Doğu Perinçek: "O Gece"nin Sabahında Kanatlanan Çift Başlı Kartal

Genel Başkanı Sayın Dr. Doğu Perinçek, 27 Şubat gecesinin karanlığında Türkiye’ye kurulan tuzağı yazdı

Vatan Partisi Genel Başkanı Sayın Doğu Perinçek, Aydınlık Gazetesinde 6 Mart’ta yayımlanacak Rota köşesi için, 27 Şubat gecesinin karanlığında Türkiye’ye kurulan tuzağı yazdı.

 

“O gece”nin Sabahında Kanatlanan
Çift Başlı Kartal

 

“O gece” devlet ne yapıyordu, niçin kamuoyunun önüne çıkmadı diye soruluyor.

 

 

27 ŞUBAT GECESİ


““O gece” dedikleri 27 Şubat 2020 gecesi, milletçe uyuyamadığımız gece. O gece, hükümet beklemediği kayıplarla karşılaştı.


O gece, hükümet hesap edemediği bir durumla yüz yüze geldi.

 

 

KARANLIKTA GÖRDÜĞÜMÜZ TUZAK

 

O gecenin karanlığında büyük bir tecrübe yaşandı.

 

O gece, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan tuzağı gördü.

 

Tuzağı gördüğü içindir ki, birkaç gün sonra Türkiye’ye bir “kurgu”nun hazırlandığını belirtti. “Kurgu”nun ne olduğunu ve planlayanları da hemen ertesi günlerde açıkladı. Türkiye’ye 15-16 Temmuz'da başaramadıklarını yapmak isteyenler vardı.

 

 

TUZAĞIN TANIMI VE TUZAĞI KURANLAR

 

15-16 Temmuz Darbesini FETÖ Gladyosu tezgâhlamıştı. Arkasında ABD vardı. Tayyip Erdoğan yönetimini yıkmayı ve Ankara’yı ele geçirmeyi planlamışlardı. Başaramadılar.

 

“O gece” bu kez de Türkiye’yi ve Tayyip Erdoğan’ı tuzağa iterek amaçlarına ulaşmak istediler.

 

Suriye ile savaşa girecek bir Türkiye, Rusya, İran ve Irak’ı, hatta Çin’e kadar bütün Asya’yı karşısına alacak, yalnızlaşacaktı. İç cephe de bölünecekti. Türk milleti Suriye ile savaş istemiyordu.

 

Dışarda yalnızlaşan ve iç cephede bölünen Türkiye beklentisinin pususuna  yatanlar vardı. ABD ve İsrail başta olmak üzere, Yunanistan, Güney Kıbrıs, Suudi Arabistan ve diğer Körfez Şeyhlikleri yanında PKK/YPG ve DEAŞ türünden terör örgütleri, bulundukları mevzilerde “o gece”nin hesapları içindeydiler.

 

 

KARADENİZ VE AKDENİZ’DEN
UMMAN DENİZİ’NE UZANAN CEPHE

 

Cephe yalnız İdlib’te değildi. Türkiye, Karadeniz ve Trakya’dan Ege, Kıbrıs ve Libya’sıyla Doğu Akdeniz’e, Fırat’ın Doğusu ve Batısından Kudüs’e, Karabağ’dan İran-Arap Körfezi’ne kadar geniş bir cephede tehditlerle karşı karşıyaydı. En son Fransız donanması da Limasol açıklarına gelmiş ve namlularını Mavi Vatanımıza çevirmişti. Cephe geniş, tuzak derindi.

 

 

MİLLETİN SAĞDUYUSU DEVLETİN AKLI
VE ORDUNUN KURMAYLIK BİRİKİMİ

 

Türkiye, milletin sağ duyusu, hükümetin devlet aklı ve Ordumuzun kurmaylık birikimiyle o geceden bugüne geldi.

 

O gecenin karanlıklarında göremediklerimizi gördük, o gecenin acıları içinde duyamadıklarımızı duyduk, o gecenin baş ağrıları içinde hesap edemediklerimizi artık denkleme katabiliyoruz.

 

Türkiye, o gecenin karanlıklarından sonra yeniden 21 Yüzyıldaki aydınlık rotasına yöneliyor, yönelmiştir, yönelecektir.

 

 

ZORUNLU ROTA: YENİDEN ASYA AÇILIMI

 

Türkiye’nin devlet kararıyla resmen belirlenen “Yeniden Asya Açılımı”, nesnel bir süreçtir, bir zorunluluktur.

 

Türkiye, Atlantik’te borç batağında boğulmamak ve parçalanmamak için Asya iklimine yerleşiyor.

 

Bugünkü dünya koşullarında Asya, Türkiye için bağımsız ve başı dik yaşama, Üretim Ekonomisini inşa etme, özetle Atatürk Devrimini tamamlama iklimidir. Türkiye, iki yüzyıllık Millî Demokratik Devriminde konumlanarak kesin sonuca ulaştırabilir. Ulaştıracaktır.

 

 

ÇİFT BAŞLI KARTAL

 

Asya, Hititlerin ve Selçukluların Çift Başlı Kartalıdır.

 

Kartalımızın bir başı Doğuya, diğer başı Batıya bakıyor.

 

Asya, Doğuya yerleşen güçlü Türkiye’nin Batı ile ilişkilerini olağanlaştırdığı iklimdir.

 

Süreç, bütün dünyanın gördüğü gibi bu yöndedir.

 

O gece, bu süreci karartamazdı, karartamadı.

 

O gecenin sabahı erken geldi.

 

Asya’nın çift başlı kartalı yine göklerimizdedir.