemek için en geniş desteği sağlamak. 3. Güven vermek, tertiplere alet olmamak, açıklama yapanların güvenliğini korumak,sözünde durmak. 4. Örgütlü ve cesur olmak. Bu sayede tehlikeleri göze almak ve halkın çıkarları uğruna kararlı ve cesur bir mücadele yürütmek. 5. Birikimli, tahlil yeteneği olan devrimci kadrolara sahip olmak. 6. Bilgiye önem vermek, araştırmak, her kaynaktan bilgi toplamak. Dünyayı ve Türkiye’yi iyi izlemek. 7. Toplumun her kesimiyle bağlarımızın bulunması ve sevenlerimizin olması. Devamı için tıklayınız...

Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesine niçin karşı çıkıyorsunuz?

Önce bir yanılgıyı bertaraf edelim. 40 yıldır tartışılan konu, Türkiye’nin AB’ye girmesidir; yoksa AB’nin Türkiye’ye katılması değil. O nedenle Türkiye’nin AB ile bütünleşme programını, AB belirler, Türkiye belirleyemez. Bazı Kemalist ve ilerici çevrelerin “AB sürecini Türkiye denetlesin” iddiaları, hayalci olmanın ötesinde aldatıcıdır. AB, Avrupa tekellerinin çıkarları üzerinde kurulan birleşik devletler projesidir. Türkiye ise, bir Ezilen Dünya ülkesidir; dünyadaki temel saflaşmada emperyalizme karşıt kutupta yer almaktadır. Türkiye, Asyalıdır. Devamı için tıklayınız...

Belli merkezlerden partinize ve Genel Başkanı Perinçek’e karşı ‘devletin bazı kesimleriyle ilişkileri var’ türünden psikolojik savaş yürütülmektedir. Bu konuda bizi aydınlatır mısınız?

Bir örgütün veya siyasal kişiliğin konumunu belirleyen, yürüttüğü pratiktir. Parti ve genel başkanının otuz yılı aşan süredir verdiği mücadele ortada. Sol içinde denebilir ki, partimiz, emperyalizm ve işbirlikçileri tarafından kontrol edilemeyen tek örgüttür. Bunu devletin ilgili örgütleri sık sık itiraf etmişlerdir. Partimiz, hep emekçi kitlelerle birleşmeyi, onları seferber etmeyi esas alan bir mücadele ve örgütlenme çizgisi izlemiştir. Askerî darbe tertiplerine alet edilememiştir. Devamı için tıklayınız...

Perinçek’in Apo’dan milletvekilliği istediği, ancak Apo bu isteği geri çevirince PKK’ ye tavır aldığı iddiasını Aksiyon dergisinde okumuştum, doğru mu?

Perinçek, PKK’nın SHP listesinden dört milletvekilliği ve Meclis grubuna liderlik önerisini reddetti Fethullahçı Aksiyon dergisinin bu iddiası gerçek dişidir. Bizzat Apo, Sabah ve Milliyet gazetelerine yaptığı açıklamalarda, Perinçek’e dört milletvekili önerdiğini ve parlamentoya girecek 20 milletvekilinin başına geçmesini rica ettiğini açıklamıştır (Milliyet ve Sabah, 7 Aralık 1991). Apo, yine basına yaptığı başka bir açıklamada şöyle diyordu: “Sayın Doğu Perinçek de buraya geldi. İlk pratik politika önerim şu oldu. Dedim ki, bir devrim merkezi var, onun parlamenter sözcüsü ol. Bu güzel bir şey. Eğer bir parlamenter sözcüsü olsaydı, Kürt-Türk birlikteliği de çok iyi gelişebilirdi. Kim kardeşlik istemiyor. Bize ikide bir milliyetçi diyorsunuz. Seni kendi ülkesinde ve devrimin bir merkezinde milletvekili adayı önerecek kadar Enternasyonalizme yatkınlık gösteren bir hareket mi milliyetçidir, yoksa buna tenezzül etmeyen, kendini çok üstte gören bir anlayışın sahibi mi milliyetçidir? Ve ben fazla anlamlı bulamadım...Tenezzül etmediler.” (Gündem, 3 Mayıs 1993) Doğru, PKK, 1991 Genel Seçiminde Perinçek’in Partisine, SHP’nin bir protokolla HEP’e verdiği 21 milletvekilliğinden dördünü önerdi. Hatta bu öneride, Diyarbakır, Şırnak ve Mardin gibi illerin birinci sıra adaylığı da belirtildi. Perinçek, öneriyi parti organlarında tartışmaya bile gerek görmeden anında reddetti. SHP, devlet politikası gereği seçime PKK ile ittifak ederek girdi. Perinçek’in önderlik ettiği Parti ise, bu ittifaka katılmadı. Bu öneriyi kabul etmenin herhangi bir rizikosu da yoktu. Perinçek ve arkadaşları, SHP listelerinden milletvekili olacaklardı. Bizim için mesele, milletvekili veya bakan olmak değil, Türkiye emekçilerine bağlı bir çizgide ısrar etmektir.Devamı için tıklayınız...

Psikolojik Savaş Nedir? Neden partiniz ve Genel Başkanı Doğu Perinçek'e hakkında yalan ve iftiralara başvuruluyor?

Anlamlıdır: Son 20 yılın medyasında, Vatan Partisi ve Doğu Perinçek dışında, “solcuyum” diyen örgüt ve liderleri hedef alan tek bir yazı bulamazsınız. Emperyalizmin güdümündeki holding gazete ve dergilerini tarayınız, liboş, Fethullahçı, ırkçı köşe yazarlarını sabırla okuyunuz, Vatan Partisi dışındaki sosyalist sol örgütlere karşı tek satıra dahi rastlamayacaksınız. Sanırsınız ki, bütün çamurlar, Vatan Partisi’ne atmak için imal edilmiştir. Devamı için tıklayınız...