Doğu Perinçek: Bozkır türküsünün renkleri

O duruşlar, o bakışlar, o edalar, ancak bu kadar güzel verilebilir. Anadolu çiftçisi, Süleyman Karakul’un renkleriyle ve deseniyle artık tarihin içindedir. Bakarken resimlerin içinden bozkır havaları, türkü sesleri, geliyor.

 

 

BAKRAÇ TAŞIYAN KIZIN EDASI

 

Şu bakraç taşıyan kadın ancak kardeşinizse, yârinizse o edayı verebilirsiniz. Bakraç taşıyan o kıza aşık olmayan o şiiri, o renkleri duyamaz. Sevgiydi aşktı, desenlere ve renklere ancak böylesine sıcak yansıyabilir...

 

Otuz yıl sonra o bakraç olacak mı, içinde yine ayran mı olacak? Peki o eda, o sağ yana açılan kolun nağmesi, o yürüyüşteki şiir ve omuzlardan aşağı süzülen tülbentteki sessizlik unutulup gider mi?

RENKLERLE SAKLANAN BAKIŞLAR

 

Şu harman yorgunluğunda oturmuş karnını doyuran bozkır insanlarına, o kızın bakışlarına yarın neler olur? Bakır bakracın yerini naylon bidonlar aldı ama o bakış bin yıllardan geliyor, o bakışa yarın bir şey olur mu? Karakul, o bakışı yakalıyor, bir bakıma renklerinde saklıyor o bakışları.

 

Sardıkları denklerin üzerine oturmuş, tren bekleyen köylüler, gurbette ekmek kapısı bulma umutlarını yansıtıyorlar oturuşları ve bakışlarıyla. Ve kaygılarını da.

 

Süleyman Karakul’un resimlerinde hep bizlere bozkırın bildirisini ulaştıran gözler var.

BOZKIR İNSANININ İÇİNDE SOLUK ALIP VERMEK

 

Anadolu bozkırının, Anadolu çiftçisinin sıcaklığı desenlere, renklere nasıl böyle ustaca, bu denli hakiki ve bu denli içten yansıtılır?

 

Balaban Usta da Anadolu çiftçisinin ressamıydı. Onda biraz mizah da vardı. Çiftçiden çok Keloğlanlar vardı Balaban’ın desenlerinde. Sanki masalların resmini yapmıştı.

 

Süleyman Karakul’da ise hakikat var. Daha onların arasında, onların içinde, onların bilincinde ve yüreğinde! Süleyman Karakul, bozkır türküsünün resmini yapıyor.

 

Karakul adının ressamı. Bozkır hayatının içinden geliyor. O’nu büyük usta yapan talih burada. Resimlerin ayrıntılarında geziyorsunuz, eğilip bakıyorsunuz, her şey o denli hayattan, o denli gerçek ki, işte Karakul gibi ressamlar bizim şansımız.

 

Yüzyıl sonra bu resimlere bakanlar Bozkırın sıcağında ve soğuğunda, kuraklığında ve yağmurunda, ama o çalışkan ve namuslu insanların arasında soluk alıp verecekler. Resimlerde içtenlik var, emek var ve namus var.

İYİMSERLİĞİN VE UMUDUN SICAĞI

 

Süleyman Karakul, topraktan beslenen insancıllığıyla ve sıcak renkleriyle içinizdeki iyimserliği ve umudu tutuşturuyor. 1980’den bu yana resim sanatımızın üzerine çöken karamsarlığın içine olanca aydınlığıyla dalıyor. Resimleri müjde gibi. Işık saçan, gönüllerde sevdalar estiren resimler bunlar.

SERGİ ELLEN ART SANAT GALERİSİNDE

 

Süleyman Karakul’un Ellen Art Sanat Galerisi’ndeki “Çizgisel Dönüşümde 45. Yıl Resim Sergisi”ni 4 Şubat tarihine kadar gezebilirsiniz. Galeri İstanbul Teşvikiye’de Muradiye Mahallesi, Göknar Sokak, Güneş Apt 33/1.